Boise translate French
192 parallel translation
Boise'de bir mandıra sahibiyle evlendi.
Elle a épousé un fermier.
Joe ve Boise.
Joe et Boyce.
Boise'ye taşınalım.
Si on allait à Boise.
Boise, Cotton?
Boise, Cotton?
Boise'ye taşınalım.
On va à Boise.
Boise, ldaho, geliyoruz.
Boise, Idaho, nous voilà.
Umarım Boise'lılar yeni oturanlar için hazırdır.
j'espère que Boise est prête à recevoir des stars.
Ben saçımı kısa kestireceğim, sense pembeye boyatacaksın... ve Crackers sarı yapacak... Hepsi Boise, ldaho'da olacak.
j'aurais une coupe en brosse, et t'auras un "D.A" rose... et Crackers avec ses cheveux blonds... tous à Boise, Idaho.
Boise, ldaho, hazırlanın.
Boise, Idaho, tiens-toi prête.
Boise'de o kadar önemli olanda ne?
Qu'y a-t-il de si important à Boise?
Bayan Scott Freeman'ı arayacağım, aynı numara, Boise, Idaho.
J'appelle Mme Scott Freeman, même numéro, à Boise, dans l'Idaho.
Boise Yaklaşım burası Barron 232 Zulu.
Boise approche, ici Barron 232 Zulu.
Boise Yaklaşım.
Boise approche.
Idaho'da, Boise'de.
Boïse, Idaho.
- Boise.
- Boise.
Boise'deyim, Idaho.
A Boise, dans l'Idaho.
İşte bu yüzden Idaho, Boise'a Gece Baskını, ya da İtfaiyeciler Yetişiyor... gibi adları olan filmler çekilmiyor.
C'est pour ça qu'aucun film s'appelle Raid de nuit dans l'Idaho ou Les pompiers frappent à l'aube.
Sanırım ki dostlarım... Boise'den döndüğümü farkettiler.
Je crosi que mes amis ont vu que je suis rentré de Boise.
Bu olayı Boise ofisine geldiğinden beri inceliyorum.
Je suis cette affaire depuis que le bureau de Boise l'a reçue.
Raymond, Boise'in hemen dışında yaşıyor.
Raymond a quitté la région.
Idaho'nun neresi? - Boise.
Où ça dans l'Idaho?
Orası Büyük Gök eyaleti, değil mi?
- Boise. C'est l'Etat du "Grand ciel", hein?
Bazen Cincinnati gibi ücra köşelere uçup gideler bazen Boise, bazen de İdaho'ya.
Parfois vers des endroits ridicules, comme Cincinnati. Ou Boise, Idaho.
Boise'a giden yol üzerindeki bir evde.
Elle se trouve dans un hangar sur la route qui va à Boise.
Boise'e giden yolda yakaladık.
- On l'a arrêté sur la route de Boise.
Jizzmaster Zero neden Boiseden gelen küçük şişman çocuğu geciktirdi?
Mais qu'a fait Maîtrejute Zéro du petit gros retardé de Boise?
Boise ya da Boston olabilir.
Ça pourrait être ailleurs.
Boise'ye 50 dolar yatırırım.
Je parie 50 dollars sur Boise.
Boise Şehir Yüksek Mahkemesi oturumda.
La séance est ouverte.
Boise, ldaho'da bir nezaretteyim.
Je suis en garde-à-vue à Boise, dans l'Idaho.
Boise'de adamı yakaladılar. Onnu bıraktılar.
Ils le tenaient à Boise et l'ont laissé partir.
Akron'un iyiliği için umarım artık Boise'ye geçmiştir.
S'il était rentré, on entendrait ses hurlements d'ici.
- Boise'de seninle bağlantıya geçeceğiz.
- Nous vous contacterons à Boise.
- Boise, ldaho'ya gitmenizi istiyorum. - Boise.
J'aimerais que vous alliez à Boise dans l'Idaho
Kenneth Arnold adlı pilot dağların üzerindeyken, 9 adet tabak biçiminde uçan cisim gördüğünü söylüyor.
Kenneth Anold, un pilote privé de Boise qui survolait les Cascades. Il a vu neuf disques en forme de soucoupe dans le ciel.
Boise.
Boise.
Boise mi?
Boise?
Boise, Idaho.
Boise dans l'Idaho.
Sen Boise, ldaho'lu Jimmy McGee'sin.
Vous êtes Jimmy McGee de Boise dans l'Idaho.
Bana Boise'li olduğunu söyledin.
Tu m'as dit que tu venais de Boise.
İşte güzel bir odunsu sözcük, "sosis."
Ça, c'est un mot bien boisé, "saucisse".
Güzel ve odunsu.
Riche et boisé.
Süper odunsu bir söz.
Quel joli mot boisé!
- Odunsu bir şey.
- Quelque chose de bien boisé.
Anlaşıldı, Boise.
Reçu.
Odunsu bir tadı var.
C'est un peu boisé.
Gördüğünüz gibi ormanlık alan üçte bire inmiş.
Seul un tiers de la superficie reste boisé.
Çıktığım kişinin ağaçlarla dolu bir yerde ateş yaktığına inanamıyorum.
Dire que je sortais avec quelqu'un... capable d'allumer une flamme dans un espace boisé!
Ölülerin çoğu, yoldan biraz dışarıda ormanlık alanda toplanmış.
Les corps ont été retrouvés dans un endroit boisé près de la route.
- Ve bu muhteşem odunsu çılgınlığı arkamızda mı bırakalım?
- Et quitter ce merveilleux désert boisé?
İçimi güzel, hafif bir fıçı tadı var, sek ve diri, balığınızın tadını ortaya çıkartacak. Üstelik çarpmıyor. Ofise dans ederek döneceksiniz.
.. un peu boisé, sec et nerveux, il soulignera bien votre bar..