Cesetler translate French
1,209 parallel translation
Cesetler öldükten üç gün sonra bulunmuş oysa o günlerde ısı 20 derecenin üzerine çıkmadı.
Leurs corps ont été retrouvés dans cet état trois jours après leur disparition, alors qu'il faisait moins de 20 ° C.
Cesetler, Minneapolis Devlet Hastanesine kaldırıldı.
Les corps ont été retirés pour Minneapolis communauté de l'hôpital général.
Her yerde cesetler,
Partout, des cadavres
Cesetler pentagram şeklinde dizilmişler.
Ils étaient disposés en pentagramme.
Cesetler, et ve kemik parçaları. Gövdesinden ayrılmış bir baş...
Les corps, les morceaux de chair et d'os.
Gördüğüm bütün cesetler o yüzün arkasında beliriyor ve bana meydan okuyor.
Tous les cadavres que j'ai vus me raillent derrière ce visage.
Omzumda taşıdığım cesetler kadar çok değildir.
Elles n'étaient pas aussi nombreuses que les cadavres que j'ai transportés.
Mussolini'ye ulaşmak için cesetler üzerinden yürümek gerekiyordu.
Des cadavres gisaient partout. Il fallait marcher sur deux ou trois cadavres avant d'arriver à celui de Mussolini.
Kütükler gibi üst üste yığılmış cesetler vardı.
Il y avait des cadavres empilés comme du bois.
Cesetler!
Des corps!
kurtlar, koyunlar, ve cesetler.
les loups, les moutons et les cadavres.
Cesetler. Sıcak bir şeyler bulalım.
Cherchons quelque chose de chaud.
Daha az kokan cesetler tanıyorum.
Certains cadavres sentent meilleur.
Cesetler olay yerinden yıldız ışığıyla taşındı.
ils ont été transportés hors des lieux des catastrophes par voie lumineuse.
Bu adamın yaptığı şey bu. Felaket yaşayan kişiler için... rahatlatıcı bir açıklama yapıyor. Ama o cesetler hala toprağın altında.
II donne une explication réconfortante que tout Ie monde est prêt à accepter, mais les corps sont toujours enterrés.
Cesetler komşular tarafından bulundu. Suç mahallinde deliller pek korunamadı.
Les corps ont été trouvés par des voisins, ça a pu endommager le lieu du crime.
Tekrar bak. Cesetler yok olmaz.
Revérifiez, les corps disparaissent pas comme ça.
Albert Rıhtımı'ndaki cesetler Sırp, Bosnalı ve Ukraynalıydı.
D'un côté, on a 3 morts : un Serbe, un Bosniaque, un Ukrainien.
Cesetler pembe çıkıyor.
Les corps en ressortent roses.
Nereden gelmiş bütün bu cesetler?
D'où viennent tous ces cadavres?
Cesetler kanamaz.
Les cadavres saignent pas, tu vois
Benim için cesetler de yeteri kadar iyi.
Les cadavres sont suffisants pour moi.
- Çöp yığını gibi boşaltılan cesetler... - Belki de bunu şuraya koymalıyız.
Celle avec les cadavres dans le camion.
Cesetler. Ölmeden önce tabi.
Les corps... avant qu'ils soient... tu sais... morts.
Büyülü bir şekilde tekrar canlandırılan cesetler. Yürüyorlar, konuşuyorlar, iplerini başkası çekiyor.
Ils revivent normalement, sauf que quelqu'un dirige leur vie.
Bana hakkında bahsetmek isteyeceğim başka cesetler var mı? Hayır.
- Il y a d'autres corps dont vous voudriez me parler?
Cesetler yakıldığı zaman zehirlerin çoğu yanar. Ama ağır metaller ısıya çok dayanıklıdır.
Les poisons ne résistent pas à une crémation, mais les métaux lourds résistent à la chaleur.
Eskiden altınları toplamak için cesetler mezardan çıkartılırdı.
On déterrait les morts pour voler leur or.
cesetler birer birer ortaya çıkmaya başladı.
- de l'hôpital de Moutainside.
- Cesetler?
- Les corps?
Asılı cesetler üstündeki biyo-pompaları taramalarını söyle.
Dites-lui de scanner les biopompes reliées aux cadavres.
Cesetler için burada değiliz.
Nous ne sommes pas là pour des corps.
Cesetler için değil, termitler için.
Pour les termites.
Evin anlaşmasını 1 ay önce yapmıştık. İçini dışını araştırdık. Cesetler için değil, termitler için.
Butch McGee, serveur dans le même resto, et un bon Samaritain nommé Martin Potter.
Ajan Scully. Burada cesetler var.
Agent Scully, il y a des corps.
O cesetler doğruca Hastalık önlemeye gidecek.
Ils vont au CDC.
Zamanımız hızla azalıyor. 0 cesetler derhal incelenmeli ve ölüm sebepleri ortaya çıkarılmalı.
Ces corps doivent être examinés.
Cesetler. Bilinmeyen bir patojenin etkileri.
Contaminés par un agent dont l'étiologie est inconnue.
Cesetler nerede?
Où sont les corps?
Napalm'dan yanmış cesetler, botlarına el bombası koyan çocuklar.
Corps calcinés au napalm, grenades lâchées par des gamins...
Napalm'dan yanmış cesetler mi?
Des corps calcinés?
Cesetler krallığına mı?
Un royaume de cadavres?
Bu resim ile Gorky annesini unutulmaktan kurtarmış onu hayatın kaidesine oturtmak üzere cesetler yığınından çekip çıkarmıştır.
Avec cette peinture... Gorky a su sauver sa mère de l'oubli auquel on la vouait. Il l'a arrachée à un amas de dépouilles et... et l'a placée sur le piédestal de la vie.
Mumyalanmış cesetler kısa süre sonra en yakınınızdaki müzeye gelecekler!
Les restes momifiés seront bientôt exposés dans un musée prés de vous!
Bakalım cesetler nereye gömülmüş.
Et essayer de retrouver les corps.
Cesetler gece de gündüz olduğu gibi görünür.
Des cadavres restent des cadavres, de nuit comme de jour.
İçeride cesetler vardı.
Ces corps...
Cesetler hakkında bilgi alacağım.
Voir si je peux apprendre quelque chose au sujet des corps.
Yani, cesetler gibi.
Des cadavres.
Başka cesetler de mi var?
Il y a d'autres corps?
Cesetler bekleyebilir herhâlde.
Je crois que les corps attendront.