Üstümü değiştireceğim translate Spanish
105 parallel translation
Çıkıp üstümü değiştireceğim ve Peter yatmış mı bakacağım.
Voy a refrescarme un poco y a cuidar de que Peter se acueste.
Gidip, üstümü değiştireceğim.
Voy a cambiarme.
Pleydell-Smith'le buluşmadan önce üstümü değiştireceğim.
Quiero cambiarme antes de reunirme con Pleydell-Smith en el club.
Yukarı çıkıp, üstümü değiştireceğim. Bir dakika sürmez.
Tengo que subir a cambiarme de traje.
Ben üstümü değiştireceğim.
Voy a cambiarme.
Sen konuş. Ben üstümü değiştireceğim.
Ocúpate del discurso, yo iré a cambiarme de ropa.
Kayalıkların orada üstümü değiştireceğim.
Voy a cambiarme entre las rocas.
İzin verirseniz üstümü değiştireceğim.
Si me disculpan, caballeros, me cambiaré.
- Terden sırılsıklam oldum, üstümü değiştireceğim.
- Estoy mojado y quiero cambiarme.
Sen ilgilenir misin? Ben üstümü değiştireceğim.
Disculpe, creo que voy a vestirme.
- Gidip üstümü değiştireceğim.
- Voy a cambiarme.
Ben gidip üstümü değiştireceğim, olur mu?
- Voy a cambiarme, ¿ bueno?
üstümü değiştireceğim.
Bueno, me voy a cambiar.
Sanırım gidip üstümü değiştireceğim.
Creo que voy a cambiarme.
Çünkü üstümü değiştireceğim ve senin paran yok.
- ¿ Por qué?
Pekala, ben gidip üstümü değiştireceğim.
Me voy. Tengo una cita.
- Gidip üstümü değiştireceğim.
- Entraré a cambiarme.
- Randevum için üstümü değiştireceğim!
Me estoy cambiando para mi cita!
Şimdi dışarı çık bakalım, üstümü değiştireceğim.
Ahora debes irte pues debo vestirme.
Evet. Gidip üstümü değiştireceğim.
Voy a cambiarme.
Hemen üstümü değiştireceğim.
Voy a cambiarme. No tardaré.
- Bir şey yok, ben hemen üstümü değiştireceğim.
Si no te importa, quiero hacer algo.
Affedersiniz, yukarı gidip üstümü değiştireceğim. Tekrar.
Disculpen voy a subir a cambiarme los pantalones... otra vez.
İzin verirsen üstümü değiştireceğim.
¿ Vas a dejar que me cambie?
Selam, Cheryl, partiye gitmem gerekiyor da üstümü değiştireceğim. Banyonu kullanabilir miyim?
Cheryl, necesito cambiarme para la fiesta de Navidad de los Kiwanis puedo usar el baño?
Sadece hızlıca üstümü değiştireceğim.
Sólo voy a cambiarme rápido.
İzninizle üstümü değiştireceğim, Boogie elbisesi beni terletti.
Discúlpenme, pero cambié todos los desodorantes.
Gidip üstümü değiştireceğim.
Iré a cambiarme.
- Gidip üstümü değiştireceğim.
Bueno, voy a cambiarme. ¿ Vale?
Harika, nerede üstümü değiştireceğim?
Grandioso, y donde me puedo cambiar?
Ben üstümü değiştireceğim!
¡ Necesito cambiarme!
Şimdi akşam yemeği için üstümü değiştireceğim.
Ahora, yo voy a cambiar para la cena.
Ben gidip üstümü değiştireceğim. Ben sağdıcım.
Voy a cambiarme.
- Eve gidip üstümü değiştireceğim.
- Tengo que ir a casa a cambiarme. Oh...
Ben üstümü değiştireceğim.
- Bueno. Me voy a cambiar la camisa.
Eğer izin verirsen, ben üstümü değiştireceğim.
Voy a..., si te vas,... voy a cambiarme. - Sí.
Ben aşağıya inip üstümü değiştireceğim.
Bien, tengo que cambiarme.
Tamam gidip üstümü değiştireceğim.
Está bien, me cambiaré.
Otele gitmeden üstümü değiştireceğim.
Necesito tiempo para cambiarme antes de ir al hotel.
Senin kullanman gerekecek çünkü ben arkada üstümü değiştireceğim.
Voy a necesitar que conduzcas porque debo cambiarme en el asiento trasero, al estilo Dirty Dancing.
Yukarı çıkıp üstümü değiştireceğim.
Solo tengo que ir arriba a cambiarme.
Ben üstümü değiştireceğim.
Bueno, iré a cambiarme.
Eve gidip hemen üstümü değiştireceğim, tamam mı?
Si, solo voy a ir a casa y cambiarme rapido, ok?
Yalnızca üstümü değiştireceğim, sonra yemeğe çıkacağız.
Voy a cambiarme, luego salimos a cenar.
şu adresi bir bulursam orada üstümü değiştireceğim.
Debo llegar pronto a esta dirección así dejo mi vestuario.
Eve gidip üstümü değiştireceğim.
Voy a la casa a cambiarme.
- Ben, üstümü değiştireceğim.
- Voy a vestirme.
Ama asıl günbatımından sonra.... Yani demek istediğim, ben üstümü nasıl değiştireceğim?
Pero es solo despues de la puesta de sol..... quiero decir, como hare para cambiarme?
Arabada değiştireceğim üstümü.
Me cambiaré en el auto.
Ben de üstümü başımı değiştireceğim. Aspen'e gideceğim ve... Bob Thomas'la bir şeyler içeceğim.
Después voy a arreglarme... volaré a Aspen y beberé rompope con Bob Thomas.
Gidip üstümü değiştireceğim.
.. está esperando en la sala de conferencias.