English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → French / [ A ] / Audry

Audry translate French

83 parallel translation
Audry, okuldan aradılar dün.
Le lycée a rappelé hier.
Başlama Audry!
Commence pas!
İşler benim için daha iyiye gidiyor Audry.
Les choses vont mieux pour moi.
Dinle Audry, demek istediğim şey, seni kaybetmek istemiyorum.
Audrey, ce que je veux te dire, C'est que je veux pas te perdre.
Ama Audry...
Mais Audrey...
- Audry.
- Audrey.
Audry benim tüm hayatım!
Audrey est toute ma vie!
- Audry'le seks yapıyor musunuz?
- Vous couchez ensemble?
Gerçekçi olun Bay Hugo, sene olmuş 1988, Audry ile 15 yaşımızdan beri seks yapıyoruz.
On est en 1988. On a commencé à 15 ans.
Seni uyarıyorum, seni yarak kafalı Audry'den uzak dur yoksa boynunu kırarım!
Tu la laisses tranquille ou je te casse la gueule, p tit con!
Audry!
Audrey!
Audry, okula gittin mi bugün?
Audrey, tu es allée au lycée aujourd'hui?
Dinle, Audry..
Écoute, Audrey.
Adil olanı bu, Audry.
C'est juste, Audrey.
Audry! Buraya gel.
Viens ici un instant.
Todd, Audry'e konuştuklarmızdan bahset.
Raconte ce qu'on disait. Écoute, Audrey.
- İşten bahsediyor Audry.
- Boulot, du boulot!
Kes şunu, Audry.
Audrey, ça suffit.
Audry'nin birkaç tane fotoğrafı. Farklı kıyafetlerle, farklı makyajlarla, farklı saç stiliyle..
Un tas de photos d'Audrey habillée, maquillée, coiffée différemment.
Ve Audry'i de birileriyle tanıştırabilirim. Bazı bağlantılar ayarlayabilirim.
Et je peux la présenter, et la "connecter".
Audry, sen misin?
Audrey, c'est toi?
Çünkü seni seviyorum, Audry.
Parce que je t'aime, Audrey.
- Audry, endamın gayet yerinde!
- Tu es bien faite, Audrey!
Vic'in kızı Audry'i tanıyorsun dimi?
La fille de Vic.
- Audry, sebzelerini ye.
- Audrey, mange tes légumes!
Audry, dinle beni.
Audrey, écoute-moi.
Bana işimi öğretme Audry tamam mı?
Ne t'occupe pas de mes affaires, Audrey, d'accord?
Teklif ettin, Audry Uyman gerek.
C'est un contrat, Audrey. Faudra le respecter.
Audry'nin yakınında görmeyeyim seni, anlaşıldı mı?
Je ne veux plus que tu t'approches d'Audrey! Tu piges?
Git buradan, Audry.
Tire-toi, Audrey.
Audry, kararlarını kendisi verebilir.
Elle décide toute seule!
Times pazar ekinde Audry'nin fotoğrafı çıkmış.
Il paraît qu'Audrey était dans le Times.
Bu küpeleri Audry'e götürür müsün benim yerime?
Tu pourrais lui apporter ces boucles d'oreilles?
Bence Audry, Josh'ın yanında başka kimsenin yanında olduğundan daha güvende olurdu.
À mon avis, Audrey est plus en sécurité avec Josh qu'avec n'importe qui d'autre.
- Bence Audry'nin isteği bu değil.
- Je ne pense pas qu'Audrey veuille cela.
Audry'den hoşlandığını biliyorum.
Tu aimes bien Audrey.
Audry senin için deliriyor.
Audrey est folle de toi.
Hadi ama Audry.
Allez, Audrey!
Hiçbir şey bedava değildir, Audry.
Rien n'est gratuit, Audrey.
Hadi ama Audry, kurallara uymak zorundasın.
Allez. Il faut jouer le jeu.
Audry?
Audrey?
- Vic'i Audry'nin senin yanında güvende olacağına ikna ettim. Sen ne yaptın, Pearl'e sulandın.
- Je te branche avec Vic pour Audrey et toi, tu dragues Pearl!
Audry'i gezdirmen için 500 $ verdim sana ve sen yapmadın.
Je te file 500 $ pour ramener Audrey, et rien!
- "Audry Watkins, evim ısınıyor."
Audry Watkins, chez moi.
Audry damak sahibi gibi görünüyor.
Il semble qu'Audrey ait bon goût.
Önce Audry'nin yerinde duraklar.
Avant, il s'arrête au Audry's.
Audry'in yerine geri döndüm.
De retour chez Audry's.
O Audry'nin yerinde ve ilaç mümessili gibi herkese oxycontin dağıtıyor.
Il est au Audry's à distribuer des OxyContin comme s'il était pharmacien.
Audry sınıfta. Yerinize birine buldum.
- Audrée est déjà dans ta classe, et la remplaçante arrive demain.
Audry'nin karavanının etrafında Danny'nin sinsi, sinsi dolandığını görünce, şansımı denedim.
Alors quand je découvre Danny ici.
Üstünü aradım.
se cachant autour de Audry's place, je prends le risque.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]