27 translate French
3,551 parallel translation
Sonrasında hatırladığım tek şey 27 dakikanın geçtiği.
L'instant d'après, 27 minutes s'étaient écoulées.
- Kahverengi değil. - 27 saniye. - Mavi.
- Pas les marrons mais les bleus - 27 secondes.
"Neal Caffrey'nin bilinen 27 farklı ismi var."
" Neal Caffrey possède 27 pseudos connus,
Okuryazarlık oranında 7. sıradayız, matematikte 27.'yiz,... bilimde 22., ortalama yaşam süresinde 49.,... bebek ölüm oranında 178.,... ortalama hane gelirinde 3.,... işgücü oranında 4. ve ihracatta da 4. sıradayız.
Nous sommes 7ème en littérature, 27ème en maths, 22ème en science, 49ème en espérance de vie, 178ème en mortalité infantile, 3ème en revenu moyen par foyer, 4ème en main d'oeuvre, et 4ème en exportations.
Ayın 27'sinden bu yana internet yok.
Il n'y a plus Internet depuis le 27.
2 Hudson Sokağı, 27.
2 Hudson Street, 27. "
- 2 Hudson 27...
- Est ce que le 2 Hudson 27...
Ve hepinizi 27 ay karnımda taşıdıktan sonra altıma kaçırmadan ne hapşırabiliyor, ne horlayabiliyor ne de şişme evde zıplayabiliyorum.
Et après vous avoir porté pendant 27 mois Je ne peux plus éternuer ou rire ou sauter dans un chateau gonflable sans faire pipi?
2,38. Eşittir 22,34 kilo.
5.26 5.26 ça arrive a 49.27
Şu anda 27 yaşında olan Bayan Duncan...
À l'âge de 27 ans, Mlle Duncan...
Hayatımın ilk 27 yılını Starling City'de geçirdim sonraki 5 yılını ise Afganistan'da.
Vous savez, j'ai passé les 27 premières années de ma vie à Starling City, et les cinq suivantes en Afghanistan.
Ben 27 yaşındayım.
J'ai 27 ans.
2 : 27 gibi diyelim.
Disons vers 14h27.
- Görüşme 27 saniye sürmüş.
Ca a duré 27 secondes
27 saniyede daha fazlası olmasını mı bekliyorsunuz?
En moins de 27 secondes?
27 harika şahsiyet üzerinde bomba olan adamın yanında bulunmaktaydı.
27 personnes haut placées, rassemblées avec vous... qui portiez une bombe.
27. sokak ve Chelsea'de, bale stüdyosuna yakın.
la 27ème et Chelsea, près du studio de danse.
Evet polis merkezindeki memur ile konuştum baskı yaptığını duymadığını söyledi ama sen ve Gemma Joshua diye biriyle ilgili tartışıyormuşsunuz.
Oué, je viens juste de parler à l'employé de bureau au quartier 27, et elle n'a rien entendu à propos de pression, mais elle a dit que toi et Gemma étaient en train de vous disputer à propose d'un gars appelé Joshua.
- Normalden yaşlı mıyım? - 27'den yaşlı mı?
Plus vieille que mon âge.
Yirmi yediysen yaşlısın demektir.
Mais 27 ans, c'est déjà vieux.
Ben daha 27 yaşındayım.
J'ai que 27 ans.
Blue Bloods 2x20 Çalışan kızlar
♪ Blue Bloods 2x20 ♪ Working Girls Original Air Date on April 27, 2012
- Şimdiye kadar, Amanda Tanner hakkında... -... hiçbir açıklama gelmedi.
On commence à en savoir plus sur Amanda Tanner, 27 ans...
27.
- 27 ans.
27 klübü.
- Le club des 27 ans.
BCU'ya 27 bin borçlu ama... bu garip çünkü... öğrenci bursları ve binlerce doları vardı.
Elle devait BCU 27 Grand, qui... ce qui est bizarre parce que... c'était entièrement couvert par des prêts étudiants et des bourses.
Neredeyse 27 dakikadır bilgisayar oynamıyor.
Il est resté sur un jeu vidéo pendant presque 27 minutes.
27 yaşında, iki çocuk annesi.
Une mère de deux enfants de 27 ans.
Adım yirmi yediden kırk dokuza...
♪ for steps 27 to 49 ♪
Bunu gazete arşivimizde bulduk. 27 yıl öncesine ait.
Nous avons trouvé ça dans nos archives d'il y a 27 ans
27 yıl önce öldü.
Il est mort il y a 27 ans.
27 yaşındayım.
J'ai vingt-sept ans.
Bugün olan biten herşey kedim Brent'in insan yılıyla 27.yaş günüyle ilgili.
Tout ça le jour qui aurait été le 27ème anniversaire de mon chat en années humaines.
Birime 27. katta durmalarını söyle.
Dites à l'équipe de sortir de l'étage 27.
Tamam, efendim. FBI şu anda 27. katta.
Oui, monsieur.
Bizi 27. katı satmaya zorluyor.
Il nous oblige à vendre le 27e étage.
27 ile 29 dayız.
Du 27e au 29e.
27. bölgedeki devriye biriminde görevliydim.
Je devais patrouiller dans le 27e arrondissement.
Şimdi de 27. katı kaybedeceğiz.
On va perdre le 27e étage.
27 yıl 8 ay 16 gündür. Gerçi saysam ne olacak ki?
Dans le coma 27 ans, 8 mois, 16 jours, mais, hé, qui compte?
- Yani 27 yıldır komada mısın?
Donc vous êtes dans le coma depuis 27 ans?
- "27 yıldır komada" nın neresini anlamadın?
Quelle partie de "être dans le coma pendant 27 ans" n'avez-vous pas compris?
27 yılda bir oluyor ve olduğu zaman da ben yok oluyorum. - Hayır.
Il survient tous les 27 ans, et quand il arrive, je disparais.
27 yıl önce oğlumu bulmam gerektiğine dair kendime bir not yazdım.
Il y a 27 ans, je me suis écrit à moi-même un mot. Ca disait que je devais trouver mon fils.
Ahıra girdiği zaman onun ahırla birlikte 27 yıl boyunca kaybolduğunu biliyoruz.
Nous savons juste que quand elle entre à l'intérieur, Elle et la grange disparaissent Pendant 27 ans.
Ve gerçek şu ki ; 27 yıllığına ortadan kaybolacağım.
Et la réalité est que si je vais dans cette grange quand la pluie de météorite frappe Haven, les perturbations disparaissent.
Ben ahıra giriyorum ve sorunlar 27 yıllığına son mu buluyor?
Je rentre dans la grange, et les perturbations disparaissent pendant 27 ans?
Sorunların 27 yıllığına son bulmasını sağlayan bu.
C'est cela qui permet aux perturbations de disparaitre pendant 27 ans.
Ben gideli 27 yıl olduysa sen neden bu kadar genç görünüyorsun?
Si je suis parti pendant 27 ans... Alors pourquoi tu as encore l'air si jeune?
VTR'ye 20 saniye. Beklemede kal, 13-27.
LE 112e CONGRÈS 20 secondes avant magnéto.
- Hayır.
Plus que 27 ans.