Üstesinden gelirim translate Spanish
91 parallel translation
Ve bu her neyse üstesinden gelirim,
Sea lo que sea, lo voy a vencer.
Bunun üstesinden gelirim.
Llegaré hasta el final.
Sen olmadan nasıl üstesinden gelirim bilmiyorum.
No sé cómo me las he apañado sin ti.
Biraz zaman alır, ama üstesinden gelirim.
Tomará algun tiempo, pero lo superaré.
Beni dünyada herhangi bir yere bırak hatta kimseyi tanımıyor bile olsam yine de üstesinden gelirim.
Con nuestro trabajo no se puede tener familia. Uno debe ser libre de ir, venir, marcharse cuando quiera.
- İyide nasıl üstesinden gelirim?
- Pero, ¿ cómo voy a resolverlo?
Birkaç adamımla üstesinden gelirim ve...
lré con un par de mis muchachos y...
Ama sadece ben bunun üstesinden gelirim.
Pero se que solo alguien como yo puede llevar a cabo esto.
Resmen erkek olursam, Nero ne yaparsa yapsın, üstesinden gelirim.
Cuando sea oficialmente un hombre me enfrentaré a Nerón en todo lo que haga.
Çok teşekkür ederim. Ben üstesinden gelirim.
Muchas gracias, pero ya me las arreglaré por mí misma.
Tecrübemle üstesinden gelirim demiştin.
Buena labia y experiencia es todo lo que se necesita.
Ama üstesinden gelirim, ben bir savaşçıyım.
Pero la superaré, soy una guerrera.
Ama üstesinden gelirim.
Me sobrepondré.
Pekâlâ. Bütün düğün boyunca ona katlanabiliyorsam basit bir telefon görüşmesinin de üstesinden gelirim. O tabansız adi herifle.
Si puedo pasar toda una boda con él, deberia poder mantener una simple conversación telefónica con ese cobarde asqueroso.
Sorun değil, üstesinden gelirim.
Muy bien. Yo me apaño.
Tüm uydurmaların üstesinden gelirim.
Ya te gané en esa falsa acusación.
"Gelin bakalım! Hepinizin üstesinden gelirim!" dedim.
Digo : "Pelearé con todos ustedes."
Evet, sanırım bir şekilde, üstesinden gelirim.
Sí. Creo que podría manejarlo de ese modo.
- Daphne, lütfen, ben üstesinden gelirim.
- Daphne, puedo manejar esto.
Bu olayın üstesinden gelirim diye düşünmüştüm ama burada her şey çok garip.
Pensé que podía aguantar estando aquí, pero todo es muy raro.
Otomatik silahlarla 12 kişinin üstesinden gelirim.
Son 12 con armas automáticas.
Bu heyecanı özleyeceğim ama olsun, üstesinden gelirim.
Echaré en falta el entretenimiento.
Burada olmanın üstesinden gelirim sandım, ama bu çok fazla.
Creí poder aguantarme el estar aquí pero... es demasiado.
Bunun üstesinden gelirim, şaka mı?
Saldré de ésta, ¿ qué se cree?
Olmaz, üstesinden gelirim.
Sí, me las arreglaré.
- Eminim üstesinden gelirim.
Podré con ello.
Ben üstesinden gelirim. Bu onu kızdırır.
Solo conseguirás que se cabree.
Ben de,'belki üstesinden gelirim'dedim. Gecenin sonunda hepsinden beter durumdaydım!
Le digo : "Lo soportaré". ¡ Y al final estaba yo peor que ellos!
Evet, aşmam gerekn 1-2 engel olabilir. ama üstesinden gelirim.
Sí, quizá tenga algunos obstáculos que salvar, pero puedo hacerlo.
Benimle paylaşırsan her şeyin üstesinden gelirim.
Puedo soportarlo, si no me dejas al margen.
- Önce üstesinden gelirim sandım ama bu konuyu düşündükçe, canımı daha da sıkıyor.
- Primero pensé que lo entendía pero entre más lo pienso, más empieza a molestarme.
üstesinden gelirim.
Estoy en ello.
Sanırım ben üstesinden gelirim.
Creo que podré soportarlo.
Bunun üstesinden gelirim.
Puedo lidiar con tres.
Bu benim işim, üstesinden gelirim.
Conseguire que funcione.
Bunun üstesinden gelirim.
Voy a encargarme.
Şu vakte kadar bekâr bir babaydım. - Yemek işlerinin üstesinden gelirim.
He sido padre soltero por un tiempo ya domino las cenas.
- Ben de restoran işlerinin üstesinden gelirim.
Yo domino los restaurantes.
Mr. Monk, siz burada bekleyin. Ben üstesinden gelirim..
Sr. Monk, ¿ Porqué no espera aquí?
Ama üstesinden gelirim.
Lo superaré.
Verilen zaman diliminde Shane'e verilecek paranın başka nasıl üstesinden gelirim bilmiyorum.
Dios nos proteja, pero no se me ocurre otra forma... de conseguir el dinero para Shane con tan poco tiempo.
Bunun üstesinden gelirim.
Voy a mejorar.
Yoksa da farketmez, üstesinden gelirim.
Y si no, lo superaré.
Endişelenme dostum, üstesinden gelirim.
No te preocupes, amigo. Ya lo superé.
Her ne kadar kutsal biri olsam da, her ne kadar koruyucu meleklik düşük seviye bir işse... ve bana yakışmıyorsa da üstesinden gelirim.
Aunque estés entre los más santos de todos. Aunque el servicio de ángel guardián es súper principiante y está completamente debajo de mí, estoy por encima.
Onun için bunun bile üstesinden gelirim.
Por Ella conquistare hasta esto.
- Aptal bir TV setinin üstesinden gelirim.
Puedo entender una estúpida televión.
Bununda üstesinden gelirim.
Voy a salir del paso.
Ben Yeung'un üstesinden gelirim.
Yo me ocuparé de Yeung.
Ben üstesinden gelirim
- Voy a acercarme.
- Uzaylıların üstesinden gelirim.
Alienígenas, puedo con ello.