D2 translate French
88 parallel translation
Baker D, Z-2 yoluna girme, mayın döşeli.
Baker D2, attention la route Z-2 est minée.
Neredesin R2-D2?
R2-D2, où es-tu?
R2-D2!
R2-D2, c'est toi!
Ben de C-3PO'yum, insan ve robot ilişkileri uzmanı. Bu da benim yandaşım R2-D2.
Mon nom est C-3PO, relations humains / cyborg, et voici mon équipier, R2-D2.
O R2 çalıntı olabilir.
Ce R2-D2 pourrait bien avoir été volé.
Yarın o R2'yi Anchorhead'e götürüp hafızasındakileri sildir.
Demain, emmène ce R2-D2 pour qu'on lui efface sa mémoire.
Bu R2'nin hafızasına asiler için hayati önem taşıyan bilgiler yükledim. Babam bilgileri almasını biliyor.
J'ai placé des informations vitales... dans le mémorisateur de ce droïde R2-D2.
R2-D2, yabancı kaynaklara güvenilmeyeceğini sen de bilirsin.
Comme si on pouvait se fier à un ordinateur étranger!
HQ d2'yi arıyor..
QG appelle D2...
Sonra dünya dışı yaratıklar geldi, ardından George bize R2-D2'yu getirdi, lndiana Jones, Batman, Dick Tracy.
Ensuite vinrent les extraterrestres, et George nous amena R2-D2, Indiana Jones, Batman, Dick Tracy.
Bak R2D2 buna gerçekten inanmamı nasıl...
Ecoute, R2-D2, comment peux-tu penser que je vais croire...
ST yükselmesi 2 ve 3'te, ve A-VF.
ST sus-décalé en D2, D3, et A-VF.
O zamanlarda bizim Android beline hakim olamıyordu.
R2-D2 avait toujours sa braguette ouverte à l'époque.
Pekala, seni anlamıyoruz R2-D2 oğlum.
On capte rien au langage R2 D2.
American Graffiti sinema eleştirmenleri tarafından yılın 3. en büyük filmi ilan edildi.
Mon nom est C-3PO, relations humains / cyborg. Et voici mon équipier, R2-D2.
Daha sonra "Ben C-3PO, insan-siborg ilişkileri" geldi. Bu da yoldaşım, R2-D2. Merhaba.
George pensait en dehors des normes... comme vous pouvez le voir dans son film d'étudiant THX-1138.
R2-D2, acele et. Binlerce kişiyi orada görünce bunların sadece sadece bilim-kurgu hayranlarından ibaret bir kitle olmadıklarını anladım. R2-D2 girsin.
Quand on en est venus au contrat pour le film, environ un an plus tard... je savais que je devais vraiment protéger la partie non écrite... les deux autres parties du scénario.
Çok çılgınca bir şeydi çünkü bu şey odaya girip dönüp bağırıyordu.
Et voici mon équipier, R2-D2. - Bonjour. - Bon, coupez.
- Onu anlamak için R2D2 olmak lazım.
Il faut être R2-D2 pour comprendre ce truc.
Eğer R2-D2 olmanı istiyorsa, ben de senden blip-blop sesleri duymak istiyorum.
S'il veut que tu sois R2-D2 alors je veux entendre des bip-blop-kwak.
Robot-Profesör insan doğasını en fazla Artu kadar bilir.
Robot-professeur en savait autant sur la nature humaine que R2-D2.
r2-d2 içindeki cüceyle bile tanıştım.
J'ai même rencontré le nain qu'ils ont mis dans R2-D2.
Merkezden, D2 birimine, tamam.
Unité D2 pour central. À vous.
D2 dinlemede, şu an ana caddedeyiz, tamam.
Ici D2, sur l'avenue principale.
R2-D2 ve C-3PO. Neden bahsediyorsun sen ya?
R2-D2 et C-3PO.
C-3PO ve R2-D2.
Z-6PO et R2-D2.
R2-D2 daha iyi bence.
Je préfère R2-D2.
"R2-D2 daha samimi" ha?
"R2-D2 est plus facile d'accès"?
Kız kardeşim, Regina-D2, burada yaşıyor.
Ma sœur Regina-D2 vit ici.
Tamam, biz R2-D2 ve C-3PO gibiyiz.
- Alors, on aime R2D2 et C3PO. Sympas.
- tamam, R2-D2 veya Prenses Leia?
- R2-D2 ou la Princesse Leia?
- Kesinlikle R2-D2.
- Définitivement R2-D2.
Görevde kayboluş. Anakin Skywalker cesur droid rehberi R2-D2'yu savaşta kaybetti.
Disparu au combat, l'héroïque copilote droïde d'Anakin Skywalker, R2-D2, a été perdu dans la bataille.
Bu arada R2-D2 kötü bir kaçakçı tarafından, R2'nun içinde saklı olan Cumhuriyetin sırlarını öğrenmek isteyen
Entre temps, R2-D2 est tombé entre les mains d'un vil contrebandier et fait route vers le général Grievous qui s'emparera des secrets de la République cachés dans la mémoire de R2.
Arçelik robotu falan değil de, neydi adı çıkartamıyorum.
Ce n'est pas R2-D2. Non, il existe toujours.
Bugün buraya İkinci Lig şampiyonu olarak geldik.
Aujourd'hui, on est champions de la D2.
Puanlarınız silinse İkinci Lig'e düşerdiniz.
Vous auriez dû être rétrogradés en D2.
Birçoğu, beyindeki dopamin yolaklarındaki D2 reseptörlerini bloke ederler.
Ils bloquent les récepteurs de dopamine D2 dans le cerveau. Je te crois.
Adamım, D2'nun boyuna ve enine sahip olmayı dilersin.
Tu vas regretter de ne pas avoir sa taille et son tour de ventre.
Olur, R2-D2.
Oui, D2!
Bu Anakin'in droidi, R2-D2.
C'est celui d'Anakin, R2-D2.
Nasıl bu kadar eminsin? Gus'la internetten arkadaş olan adamın r2-d2 * oynayan adam olmadığına emin olduğum kadar.
- Autant que le mec qui vient d'ajouter Gus à ses amis n'est pas celui qui a joué R2-D2.
Bizi bu duruma R2-D2'nun kasten düşürdüğüne eminim.
C'est R2-D2 qui nous a mis dans cette situation, par inadvertance, j'en suis sûr.
R2-D2, nereye gidiyorsun?
R2-D2, où vas-tu?
Dean, tıpkı R2-D2 gibi olmuşsun.
Dean, tu ressembles à R2-D2.
Ben tur rehberiniz C-3PO, bu da meslektaşım, R2-D2.
Nous sommes vos guides, je suis C-3PO et voici mon homologue, R2-D2.
Vay be, şuna bak!
C'est pas un D2, c'est un D5! Génial!
Ama esas robotlar olan C-3PO ve R2-D2'yu insanlar yönetecekti. R2'yu yönetmek için Lucas kendisi küçük ama hayalgücü büyük bir sanatçıya ihtiyaç duydu.
Ils ont ajouté plus de couches de silicone... et on a mis un étui en fibre de verre autour.
Ve ben C-3PO, insan-siborg ilişkileri. Ve bu da arkadaşım, R2-D2. - Oh, selam.
des Jedi bien formés... on devait rendre les combats beaucoup plus rapides... beaucoup plus raffinés et beaucoup plus agressifs.
Kısa boylu bir 2 numara, bilirsin işte.
Tu sais, la D2, la JuCO, peu importe.
R2-D2, benim.
R2-D2, mon Dieu!