Bottle translate French
34 parallel translation
# Ve şimdi şişedeki mesajın #
♪ and now your message in a bottle ♪
O viski şişesini onun dairesine Cuma gecesi getirmemişsin.
You didn't take the bottle of scotch to her house Friday night.
- Brendi Şişesi Bates.
- Brandy Bottle Bates! - Scranton Slim!
Too bad. It'd be a great bottle...
Le lave-vaisselle n'a pas de cycle de rinçage?
İngiliz Bob'un Corky Corcoran'ı vurduğu akşam ben oradaydım, Wichita'nın Mavi Şişe barında.
J'étais au Blue Bottle Saloon, à Wichita... la nuit où English Bob a tué Corky Corcoran.
Corky Mavi Şişe'ye adımını attığında neye uğradığını anlayamadan Bob ona ateş etti ve ıskaladı ;
La nuit... où Corky est entré au Blue Bottle... Bob lui a tiré dessus sans crier gare!
- / / Takeabottle / /
/ / Take a bottle / /
/ / Rollin'sunset woman with abottle ofBecks / /
/ / Rollin'sunset woman with a bottle of Becks / /
She said she was going out to get my dad a bottle of gin but I knew she was going to get me that present.
Elle est sortie pour acheter du gin à mon père... mais je savais que c'était pour mon cadeau.
- Open up that bottle.
- Ouvre la bouteille.
- Şişe mi bardak mı?
- Une bottle ou une draft?
Ya da Şehir tiyatrosunda Bottle Rocket oynuyor.
Ou Bottle Rocket passe au théatre du centre ville.
"Yukarıya gelirken bize biberonu getirir misin?"
- - "You can come up? The then give a po'the bottle?"
Ki içlerinde 4 Desdemona 2 Saffron vardı. Birinin de adı sadece Bottle'dı.
Je suis sorti avec 4 Desdemone, 2 Saffron et 1 Bottle.
... ve istediğim bu olsaydı hala Bottle'la beraber olurdum.
Si je voulais ça, je serais encore avec Bottle.
Çocukken Goofy gibi yapardık. Annenin kıyafetlerini giyip genie in a bottle şarkısını söyleyip dans ederdik.
Tu pourrais faire la folle, comme quand on avait 10 ans et qu'on dansait sur "Genie in a bottle *"
Ona christmas nedeniyle ürkütücü klasik bir tekne almışlardı, and I'm not talking about the kind in a bottle.
Ils lui ont offert un putain de bateau à voile pour Noël, et je ne parle pas du genre de ceux qui sont dans les bouteilles.
* Yudumlayarak bir şişe çok güçlü votka *
Sippin'from a bottle of vodka double wine
Message in a bottle, the postman- -
- Une Bouteille à la mer, Postman...
- Rezil bir bara. "Magic Bottle".
Il est allé à ce bar pourri... The Magic Bottle.
Ryan, sen en iyisi "Magic Bottle" a git ve Lisa kimmiş öğrenmeye çalış.
Allez donc au Magic Bottle voir si on peut identifier Lisa.
* Çıkart bir şişe daha, çene çalalım hadi *
♪ oh, yeah ♪ get another bottle out ♪ ♪ let s shoot the breeze
Çeviri : Metin Dökmen
S02 E07 The Bottle Imp
70'lerin ışıl ışıl grubu "The Police" den "Message in a bottle" şarkısını dinledik.
The Police, vous vous rappelez avec "Message in a Bottle".
My wife used to say the last bit of alcohol was the "angry inch" of the bottle, and it was that inch that cost me everything.
Ma femme disait souvent que la dernière goutte d'alcool était le millilitre de colère dans la bouteille, et c'est ce millilitre qui m'a tout coûté.
- Şişeniz, efendim.
- Your bottle, sir.
Bu şişeyi oradaki beyefendiye gönder.
Send the bottle to that gentleman there.
# Zamanı bir şişede saklayabilseydim # Yapmak isteyeceğim ilk şey
♪ If I could save time in bottle... ♪ The first thing I like to do...
Tom Odell - Heal
♪ Like an empty bottle takes the rain ♪
- Şişeyi boşaltın!
Elle mord. Bottle shots!
Şişeyi boşaltın!
Bottle shots! ( Jeu d'alcool )
Şişede senin için bir mesajım var. ... o yüzden sakın polise gideyim deme.
J'ai un "Message in a Bottle", alors ne va pas voir la police.
Blue Bottle Coffee'nin bagimlisiyim.
Je suis accro au Blue Bottle Coffe.
Hakkımı sen al da ne demek?
- Quel est le problème avec Spin the Bottle?