80 translate French
7,416 parallel translation
Neden 80'lerden bu kadar çok nefret ediyorum? Manheim, selam!
Pourquoi je déteste tant ces années?
Görünen o ki, Manheim, 80'lerde kötü bir tefeciden kaçması için Mustard'ın saklanmasına yardım etmiş.
Il semble que Manheim a aidé Mustard à disparaître dans les années 80 pour échapper à un usurier.
- Çok az bir ağırlık ekledik.. ... ama bu da bizi 6.80 kilogramın üzerine çıkarttı.
- Ça ajoute seulement quelques grammes, mais ça nous fais dépasser les 7 kilos.
Strauss'un, katilleri eğittiği, 80'lerin başlarında yatılı okul olan Lightford Akademisi'nde Carroll ile tanıştığı ortaya çıktı...
- Ils vont nous trouver? Strauss a rencontré Carroll dans les années 80 à Lightford Academy, une pension...
Burası 50 millik yarı çap içindeki en yüksük nokta.
C'est le point le plus haut dans un rayon de 80 kilomètres.
Şu anda, sizin ortalama nokta vuruşlu yazıcınız sizin MX-80'iniz, sizi standart çıktı boyutuyla sınırlandırır.
"Votre imprimante matricielle moyenne, votre MX-80, vous restreint à une dimension standard."
- 80 ile 100 arasında değişiyor.
Entre 80 et 100 caractères par seconde.
Dahili LCD ekranımızın Dev'i 6,80 kg'dan daha hafiflettiğiyle tamamıyla taşınabilir, tam uyumlu ve dehşet seksi olmasıyla ilgilenmez.
Las Vegas se fiche que l'écran LCD intégré fasse du Giant un ordinateur de 7 kg totalement portable, totalement compatible et furieusement sexy.
Seksenlerden kalma sanki.
Ça fait années 80.
80 bin dosya, 2 senelik hazırlık ve mahkemede 5 ay.
80 000 documents, 2 ans de préparation, et 5 mois au tribunal.
Şimdi de 80'li yılların gençlik filmleriyle saşimi yemeğini severim diyeceksiniz.
Et après vous allez me dire que vous aimez les films pour ados des années 80 et les sashimi.
Şu an 80 kilometre boyunca uzanan bir milli parkta duruyoruz.
On est sur un parc national qui s'étend sur 80 km. Là bas se trouve le fort Presidio de San Francisco.
Güzel bir tişört giyiyorum ne kadar muhteşem olduğumla ilgili konuşuyorum ve zalimce reddedilmek için 80 dolarımı harcıyorum.
Je porte un beau tshirt, Je parle de combien je suis génial et je fais tomber 80 dollars juste pour me faire brutalement rejeter.
Benimle geliyorsun çünkü boyum kesinlikle 1.80'den uzun ve sen yakışıklı değilsin.
Tu veux me tuer parce que je suis grand et que t'es moche.
Bazılarımız 80'leri ve 90'ları sevişerek geçirdi, Smith.
Certains d'entre nous ont passé la fin des années 80 et le début des années 90 a baisé, Smith.
Layton'dan 30 mil uzakta, ve Jüpiter alanı da harita da yok.
A 80 kilomètres de Layton et de la place Jupiter, ce n'est pas sur la carte.
3 sentlik bozuk para. 80 milyon ayrı hesaptan.
3 pennies en cuivre... de 80 millions de comptes en banque.
Bu dosya o maçta oynasaydı 80 sayı atardı.
Si ce dossier avait joué ce match, il aurait mis 80 points.
% 80'deler.
Ils sont à 80 %.
80 oldu.
Maintenant c'est 80!
Senin tam bir "10 numara" olduğunu biliyordum, ama 7.80 olduğunu kim bilirdi?
J'ai toujours su que tu étais un 10 parfait, mais qui aurait dit que tu étais un 780?
- 1.56 metre.
- 1 m 80.
Tamam, o zaman, bu uzunluktaki bir adamın en uzun adımı 1.80 metredir.
La longueur moyenne du pas d'un homme de sa taille est de 1 m 80.
Bak, yanımda sadece 80 var.
Écoute, j'ai que 80.
John Mayer'in biyografisini yeni okudum ve o zamanının % 80'ini gitarınla geçirmelisin, demiş.
C'est ton jour de chance! Je viens de lire la bio de John Mayer, et d'après lui tu dois avoir ta guitare 80 % du temps sur toi
1.80 boyunda?
1,80 m?
% 80 çalışır.
8 fois sur 10, ça marche.
Şayet 1979-80'de Normandy'yi savunmaya çalışan bir Rus olsaydın mayınları nereye yerleştirirdin?
Si tu étais Russe en 79, 80 et tu défendais Normandy... Où poserais-tu tes mines? - Essayez de ne pas merder, ok?
- 80,000.
80 000.
Kırmızıya 80,000.
80 000 sur le rouge.
Bugün hava durumunda % 80 ihtimalle yağmur yağacak dediler. Ama havada bir bulut bile yok.
D'après la météo, il y avait 80 % de chance qu'il pleuve aujourd'hui, et il n'y a pas un seul nuage.
UV ışığının yüzde 80 ilâ 90'ını filtreler.
Filtrant 80 à 90 % des rayons UV.
Gördüğüm en kötü 80'ler partisiydi.
- Je sais. C'était la pire nuit des années 80.
80'ler öyleydi zaten.
C'est ce que les années 80 étaient.
Laptoplarımız bile 1980'lerden kalma.
Les portables datent des années 80.
En ufak bir sinyal alabilmeniz için 50 mil gitmeniz gerekiyor, ayrıca cep telefonları teleskopları engelliyor.
Vous devez faire 80 km avant de capter le moindre signal, et les téléphones cellulaires interfèrent avec les télescopes.
80'lerde annem bütün bu odaları tekrar yaptırdı.
Maman les a toutes refaites en 1880.
Karşımda en az seksen kez osurdu ama bir kez bile gülmedim.
Mais elle a pété au moins 80 fois et je n'ai pas rigolé une seule fois.
8 ya da 80 kişi olsa da fark etmez.
Qu'il y ait 8 personnes ou 80... ça ne fait aucune différence.
Tüm köşeleri görebilmek için Dünya'nın çevresinde dolaşman gerekiyor. Herkesin bildiği gibi onu yapmak 80 gün sürüyor.
Pour les voir tous les quatre, il faut voyager à travers le monde, et, comme tout le monde le sait, ça prend 80 jours.
% 80 alkol içeren burbon bu!
C'est une bouteille de whisky 80 degrés.
80'lerden kalma bu McDonald's bardaklarını fantezilerimde kullanmak için alacağım.
Je vais balancer ces verres McDonald s des années 80.
Annem iki yıl içinde % 80 yasal olmak istediğinizi söyledi.
Maman dit que, d'ici deux ans, tu veux que 80 % de ton activité soit légale.
Richard, bu anı 80 yıldan uzun bir süredir beklediğimi anla artık.
Richard, comprenez que cela fait plus de 80 ans que j'attends ça.
- Erkekler haftada 80 saat çalışıyor.
Les hommes travaillent 80 heures par semaine.
Acele ettirmek istemiyorum ama 80 kişi sırada bekliyor şu an.
Je ne veux pas te presser, mais il y a genre 80 personnes qui attendent.
Onu elden çıkarmamız 80 kişiyi işinden edecek.
La liquider privera de travail 80 personnes.
Erkek kuduz zarar görmeden yakalanmış. 80 pound.
Enragé mâle attrapé sans dommages. Ça fait 80 £.
80'lerden neden hoşlanmadığımı bile bilmiyorum.
Pourquoi j'aime pas cette période?
80 sistolik.
80 systolique.
"Seksen" ile "yaradan" ın son harfleri aynı.
"80" rime avec "Divin".