3e translate French
3,358 parallel translation
Bu yüzden ben de kadınların cep telefonlarının üstünde tepinmek gibi bir hobi edindim!
2e question : dans quel état se trouve ta précieuse petite ami maintenant? 3e question : Quel os as-tu entendu se briser?
Bu bir altın kızlar toplantısı mı?
Ils organisent une réunion du 3e âge féminin?
Benim üçüncü karım çift ırklıydı.
Ma 3e femme était métisse.
Bi anlamda, sevdası onun uyarıcısı diyebiliriz, Bu dünyayı yaşadığı gibi terk etii, yüksek viteste...
Il y avait un truc passionné dans sa manière de nous quitter, puisqu il était minimum à fond de la 3e.
Belki de 3. kitabımda Nikki Heat, güzel görünümlü ama duygusuz bir FBI suçbilimcisi ile zıtlaşır.
Peut-être que dans mon 3e livre Nikki Heat croisera le fer avec une jolie profiler du FBI au cœur de glace.
3. kurbanımızın kimliğini belirledik.
On a l'identité de la 3e victime.
- Boşanma belgeleriyle ilgili gelmiştik?
- Les divorces? Au 3e étage.
Aslında üçüncü sınıf bir nurdur.
Un chérubin de 3e classe, techniquement.
Elektrik mühendisliği fakültesinin üçüncü araştırma laboratuarı.
3e laboratoire de recherche en génie électrique.
Anne, onu Pastor Babajide'lerin evine götürdüm bu beni endişelendiriyor 6 hafta içinde 3. kez oluyor.
- On était chez le pasteur Babajide. Apparemment, c'est la 3e fois en six semaines.
Üçüncü seferde içinde şans sözü geçen aklımıza gelen tüm şarkıları seçtik.
La 3e fois, toutes les chansons contenaient le mot "chance".
Lüzumsuz kişi olmayayım?
Je suis la 3e roue du carrosse?
4. katta dairesi var. Bilin bakalım anahtarları kimde?
Il habitait au 3e et devinez qui a les clés.
3. bölüm konusunda kusura bakmayın.
Désolée pour la 3e partie.
2. ve 3. kurban, gece yalnız başına eve giderken kameralarda görüntülenmiş.
On a repéré la 2e et 3e sur vidéo rentrant seules après une soirée.
Üçüncüsü de bundan bir hafta sonra.
La 3e la semaine suivante.
Amerika'nın kurucularından biriydi üçüncü başkanımızdı ve mesleği neydi biliyor musun?
C'est un des pères fondateurs de ce pays, notre 3e président, et tu sais ce qu'il était d'autre?
Seni üçüncü kez aradıktan sonra fark ettim ki beni aramanı istemiyorum.
Tu sais, après le 3e appel, j'ai plus voulu que tu me rappelles.
Peki sen üçüncü dilimi yerken ufak çapta şeker komasına girdiğini fark ettin mi?
T'as vu qu'il est tombé dans une sorte de coma à cause du sucre à la 3e part?
3. bir ortak?
Un 3e partenaire?
- Ya da üçüncü randevuda. - Eh...
- Ni le 3e.
Geri kalıp, üçüncü bölümde olanları izleyeceğim.
Je recule voir ce qui se passe avec la 3e division.
Üçüncü.tekil şahıs mı kullanayım?
À la 3e personne?
- Üçüncü arayışı. Açmasam olmazdı.
C'est le 3e appel, je n'en pouvais plus.
Üçüncü kalp krizini geçirmeyesin.
Évitez un 3e infarctus. N'est-ce pas, ma belle?
3.sokaktan sağa 2.sokaktan sola dönünce sağdaki 3. ev burası oluyor.
J'ai pris la 3e à droite, puis la 2e à gauche, puis la 3e à droite, 3, 2, 3. On y est, c'est là.
Drew'un üçlük attı, üçlüğe girdi ve ayak bileğini parçaladı ama Drew'u bilirsin, umursamadı.
Drew a fait un triple, est entré en 3e base, mais il s'en fichait.
Harvard'dan birincilikle mezun oldum, ihtisasımı Johns Hopkins'de yaptım üçüncü ventrikülle ilgili yüzlerce uygulama yaptım.
J'étais major de ma promo. En tant qu'interne, j'ai opéré très souvent le 3e ventricule.
Bu parayı Albany'deki bir yarışmaya katılmak için kullandılar ve üçüncü oldular.
Qu'ils ont utilisés pour une compétition à Albany, où ils ont eu la 3e place.
Jessica yalnız başına tutuluyor ya da en kötü ihtimal üçüncü bir fidyeci var yanında ; Tom Meyer.
Jessica est seule, ou au pire avec un 3e homme, Tom Meyer.
Üçüncü kattaki kızla sevişirken benim.
C'est moi, j'ai couché avec la fille du 3e étage.
İkisi burada öldü, üçüncü adam, hastane yolunda öldü.
Deux morts ici, le 3e est mort dans l'ambulance.
Şef, şef. Üçüncü kurbanın yaşadığı ortaya çıktı.
- La 3e victime est vivante.
Tesadüfen, okulda dövülen kişi, basitçe o kişiyi "en" olarak adlandırabiliyordu.
D'ailleurs, on peut se faire taper parce qu'on parle de soi à la 3e personne.
Cadde arasında.
- Sur la 82e entre Lex et la 3e.
Geçen birkaç ay içinde birkaç ceza daha var. Hepsi Doğu 82 Lex ve 3. Cadde arasında.
Il avait déjà eu 3 PV, tous sur la 82e, entre Lex et la 3e.
Bu iş Lex ve Üçüncü cadde arasında, 82 de mi?
C'est sur la 82e, entre Lex et 3e?
Chicago doğumlu, Johns Hopkins'te lisansüstü yapmış, ve iki yıldır da, Aubrey Bilim Merkezi'nde astrofizik alanında çalışıyormuş.
Née à Chicago, fait son 3e cycle à Johns Hopkins et il y a deux ans, entre au Aubrey Science Center comme astrophysicienne.
- Dereceye giremedik bile.
- 3e sur trois...
Evet ama ne yazık ki telefon sistemleri sebebiyle aramayı sadece binanın 3. kat telefonlarına kadar daraltabildik.
Mais on n'a pu réduire les possibilités qu'à un service au 3e étage
- Kulak misafiri olan adamı getirtiriz. 3. kattaki tüm kadınların seslerini dinletiriz. Belki birini anımsar.
On fait venir le type qui a entendu la dispute et il écoute les voix des femmes du 3e étage.
Dr. House'un doğru teşhisi bulmadan önce yapacağı 3. yanlış teşhisi duymaya çalışıyorum! Yüce Tanrım, ihtiyacım olan rüzgar sende. Senin bayıldığın dualar da bende.
J'essaie d'écouter le 3e mauvais diagnostic d'House avant son diagnostic correct! j'ai les prières que tu adores.
Üçüncü yalan da yere düşerse... Diğer odadaki arkadaşların ölür.
Au 3e mensonge, vos amis là-bas meurent.
Marcus büyük bir rulo. Ty, ne demeliydi ki?
Un appart au 3e avec vue sur la rue?
Üçüncüsünü araştırıyorum.
J'ai lancé la recherche sur l'immatriculation de la 3e voiture.
Son kibriti de yaktım.
J'ai allumé la 3e allumette.
DePaul, 3'cü yıl.
DePaul, 3e année.
- 3. ama kim sayıyor ki?
Le 3e, mais on ne compte pas.
Üçüncü bir kişinin varlığı.
- La présence d'une 3e personne.
Veya 3. bir ortak buluruz.
Ou trouver un 3e partenaire.
Üçüncüye mi?
Un 3e round?