Zuma translate Spanish
56 parallel translation
Malibu'daki dalgalar ve Zuma, baharları öyle fantastik oluyor ki.
Las olas en Malibu y en Zuma son tan fantásticas en primavera, Talby.
Pico, hadi Zuma sahiline gidelim.
Vayamos hasta Zuma
Zuma'dan Yuma'ya tüm sahillerde benim parmağımın olduğunu söylerlerdi.
De Zuma a Yuma se rumoreaba Que yo sabía qué tierra pasaba
- Onu bulmuşlar ya da arta kalanı, Zuma'daki plajda kıyıya vurmuş.
Encontraron lo que quedó de él en la playa Zuma.
Zuma Beach'in kıyısında gezeceğiz.
Sobre las grandes olas en Zuma Beach.
Sonra da Zuma'ya gidip beden sörfü yapmıştık.
¿ Y luego fuimos a Zuma a hacer surf?
Zuma'ya gideriz.
Podemos ir a Zuma.
Hani ben hasta taklidi yapmıştım ve Zuma'ya gitmiştik?
¿ Recuerdas cuando me hice la enferma y fuimos a Zuma?
- Sahile gittik, sörf yaptık. Zuma değil, Redondo Sahili.
- Cuando fuimos a la playa a hacer surf y eso, no fue Zuma, fue Redondo Beach.
Bir dahakine Zuma'ya gideriz.
La próxima vez iremos a Zuma.
Sakin ol Zuma
Con calma, Zuma.
Neden? Şu saçma sapan, edepsiz zuma da başlayacağım şimdi.
Y ni hablar de este primitivo e inútil acercamiento,
Not verme işini bu gece bitirirsem, şafak vaktinde sahile inebilirim.
Sí, y si los corrijo esta noche podré ir a Zuma al amanecer.
Zuma'dayım.
En Zuma con Tommy.
Hm, Zuma veya Venedik?
¿ Sumer o Venice?
Zuma'da güzel bir tatil var.
Hay buen viento en Zuma.
Herkes onun Monte Zuma sahilinde karaya vurduğu günü hatırlıyor.
Todos la recuerdan varada.
Bir zamanlar estetik cerrahi dünyasının Tiffany'si * olan McNamara / Troy şimdiyse Zuma sahiline vurmuş, pis kokulu bir balina leşi gibiydi.
McNamara / Troy, alguna vez los Tiffany del mundo de la cirujía plástica, era ahora como una maloliente ballena siendo lavada en un canal de Zuma Beach.
Zuma Sahili adımızı haykırıyor.
Zuma Beach nos está llamando.
Duyuyorum, Zuma ve birazdan geleceğiz diyorum.
Yo también la oigo, y le respondo, "Iremos enseguida".
Yarın Zuma sahilinde piknik yapalım mı?
¿ que opinas de hacer un picnic mañana en la playa de Zuma?
Mangold, Zuna'nın ölümüne üzülür, Davis'in yaptığını düşünür.
Así que Mangold está tan disgustado por la muerte de Zuma que piensa que Davis le mató.
Balıkadam kıyafetlerimizi giyelim ve Zuma'ya dalmaya gidelim.
¿ Qué tal si cogemos nuestros trajes y nos vamos a Zuma?
Zuma'da bazı arkadaşlarla koşu yaptık.
- Sí, me crucé a mis amigos de Zuma.
Hastati, Zuma'ya karşı.
Hastati contra Zuma.
Silva'dan bir iz yok! - Hadi!
Sin rastro de Zuma.
Zuma dışarılarda bir yerde.
Los Zuma están por ahí, ¡ cuidado!
Olum, zuma bak lan, çok fena.
Amigo, mira este zoom, hombre! Esto hace un zoom profundo hella.
Bir an Santa Monica Bulvarı'nda sigaranı tüttürürken sonrakinde Zuma Plajı'nda uyanırsın.
En un minuto, fumo en Santa Monica, y al próximo, despierto en Zuma Beach.
- Sen Samwel Zuma mısın?
¿ Eres Samwel Zuma? Sí.
Bilirsin, 29 yıl önce Sierra Leone'de Samwel Zuma adında bir çiftçi vardı, yerel yetkililere birkaç düşük rütbeli Mombasa işçisinin adını vereceği söyleniyordu.
Sabes, hace 29 años en Sierra Leona hubo un granjero llamado, Samwel Zuma quien tuvo la audacia de identificar algunos agentes de poca monta de Mombasa a las autoridades locales.
Dembe Zuma.
Dembe Zuma.
On yaşında bir çocuk, Zuma Plajı'ndaki bir subatana sıkışmış.
Hay un niño de diez años atrapado en una hondonada en la playa Zuma.
On yaşındaki bir çocuğun, yüzeyin bir buçuk kat altında kalması nedeniyle, Zuma Plajı teyakkuz halinde.
La playa Zuma está en alerta porque un chico de diez años está atrapado un piso y medio por debajo de la superficie terrestre.
Zuma Plajında tansiyon yükseliyor, aldığımız habere göre on yaşındaki Owen Cooper'ın sular altında kalmada önce bir saatten az vakti kalmış.
La tensión sube aquí en la playa Zuma, dado que Owen Cooper de 10 años tiene menos de una hora hasta que esté totalmente bajo el agua.
Zuma Plajı'ndaki destan devam ederken, Walter O'Brien İç Güvenlikten bir sözleşmeli çalışan toprağın altına giriyor ve bu girişime sadece ve sadece riskli bir çaba denebilir. Owen!
Mientras esta saga en la playa de Zuma continúa desarrollándose, Walter O ´ Brien, un consultor independiente de Seguridad Nacional, va bajando a tierra en algo que se puede describir como una empresa muy atrevida.
Ekranlarınızda Walter O'Brien'in Zuma Plajı'nda subatanda mahsur kalan bir çocuğu kurtardığı, etkileyici kamera görüntülerini izliyorsunuz.
Esta es la drmática imagen de Walter O ´ Brien salvando la vida de un joven niño que estaba atrapado en un hundimiento de la playa de Zuma.
Çünkü naminiz sizden önde yürüyor, Bay Zuma.
Porque su reputación le precede, Sr. Zuma.
Canım portakal suyu istedi.
Solo quiero un zuma de naranja.
Bu Zuma.
Es Zuma.
Zuma'ya gidelim.
Volvamos a Zuma.
Sen ve ben Zuma'ya gidelim.
Vayamos a Zuma.
- Ciddiyim. Zuma'nın mükemmel varilleri vardı.
Mira, Zuma tiene las olas perfectas.
Bizi evinde izleyenler buradakilerin niye alkışladığını anlamamış olabilirler. Bunun nedeni, insanlığın geri kalanının aritmetik denen konsepti kavrayabilmiş olmasına karşın Güney Afrika cumhurbaşkanı Jacob Zuma'nın......
Puede que en casa os estéis preguntando por qué aplauden todos, y es porque mientras que el resto de la humanidad se las ha arreglado para comprender el concepto de la aritmética, el presidente de Sudáfrica, Jacob Zuma...
Açıkçası i şin komik tarafı Jacob Zuma burada çok tartışılan bir figür.
Lo mejor de todo es que... Jacob Zuma es una figura un poco controvertida por aquí.
Zuma.
Zuma.
Lucinda'nın onu, Zuma Plajı'yakınlarındaki şarap tadımı odasına götürmesini sağladı.
Lucinda lo estaba llevando a la sala de degustación de la bodega por Zuma Beach.
Evet. Bu da iş arkadaşım Dembe Zuma.
Sí, y este es mi socio Dembe Zuma.
S04E16 * * * * * HugeKC * * * * *
4x16 - Dembe Zuma. Traducido por Drakul y Scarlata.
Dembe Zuma ortadan kaybolduğundan beri neler bulduğunu anlat bana.
Dime todo lo que has averiguado de Dembe Zuma desde que desapareció.
- Zuma belki.
Quizá en Zuma, en la fiesta de Markie.