Zeka translate Spanish
2,020 parallel translation
Birkaç kere çalışma kampına gittikten sonra zeka geriliği oldu.
Terminó retardado después de un campamento de trabajo.
Zeka söz konusu ise kesinlikle.
En lo que respecta a inteligencia, absolutamente.
Tüm zeka ve merhamet Ood Sigma'da toplandı.
Toda esa inteligencia y clemencia enfocada en Ood Sigma.
Ne yazık ki SETI'daki ( Dünya Dışı Zeka Arama Grubu ) bütün o insanların yaptığı son hesaplamalara göre bütün herşeyin zaman kaybı olduğu bir ya da iki ışık yılı mesafede sese rastlanmadığı ortaya çıktı.
Desafortunadamente, cálculos recientes... hechos por la gente del SETI el Grupo para la Búsqueda de Inteligencia Extraterrestre han mostrado que todo eso se transforma a una distancia entre uno y dos años luz, en ruido.
Profesör Nick Cutter ile tanışın. yaratıcılık ile delilik arasında bir zeka.
Conozca al profesor Nick Cutter un caso fascinante del punto que hay entre la inspiración y la locura.
Evet, Fransızların deyişiyle "idiot savant" bir alanda bilgili zeka özürlü anlamında.
Ah, sí, bien, los franceses tienen una palabra... idiota erudito... que significa idiota culto.
Bu bir zeka bereketi.
Es una buena inteligencia.
"Zeka"
Ingenio.
Tam gelişmemişlerdir, zeka seviyeleri çok düşüktür ve genellikle iri yarı, güçlü kişilerdir.
Tienden a ser deficientes mentales criminales de coeficiente intelectual extremadamente bajo y, en general, bueno, son de gran contextura física y bastante fornidos.
Ne zeka, ne büyük bir yetenek.
Por el talento y el intelecto
Bize kaçırma olayını verdin, sivri zeka.
Sólo nos dio el secuestro, que inteligente.
Belli belirsiz bir zeka.
Sí, vagamente inteligentes.
Sanırım ondalık bir virgül zeka düzeyimi değiştirdi.
Creo se ha corrido una coma en mi coeficiente.
Ne müthiş bir zeka.
¡ Qué inteligencia!
Bu şüphelilerin belirli bir zeka düzeyinde olmaları ve belirli zaman dilimlerine göre hareket etmeleri bize en azından birinin düzenli işi olduğunu düşündürüyor.
Debido a la relativa inteligencia de estos su-des y el hecho de que siguen o establecen un patrón temporal creemos que al menos uno de ellos tiene un trabajo estable.
Bu, benim farkında olmadığım bir zeka oyunu mu?
¿ Es algún tipo de broma que desconozco?
Ve bende, pekala üstün zeka, öyleyse sen mi bize bakacaksın, dedim.
Y yo en plan, "vale, genio, ¿ entonces tú vas a mantenernos ahora?"
Ama bu batakhane üst sınıf zeka özürlülerle dolu.
Pero este sitio está lleno de gilipollas de clase alta.
Yapay zeka, Michael.
Inteligencia artificial, Michael.
İşlevsel yapay zeka yaratmışın.
Creaste Inteligencia Artificial funcional.
Çilekli Kurabiye'yi kitabını o, Gökkuşağı Zeka'sını ben alacakmışım.
Ella se queda con Rosita Fresita y yo con Nube Verde.
Gökkuşağı Zeka'sı benim mi ondan bile emin değilim.
Yo no estoy seguro si Nube Verde es mía.
Çekicilik, cazibe hatta belki zeka bile ondaydı. Ama güç bendeydi.
Tiene la apariencia, el carisma, tal vez hasta el cerebro, pero yo tengo la fuerza.
Bütün saygımla birlikte ve Yapay Zeka bölümünün sadece yarısı adına konuşaraktan ve size şunu söylemeliyim ki, benim verecek adamım yok.
Con el debido respeto, y en nombre de la División de Inteligencia Artificial le digo que no tenemos un sólo hombre disponible.
İnsanla etkileşimli bir yapay zeka geliştiriyoruz.
Estamos desarrollando una IA que interactúe con humanos.
Büyük problemlerle uğraşmak için dizayn edilmiş bir yapay zeka.
Es un diseño para una IA pensada para resolver problemas grandes.
Yapay zeka.
Inteligencia artificial.
Bir yapay zeka.
Una inteligencia artificial.
Tesis ve yapay zeka, yapay zekanın büyüyen ihtiyaçlarını karşılamak için birbirlerine bağlılar.
Las instalaciones y la inteligencia artificial están interconectadas para extenderse, porque la IA necesita usar los recursos de las instalaciones para que le ayuden a crecer.
Yapay zeka'da çok büyük para var.
Hay mucho dinero en la inteligencia artificial.
Hava Kuvvetleri uzun zamandır, taa 80'lerden beri yapay zeka programları ile ilgileniyor.
La fuerza aérea ha estado interesada en las aplicaciones de la inteligencia artificial desde hace mucho tiempo, desde los años 80.
Bayan Weiver, Dr. Sherman'ın yapay zeka üstünde çalıştığını söyledi.
La señora Waiver dijo que el doctor Sherman estuvo trabajando en ella.
Yapay zeka onun hakkında nasıl hissediyordu?
¿ Cómo se sintió acerca de él?
İlk önce noktalar vardı sonra yapay zeka, sonra da çip çıktı.
Primero fueron los puntos luego la IA, ahora el chip.
İnsanla etkileşimli bir yapay zeka geliştiriyoruz.
Estamos desarrollando una inteligencia artificial humana interactiva.
Çoğu insan, dokunsal deneyimin yapay zeka gelişimi için gerekli olduğunu düşünüyor.
Quizá crea que la experiencia táctil está integrada en el desarrollo de la I.A.
Yapay zeka bize rastgele, istenmemiş resimler gösteriyor.
La inteligencia artificial sigue dándonos imágenes aleatorias no solicitadas.
Bildiğimiz, yapay zeka üzerinde performans testi yaptığımızda çıkışlarının verimi düşerken, hesaplama zamanı artıyor.
Lo que sabemos es que cuando hacemos pruebas de rendimiento en la inteligencia artificial el tiempo computacional se incrementa mientras que la optimización de sus salidas decrece.
Faydalanabildiğimiz her türlü zayıflıktan faydalanırız aile, zeka, dış görünüş, kabiliyet bir sikiciye ne lazımsa, hepsini ediniriz.
Buscamos cualquier debilidad, la familia, la raza, la inteligencia, la apariencia, cualquier cosa que averiguas sobre un hijo de puta, la aprovechas.
Mark, güçlü ve nazik birisin ama Jason zeka yönünden daha uyarıcı.
Mark, eres un hombre fuerte y atento pero Jason es más estimulante intelectualmente.
Deli adam, deli doktoru, fazla zeka gerekmiyor.
Loco, siquiatra. Es obvio.
- sokaklarda geçen türde bir zeka.
- La clase que importa en la calle.
Yapay zeka ile konuşuyorsun, değil mi?
Está hablando con la IA, ¿ verdad?
- Anlamadığım ne biliyor musun yapay zeka sabah ortaya çıktı sen cihazı öğleden sonra buldun.
Saben lo que no entiendo la IA se reveló a si misma esa mañana ¿ y tú descubriste el dispositivo por la tarde?
Ama şunu da dikkate almak lazım, Japonlar'ın harika bir yapay zeka teknolojisi var.
Piensa en esto. Los japoneses están haciendo un trabajo maravilloso en inteligencia artificial.
Zeka unsuruna da dikkat edin.
Busquen el componente intelectual.
Zeka profilin sadece bir kısmı.
- No. La inteligencia sólo es parte del perfil.
Bu adamın çalıştığı yer, yapay zeka, GPS, insansız hava taşıtı ve on yıldır her gün kullandığın ama hiç haberinin olmadığı diğer şeyler gibi dünyanın ilk büyük buluşlarından sorumlu.
La agencia de ese hombre fue responsable por los primeros grandes descubrimientos mundiales en inteligencia artificial, GPS, aeronaves no tripuladas, o tras cosas de las que nunca has oído pero que usarás todos los días dentro de diez años.
Yapay Zeka mı?
¿ Inteligencia Artificial?
Ben yapay bir zeka değilim.
No soy una I.A.
Latince zeka gösterisi yapma bana.
- No te hagas el listo en latín.