Birinci kat translate French
186 parallel translation
bir de birinci katı deneyelim.
Essayons au 1er.
- Birinci kat.
- Premier étage.
- Birinci kat, ikinci kapı. Sağ tarafta.
1er étage, 2ème porte à droite.
19 numaralı oda. Yukarıda birinci kat, efendim.
Chambre 19, au premier étage.
Her tarafı örümcekler de sardı, birinci kat hariç.
Les araignées prolifèrent, sauf au premier étage.
Cavour Sokağı, dört numara. Birinci kat.
4 rue Cavour, premier étage.
Niçin bana birinci katı vermediler ki?
Moi qui avait demandé un 1er!
Birinci kat lobisi, kontrol edin.
Allô, rez-de-chaussée.
Birinci kat lobi, lütfen cevap verin.
Rez-de-chaussée, répondez.
- Birinci kat.
Au premier étage.
Biri şu soruyu soracaktır, "öpüşmek nedir?" Ve bunun cevabı sadece, birinci kat tamamen özgür olduğu halde ikinci katı aramaktır.
Car en voulant savoir ce qu'est un baiser, tout ce qu'on obtient n'est qu'un compte-rendu complet qui élude la question.
En beteri birinci kat.
C'est pire au premier étage.
Birinci kat, 71 numara.
Premier étage, porte 71.
İş detayının bulunduğu hücrelerin kapısını açtık,... ki bu iş detayıyla birinci kat penceresinden atılan eşyaları toplamakla meşgul olan Yahudi işçiler kastedilmekteydi.
Nous y ouvrions les cellules des "Juifs du travail"... qui devaient ramasser, dans la cour, les objets jetés par la fenêtre du 1er étage.
Aşağıda. Birinci kat.
En bas, au premier étage.
Birinci kat... ikinci kat... üçüncü kat... ve... iki adım.
- Un étage... deux étages... trois étages. Et... deux marches. - Il manque au moins cinq mètres!
Birinci katta çatı katı aradım ama yoktu. Pekala, beni buraya getirdiğine göre benimle ne yapmayı düşünüyorsun?
Ils n'avaient pas la même au premier étage... que vas-tu faire de moi?
Birinci kat.
Au 1er étage. Ohut!
Üçüncü kat... İkinci kat... Birinci kat...
3e étage... 2e étage... 1er étage... sous-sol.
Vücudu aşağı sallandı ve o birinci katın zeminine doğru düştü.
Le corps continue sa chute... et s'écrase, cou coupé, sur le ciment.
- Birinci kat.
- 1er étage.
Verandalı ve siyah kapılı ev, birinci kat sağdaki pencere, alacakaranlıktan sonra, G.
" Maison avec porche et porte noire. Premier étage. Fenêtre droite.
Gidelim bayanlar soldan birinci kat.
Pressons, mesdames.
- Yukarıda, birinci kat.
- Là, au 1er B.
Çiçekler, likör, birinci katın tekrardan halı kaplanması.
Londres, mon vieux!
Birinci kat, fabrika atıkları.
Premier étage, rejets industriels.
McCall sen de birinci katı kontrol et.
McCall ici. Moi je monte.
Birinci kat, numara 11.
Premier étage, porte onze.
On birinci kat. Park manzaralı.
Au premier étage, vue sur le parc.
Birinci kat iki kat daha var.
Premier étage, encore deux étages.
Birinci sebebi : Bu gece her şeyi gören çok güzel bir kat görevlisi var. Beni odasına girerken görür.
La charmante femme de chambre... pourrait me voir entrer.
Üçüncü kat, birinci kapı.
Troisième étage, première porte.
- Hadi bebeğim, birinci kat.
Allez, mon chéri, c'est au premier.
Birinci katında terzi olan bina.
- Merci.
Yeni açılan ocağa gidecektim çünkü birinci sendikadan sekiz kişi bize katılmıştı.
Je devais me rendre au Nouveau Puits. Huit gars du 1er Syndicat devaient se rendre au nôtre.
Birinci Manga'ya katılın.
Rejoignez le 1 er escadron.
Fikrimi sorarsanız, bu birinci sınıf bir çatı katıdır.
Si vous voulez mon avis, c'est une bonne affaire.
BİRİNCİ KAT-ŞİKAYETLER ASMA KAT KATI MEFRUŞAT
MEUBLES SUPER DURS 2e ÉTAGE :
Birinci Dünya Savaşı sırasında yabancı ülkelerde Sam Amca'nın bir resmi.. .. vardı, parmağıyla gösterirdi. Orduya donanmaya katılmaları için gençlere seslenirdi : "Seni istiyorum."
Pour vous à l'étranger, sachez qu'une affiiche de la 1 ère Guerre mondiale... montrait l'Oncle Sam avec l'index pointé pour inciter les hommes à s'engager.
Mitchel, sen birinci sınıf bir katırsın.
Mitchel, toi... Champion des nullités!
Birinci yarışmaya katılan sporcular denizden çıkıyorlar.
Ga le surfer du premier groupe a fini son run.
Bugün Birinci Dünya Savaşı gazileri de törene katılarak bizi şereflendirdi.
Nous sommes fiers d'accueillir les vétérans de la Première Guerre mondiale.
Siz birinci ve ikinci katı, Phoebe ile ben de üçle dördü.
Phoebe et moi, le 3ème et le 4ème.
Anayasa'nın birinci yazarı olan James Madison buna katılıyor.
Fait intéressant, il a appelé les responsables derrière le schema des banques centrales : "les changeurs d'argent".
Seni göreve katılan gemide birinci subay olarak görmek istiyorum.
Vous serez copilote de ce vaisseau.
Birinci Sınıf Turuna geçen yıl katılmıştım.
Salut, Jack.
Zaten Birinci Subayımı kamarasına hapsetmiş durumdayım. Ona katılmak ister misin? Pekâlâ?
Vous voulez rejoindre mon officier en second dans ses quartiers?
Babanız Birinci Dünya Savaşı'na katılmış. Bu doğru mu?
Votre père s'est battu pendant la Grande Guerre?
Birinci kat. - Sence evde mi?
C'est au premier étage.
Birinci ve ikinci kat arasındayım galiba.
le premier et le deuxième, je pense.
Birinci günden. 90 gün daha toplantılara katılacaksın.
Une autre série de 90 jours, 90 réunions.
katrina 43
katia 37
kath 18
katharina 32
kathleen 61
katarina 26
kathryn 75
katharine 45
katil 463
katılıyorum 578
katia 37
kath 18
katharina 32
kathleen 61
katarina 26
kathryn 75
katharine 45
katil 463
katılıyorum 578
katiyen 107
katiller 205
katta 41
katil o 25
katılmıyorum 104
katıl bize 24
katil mi 30
katılmak ister misin 24
katılıyor musun 47
katılıyor musunuz 27
katiller 205
katta 41
katil o 25
katılmıyorum 104
katıl bize 24
katil mi 30
katılmak ister misin 24
katılıyor musun 47
katılıyor musunuz 27