English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → French / [ A ] / Asistanım

Asistanım translate French

2,155 parallel translation
Asistanım psikozlu olduğunu düşünüyor.
Mon assistante pense qu'il est fou.
Juan, asistanım.
Juan, mon assistant.
Sizi asistanım, Bayan Jeanne Mervan'la tanıştırayım.
Je vous présente mon assistante, Mlle Jeanne Marwan.
Asistanım sizi aramıştı.
Mon assistante vous a appelée.
Asistanım size kahve ikram etti mi?
- Ma collègue vous a proposé à boire?
Bir dakika daha gecikirsem bana sesini yükselten bir asistanım var.
Il y a cette assistante qui me hurle dessus.
Yeni asistanım.
C'est mon nouvel assistant.
Asistanım sizi arar.
Mon assistante vous rappellera.
Normalde asistanım notlar alırdı ama kendisi bugün hasta.
D'habitude, mon assistante prend des notes, mais elle est malade.
Eğer benimle konuşmak istiyorsan, asistanımı ararsın ve randevu alırsın ama sakın bir daha iznim olmadan odama girme.
Si vous voulez me parler, appelez ma secrétaire et prenez rendez-vous, mais ne venez plus jamais ici sans ma permission.
Şimdi bir asistanım mı olacak?
T'as droit à un assistant?
Seni neden asistanım olmanı isteyeyim.
En quoi seriez-vous un bon assistant?
Normalde asistanım yardım eder.
Normalement, un assistant m'aide.
Merhaba. Bakıyorum, sanal asistanımız Kompütron'la tanışmışsınız.
C'était Computron, notre aide virtuelle.
- Asistanım.
- Mon assistant.
Jonathan, eğer bilgisayarım hep böyle yapacaksa niye Hintli bir asistanım...
Pourquoi j'ai un assistant indien si mon ordinateur...
Angela, bu benim asistanım, Zack Addy.
Angela, voici mon assistant, Zack Addy.
Ben asistanım.
Tu n'as pas à vouloir quoi que ce soit.
Asistanım benimleydi ve genç bayanın bir toplantı ayarlamak istediğini belirttim.
J'ai dit à la jeune fille de prendre rendez-vous avec mon assistant.
O benim asistanımdı, ortağım değil.
C'était mon assistant, pas mon associé.
Amelia Bly. Hoş geldiniz. Adam'ın asistanıyım.
Amelia Bly, l'assistante d'Adam.
Ben Jane Nefeld. Bay Munder'in asistanıyım. - Merhaba.
Je suis Jane Newfeld, l'assistante de M.Munder.
Ben profesyonel bir fotoğrafçıyım. Asistanın değilim, tamam mı?
Je suis photographe professionnel, pas ta servante, d'accord?
- Bana yeni bir asistan lazım.
- Il me faut une nouvelle assistante. - Si vous continuez à la regarder comme ça.
İyi bir asistan bulmak ne kadar zor, haberin var mı senin?
Sais-tu à quel point c'est difficile de trouver une assistante que j'aime?
Senin asistanım mı olacağım?
Je suis votre assistant?
Elbette bir asistan eğitmek zorunda kaldım ama bitirdik.
Évidemment, j'ai du entraîner un assistant mais nous avons réussi.
Asistanını çağırır mısın?
Appelez votre assistante.
- asistan söyle bakallım neredeyiz?
Hey, Jill le stagiaire, où en sommes-nous maintenant?
Yani kız arkadaşını asistanın olarak mı işe alıyorsun?
Sérieusement, engager sa petite amie comme assistante?
Sanırım asistan Dr. Warren'in yanık hastadan ayrılıp el cerrahlarını hazırlamasını isteyeceğim.
Vous savez, je crois que je vais prendre le résident, Dr Warren de la victime brûlée pour qu'elle se prépare pour la chirurgie de la main.
Bölge Savcısı'nın asistanı bizim yardımımıza ihtiyacı olabilecek birçok kişiyle görüşüyordur.
Tu réalises qu'elle connaît surement des gens qui ont besoin de nous.
Bir sonraki turnesinde onun asistanı olacağıma söz vermişti.
Elle m'a promis que je serais son assistant sur sa prochaine tournée.
Ondan ve bu Allah'ın belası dünyadaki her şeyden daha önemli olan şey bana bir asistan mı bulmak.
Il y a plus important que ça, et plus important que tout, dans ce monde oublié de Dieu. Me trouver un assistant.
Asistan aramanda sana yardım etmek istiyorum.
Je veux t'aider pour ton assistant.
Beni niye bu kadar sevmenin nedeni ben asistanın olduğundan beri, tek bir görüşme yapmamış olman değil mi?
Vous savez combien vous m'aimez, car je vous évite toutes les réunions?
Benim asistanım olarak.
Tu seras mon assistante.
- Asistanıyım.
- Je suis son assistante.
- "Asistanıyım."
- "Je suis son assistante."
"Asistanıyım."
"Je suis son assistante."
Madem asistanısın da o zaman neden bana anlattırdın bu kadar mahremi burada?
Pourquoi tu m'as fait raconter toutes ces confidences?
Asistanınız ben olacağım, değil mi?
Je vous assisterai, non?
Ben hocayım, sense asistan.
Je suis titulaire. Tu es résidente.
Merhaba, ben Gaby. Max'in davranış asistanıyım.
Gaby, la comportementaliste de Max.
Öyle mi? Yönetici asistanı mı olmak istiyorsun?
Franchement, je suis contente de vous aider.
Asistanınızın ameliyatını mı iptal ettiniz?
Vous avez annulé l'opération de votre titulaire. Un peu osé, non?
Max'in davranış asistanıyım.
La comportementaliste de Max
Kristin asistanın mı, yoksa birlikte olduğun birisi mi?
C'est ton assistante ou ta compagne?
Gordon'ın asistan mıydı?
C'est l'assistante de Gordon?
Bana asistanınmışım gibi davranmayı bırak.
- Me traite pas comme ton assistant.
Yeni bir laboratuvar asistanına ihtiyacım var.
Il me faut un assistant.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]