Ğin translate Spanish
968 parallel translation
Senin söylediğin gibi havalandı. 24!
Pues, se elevó exactamente como tu esperabas. ¡ Gin!
Seramik bir şişede, can suyu.
El gin en botella de cerámica.
- Cin toniğe ne dersin?
- ¿ Te apetece un gin tonic?
Gin.
Ginebra.
Soda ile girdin ama yoldayken birden cin oluverdi.
Entró con soda y en el camino se convirtió en gin.
- Cin, Buck.
- Gin Buck.
GORMAN'IN SEK CİNİ
GIN SECO GORMAN
PARMAK İZİ TÖRPÜLENİR VE GIN RUMMY
MANICURA DE HUELLAS DACTILARES Y BORRACHOS DE GINEBRA
- Küçük bir cin remiye ne dersin?
- ¿ Hace una partida de "gin rummy"?
Özür dilesen iyi olur, yoksa seninle remi oynamaz.
Discúlpate o no jugará más gin rummy contigo.
- Remiydi, değil mi?
- ¿ Es gin rummy?
Buyurun içkiniz.
- Su gin-tonic, señorita. - Cuanto más me entrego al amor...
- Daha çok verdikçe kendimi aşka...
- Su gin-tonic, señorita.
Ramos cin fiz mi?
¿ Un gin fizz?
- Ramos cin fiz, hanımefendi.
- Un gin fizz, señora.
Ama polis yakalarsa benden bahsetme.
Soy "Gin" Jimmy. Pero si te coge la policía, no me menciones.
Seni gördüm.
Te he visto Gin.
Zaman geçirmek için ufak bir ele ne dersin?
¿ Qué tal un juego de gin para matar el tiempo?
Bu cinin her zaman kullandığım kadar iyi olup olmadığını bilmiyorum. Ama vermut fena değil.
El gin no es tan bueno como la marca que acostumbro a usar... pero el vermouth no está mal.
Ne alırsınız?
¿ Qué les traigo? - Gin y Coca.
Maalesef, adaletin Johnny Gin'e verilmesi gerekiyordu.
Johny tuvo que hacer frente a Ia justicia.
Ne yazık ki "Cin tonik" değil!
Qué lástima que no es gin.
"Kaya ağacının yanında yaşayan pasaklı kadın Gin kollarının arasına evlatlarını, torunlarını hatta torunlarının çocuklarını alırdı."
Fijaos en el caso de la vieja Ginyan : La muy sinvergüenza vivió lo suficiente como para ver nacer a su biznieto.
Şarkıda Gin gibi asla alaya alınmayacaksın.
Nadie podrá cantar jamás canciones infames sobre ti.
Cinde sana zarar verecek bir şey yok.
Nada acabado en gin le hará daño.
Hadi kağıt oynayalım.
Juguemos al gin.
Gecenin dördünde kağıt oynayan çocuk olur mu hiç?
Un niño como tú jugando gin a estas horas.
Yutmak için, su cini öneririm efendim.
Si quiere tragar algo, sugiero el gin.
Çin mi?
¿ Gin?
Bir cin tonik daha... ( İNSANLAR KONUŞUR VE YÜKSEK SESLE GÜLER )
Un gin-tonic y dos ginebras. ¿ Tienes patatas fritas?
- Gin Rummy oynar mısınız?
- ¿ Juega a las cartas?
- Gin.
Cierro.
Cin-fiz ister misin?
¿ Quieres un Gin-Fis?
Cin-friz mi?
¿ Un Gin-fis?
Cin toniği tercih ederim, sakıncası yoksa.
Preferiría un gin tonic, si no le importa.
Tomoko, bana bir içki getir.
No espera, tráeme un gin tonic, por favor.
Cin beş...
- ¿ Crees que después hay otra vida? - Cinco de gin y...
Annie, bir dakika. Cin şişelerinden uzak dur, tamam mı?
No vayas a llevarte alguna botella de gin. ¿ Me oyes?
- Cin ve tonik.
- Gin-tonic.
Cin ve tonik.
Gin-tonic.
Cin!
¡ Gin!
Çok cin içtiğimde buğday tanesi kadar sert, çok votka içtiğimde de un gibi yumuşak olurum.
Bebo mucho gin y germen de trigo. Vodka corriente y gluteno.
Bir yerlere gidelim Gin.
¡ Vayamos a algún sitio, Gin!
- Cin.
- Gin.
Cin dedim.
¡ Gin!
O zaman 150 metreye ihtiyacım var. 56'lık kenevir ipi, dört şişe cin...
Entonces necesito 150 metros de cuerda de cáñamo, 4 botellas de gin...
Cin?
¿ Gin?
Cin.
Gin.
- Cin tonik.
- Gin tonic.
Duble cin ve tonik.
Un gin tonic doble, ¿ no?
Hiç tekilayla yapılmış cin tonik içtiniz mi?
¿ Ha tomado alguna vez un gin tonic hecho con tequila?