Çekiyoruz translate Spanish
1,276 parallel translation
Hepimiz bilinmeyen bu rakipten sıkıntı çekiyoruz.
Todos estamos sufriendo a manos de ese adversario desconocido.
Life Network için ufak bir belgesel çekiyoruz.
Estamos filmando un documental para Life Network.
İkimiz de aynı kayıktayız, Ajan Doggett sadece farklı yönlere kürek çekiyoruz.
Estamos en el mismo barco, pero remamos en direcciones opuestas.
- Çekiyoruz, hadi çek.
- ¿ Qué? - Jala, viejo. ¡ Vamos, jala!
Constable Riggs'e Polis Merkezi, Nullagine - - kayıp olan yarı melez kızlar Molly and Daisy'i aramakta parasal açıdan sıkıntı çekiyoruz.
Para el Comisario Riggs, Estación de Policía, Nullagine. En este momento, carecemos de fondos para perseguir a las niñas mestizas perdidas
Issız bir yere oyuncuları ve malzemeleri götürmek çok masraflı oluyor, bu yüzden mekanların boş halini çekiyoruz. İnsanları sonradan eklemek daha ucuz oluyor.
Llevar actores y extras es muy caro así que filmamos sitios vacíos y luego agregamos gente.
Şimdi ise bu filmi çekiyoruz.
Y ahora lo estamos haciendo.
Bu taktikle Julia Roberts'ın bile resimlerini çekiyoruz, bu kaçığın da resmini çekebiliriz eminim.
Le sacamos una foto a Julia Roberts en bikini, podemos tomarle una a él.
1940'larda çekilen bir filmi yeniden çekiyoruz. Birbirleriyle anlaşamayan bir baba-oğul hakkında.
Una nueva versión de una película de los años 40, sobre un padre y un hijo que no se llevan bien.
"Deb, ikimiz de aynı çileyi çekiyoruz."
"Deb, las dos estamos juntas en esto."
Yakınlarda bir film çekiyoruz, ekibin karnı acıktı.
Porque estamos rodando una película por la zona, y busco un sitio para que coma todo el equipo.
Bize çürümüş yiyecekler verdiler. Çok zorluk çekiyoruz.
Nos dan comida podrida.
Çekiyoruz.
Grabando.
Bahar e-posta programı için fotoğrafını çekiyoruz
Le estábamos haciendo fotos para el boletín de primavera.
Çekiyoruz.
- Apuntando...
Yeni bir film çekiyoruz.
Estoy trabajando en mi nueva película.
- Üçte çekiyoruz.
Voltea a las tres.
Gören de porno çekiyoruz sanacak.
Si alguien nos ve pensará que rodamos un vídeo porno.
Liz ve ben şu ünlü komedyeni ev eşyası dükkanında çıkarken gördüğümüz zamandan beri ünlülerin resimlerini çekiyoruz.
Liz y yo tomamos fotos de famosos desde que vimos a Carrot Top salir de Bed Bath Beyond.
Bu g.tverenlerin etrafında gezip yazı yazıyoruz... i.nelerin şapkalı fotoğraflarını çekiyoruz.
Estamos dando vueltas con este desgraciado, escribiendo mierda... tomando fotos de idiotas con sombreros.
Hepimiz olanları anlamakta zorluk çekiyoruz.
Sólo tratamos de encontrarle sentido a todo esto.
Tamam, çekiyoruz.
Okay, estamos rodando.
- -yedi, üçü çekiyoruz.
Siete, toma tres.
Yengeç gibi yan yan gittiğimize göre onu da çekiyoruz onunla biraz oynayacağım.
Estoy girando de forma rara, así que debe ser que lo tengo así que seguiré adelante con él.
Film çekiyoruz burada!
¡ Estamos grabando!
Saksofon çekiyoruz, mitolojik meme emmiyoruz.
Estamos dando una chupada, no nos está amamantando un animal mitológico.
Bunun filmini çekiyoruz.
Estamos haciendo una película de esto.
Hepimiz acı çekiyoruz!
¡ Todos estamos mal!
Dışarı çekiyoruz... tamam mı?
Lo sacamos...
- Evet, çekiyoruz.
- Si, grabando.
Fotoğraf çekiyoruz.
Vamos a hacernos una foto.
Bay Chujo'nun bize anlattığı hikayeye inanmakta güçlük çekiyoruz.
Lo encontramos muy difícil creer la historia que nos dio el Sr. Chujo.
Ama biz seksi bir film çekiyoruz.
Estamos haciendo una película sexy.
Baban ucuzcu biri olduğu için 35'likle değil 16'lıkla çekiyoruz.
Tu padre es tacaño para usar 35 mm y filmamos en 16.
Çekiyoruz.
Estamos en marcha.
Çekiyoruz.
Ya estamos.
Çekiyoruz ve çekiyo...
Estamos en marcha y estamos en...
Onları bir sebeple çekiyoruz, doktor.
Los atraemos por una razón, doctor.
- Tamam, şimdi ne yapıyoruz? - Hemen çekiyoruz.
¿ Qué hacemos?
Bu yüzden onlar ölmeden ruhlarını çekiyoruz.
Es por eso que quitas el alma antes que mueras.
İşimiz gereği uykusuzluk çekiyoruz.
Lo que nadie te dice es que el insomnio viene con el trabajo.
Boşa kürek çekiyoruz.
estamos dando vueltas sin sentido.
Şimdi biz de onunla birlikte çekiyoruz.
Y ahora, debemos sufrir con él
Yapma. - Acı çekiyoruz.
Nos duele, Luke.
Fark etmediysen söyleyeyim, biraz nakit sıkıntısı çekiyoruz.
Por si no lo has notado, andamos muy cortos de liquidez.
Enerjiyi kasabanın altındaki jeotermal menfezlerden çekiyoruz.
Conseguimos la energía de conductos geo-termales localizados bajo la ciudad.
Çekiyoruz millet.
¡ A rodar, colegas!
Çekiyoruz.
Vamos a rodar.
- O zaman boşa kürek mi çekiyoruz?
Entonces, ¿ desperdiciamos el tiempo?
25 yıldır bu filmi çekiyoruz.
No.
- Bu boku bu yüzden çekiyoruz, Bill.
- Por eso hago esta película.