Anneler translate French
1,611 parallel translation
Anneler bilirler...
Une mère sait...
Yani, hadi, millet, bütün anneler için bir alkış! Yihuu!
- Alors, mesdames, on acclame les mamans du monde entier!
Hay anneler.
Bande de mères.
# Öyle değil, böyle olmaz # # Unutma, Anneler en iyisini bilir #
Fais pas ci, fais pas ça Maman a toujours raison
Ve anneler de bebekleri aşağıya, eve getiriyorlar.
Ensuite, les mères viennent les déposer en bas, dans la maison.
Anneler vardı, Babalar yoktu...
Les mères étaient là Les pères n'y étaient pas
Bütün anneler öldürüldü.
Toutes les mères ont été tuées.
- Anneler ateşli mi?
- Les mères sont sexy? - Les gars...
Anneler şurada oturur.
Les mères s'assoient là.
Sadece anneler bu işleri becerir.
Seules les mères le peuvent.
Anneler bilmediklerini söyleseler de her zaman neler olup bittiğini bilirler
Les mères le savent, même si elles disent le contraire.
Oğlanlar ve kızlar, kadınlar ve anneler dünyanın her yanında evde erkeksiz bırakılmıştı.
Garçons et filles, épouses et mères devaient partout vivre sans l'homme de la maison.
Anneler çocuklarına söylerler.
Les mères la chantent à leurs enfants.
En son anneler gününde konuşmuştum.
Il m'a téléphoné pour la fête des Mères.
Anneler çocuklarının taekwondo veya benzeri derslerinde özgüvenlerini arttırmaya çalışıyor. Ama onlara toplum içinde konuşmayı öğretmenin yerini hiçbir şey tutamaz.
Pour que vos enfants prennent confiance en eux-mêmes, vous leur faites faire du taekwondo, mais le mieux c'est de leur apprendre à parler en public.
Korkmayı öğreneceksin. Çünkü anneler ve babalar kendilerini karanlığın içinde ne olduğunu söyleyebilecek insanlar gibi gösterirler.
La peur t'est inculquée par tes parents qui feignent de savoir ce qu'il y a dans le noir.
Anneler, size söylüyorum çocuklarınıza fabrikanın berbat bir yer olduğunu anlatın canınızın yanmasına, tolerans göstermeyiz.
Je me tourne vers les mères. Dites à vos enfants que l'usine est laide et fait mal. Nous ne pouvons pas le tolérer.
2006 yılı, ve Amerika'lı anneler bunu uzun zamandır biliyor.
On est en 2006, et l'Amérique qu'ont connue nos parents n'existe plus.
Anneler en iyisini bilir.
- Les mères savent tout.
MILF neymiş? "Sikmek İstediğim Anneler" "Mothers I'd Like to Fuck." "Sikmek İstediğim Anneler" "Mothers I'd Like to Fuck."
"Mères bonnes à baiser"
Anneler önemlidir.
C'est important une mère.
Diğer bütün anneler kocalarına 20 dolar vermiş ama.
Oui, mais les autres femmes ont donné 20 dollars à leurs maris.
Anneler daima nereye saldıracaklarını bilirler.
Les mères savent toujours où frapper.
Anneler.
Les mères...
Çocuklu anneler son yatağı alır.
Les mères avec des enfants prennent le dernier lit.
- Anneler en iyisini bilir.
"Les mères ont toujours raison."
- Anneler de parti yapabilir.
Les mères peuvent faire la fête.
Burası çalışan anneler için iyi.
C'est une compagnie super pour les mamans. Quoi?
Anneler bebeklerine ilgi göstermenden hoşlanır.
Les mamans adorent qu'on s'intéresse à leur bébé.
- Anneler sürekli ölüyorlar.
Les mères n'arrêtent pas de mourir.
- Biz de yeni anneler buluruz o zaman.
Alors on trouvera d'autres mères.
Bu arada, seni annelik onurunla gören herkesle temasa geçmen gerek. Bu da öğretmenler, doktorlar, diğer anneler, aile demek. Herkes, tamam mı?
Pendant ce temps-là, tu dois prendre contact avec tout ceux qui t'ont vu dans toute ta gloire maternelle les professeurs, docteurs, autres mères, la famille, tout le monde, d'accord?
Peki ya evlenmemiş anneler?
Et les mères célibataires?
Bir keresinde anneler gününü 5 sene üstüste unutmuştum.
J'ai même oublié la fête des mères pendant 5 ans.
Tüm anneler bunu ister.
Tous les mères sont pareilles.
Seksi Anne Adası sezon finalinde, az sonra seksi anneler.
Dans le final de Milf Island. Des mamans canons!
Ne yani, anneler günü geldi mi?
C'est déjà la fête des mères?
Evet, anneler günü olduğunu biliyorum. Ama sorun olmayacak.
Je sais que c'est la fête des mères, mais c'est bon.
Bana anneler günü hediyesi aldın mı?
Tu as un cadeau de fête de mères pour moi?
Anneler günün kutlu olsun!
Bonne fête des mères!
Şey, biliyorsun, bugün anneler günü ve.. annemle ilişkim hiç iyi değildir.
C'est la fête des mères, et... je ne m'entends pas très bien avec ma mère, alors...
Hayır, Travers, anneler gününü seninle birlikte geçirmeye karar verdim. Bu benim için, aptal inanlara ev göstermekten daha önemli.
Non, Travers, j'ai décidé que passer la fête des mères avec toi était plus important que de faire visiter des maisons débiles.
Merhaba, anneler, babalar ve aile yakınları.
Bonjour, mamans, papas, et autres.
Şu Alkollü Araba Kullanmaya Karşı Anneler bir parti vermiş olmalılar.
Les "Mères contre l'Alcool au Volant" ont dû fêter ça.
Dünyanın bize aziz mi, seks bağımlısı mı, deli mi, akıllı mı, kahraman mı, kurban mı, iyi anneler mi, sevecen oğullar mı olduğumuzu söylemesine izin veririz.
On laisse dire si on est des saints ou des accros au sexe, des gens sensés ou fous, des héros ou des victimes. Si on est de bonnes mères ou de bons fils.
Anneler, babalar, çocuklar.
des mères, des pères, des enfants.
Tric'e "Anneler Giremez" yasağı konmalı. - Ben de anneyim!
Il faut que Tric établisse une règle "pas de maman".
Anneler de öyle.
Les mères non plus.
Anneler böyledir tatlım.
C'est juste la façon dont sont les méres.
Fransız anneler yüzünden.
À cause des mères françaises.
Anneler hep böyle değil midir?
Ce n'est pas ce que font les mères?