Depends translate French
285 parallel translation
Buradaki adam gibi insani tepkiler üzerinde duruyorum.
Comme ces messieurs, je depends de reactions humaines normales.
Sana güvenebilirim sandım ama diğerleri kadar kötüsün.
Vous pensez que je dépends de vous, mais vous êtes aussi mauvaise qu'eux. Regardez.
Bu sözü çok eskiden duymuştum sanırım...
De quel gouvernement dépends-tu? Le bon sens!
Canım istediği zaman şehre gidebilirim!
Je descendrai en ville quand ça me plaira! Je dépends de personne moi.
Size tam anlamıyla güveniyorum.
- Je dépends de vous.
Herhalde sana gülüyorum sandın ama öyle değildi tabii.
Vous avez dû croire que je riais à vos dépends, pas du tout.
Eline muhtaç olmuşum.
Je dépends de lui.
Gururunuza güveniyorum.
Je dépends de votre fierté.
Sana bel bağlayarak yola çıktım.
Je dépends de vous, maintenant.
Büyük bir yıldız olunca, otel yöneticilerinin acı verecek kadar görgüsüz olduklarını farkedeceksin.
Quand tu seras une grande étoile, eh ben! Tu t'apercevras à tes dépends que les patrons d'hôtels sont infligés d'un douloureux manque d'éducation.
Şimdi yediklerin için yine bana muhtaç olmak zorundasın.
Maintenant aussi, tu dépends de moi.
Sana bel bağlarım
Je dépends de toi
Kılıç maharetini göstermedin mi Gonzo'nun adamlarına karşı?
N'avez-vous pas montré vos talents de sabreur aux dépends des hommes de Gonzo?
Ben sadece tanrıya bağımlıyım.
Je ne dépends pas de toi, mais de Dieu.
Kimseye güvenmediğim için ben hala yaşıyorum.
Je suis encore en vie, parce que je ne dépends de personne.
Vaktin var mı bebeğim?
Ca dépends.
Biliyorum. Ama ben gerçekten yalnızım.
Mais moi, je ne dépends vraiment de personne.
Haklısın, hiçbir klandan değilim.
Je ne dépends pas d'un clan.
Ne yapıyorsa bizim aleyhimize oluyor.
Et ce, à nos dépends.
nereye gidiyorsunuz? Gideceğim.
Ici, je dépends du Vagabond.
Bağlantımın ellerine teslimim.
Je dépends de mon contact.
Ayrıca, para istemem sende sana muhtaç olduğum hissini doğuruyor.
Et, quand je te demande de l'argent... tu penses que je dépends de toi.
Bana bağlı olduğunu unutma.
N'oublie pas que tu dépends de moi.
Kendimi size güldürtemem.
J'objecte! Je ne veux pas que vous riiez à mes dépends!
Çünkü o benim işverenim ve ben de ona bağlıyım. Onu avucumda oynatmak istiyorum.
Puisqu'il est mon employeur et que je dépends de lui, j'ai voulu le devancer pour être indépendante à ce sujet.
Bana bagli degil.
Ça ne dépends pas de moi.
İngilizce derslerim henüz bitmediği için ve günlük hayatta yeterince tecrübe sahibi olmadığım için tamamen amcama bağlıyım.
J'ai abusé de son amour pour moi. Et aussi longtemps que mes études d'anglais ne sont pas terminées et que dans la pratique du commerce je ne suis pas assez orienté, je dépends complètement de la bonté de mon oncle.
Bir sonraki Hawaii uçuşu ne zaman?
Je dépends de vous, pour me protéger de moi-même. J'ai une réponse, pour ça.
Ben sonuçta bir kadınım. Sizin yardımınıza ihtiyacım var.
Moi, une femme, je dépends de tout le monde.
Onun parasıyla ona boyun eğerek bir hafta sonu geçireceğini sanıyorsan... bu, ona hoşgörü gösterip, benim bedelini ödediğim bir hafta sonu anlamına gelir.
Si tu crois que tu vas te payer un week-end à ses dépends, ce qui signifie qu'il va se payer un week-end à MES dépends,
İsviçre'deyse... her şey için sana bağımlıyım.
En Suisse... je dépends de toi pour tout.
Kimseye de muhtaç değilim.
- Et je ne dépends de personne.
Başka çarem yoktu.
Je ne me tiens pas au courant, alors je dépends de lui plus que je ne devrais.
Kendi işini yapıyorsun.
Tu ne dépends de personne.
Sana ne kadar güvendiğimi bildiğini sanıyorum.
Vous savez à quel point je dépends de vous.
Sıra bize gelince komşularımızla eğlenmekten ve onlara gülmekten başka ne işimiz var ki?
pourquoi vivons-nous, sinon pour fournir quelques distractions à nos voisins, et en retour, nous amuser à leur dépends?
Carter, artık beni temsil ediyorsun.
Carter, je dépends de toi maintenant.
Bu ilişkiyi güçlendirmek yıllar aldı, ve şu anda buna çok ihtiyacım var.
Nous avons forgé cette relation au fil des ans et j'en dépends.
Sana çok güveniyorum.
Je dépends tellement de toi.
Sana nasıl bağlı olduğumu bilirsin.
Tu sais à quel point je dépends de toi.
İnsanlığın gerçeği olarak ilahlaştıranlara karşıyım.
Je suis contre ceux qui la déifient aux dépends de la vérité humaine.
Bunu zor yoldan öğrendim.
Je l'ai appris à mes dépends.
Şey, ona açıkça güveniyorsun.
Tu as confiance en lui, tu dépends de lui.
Ve geleceğimiz size bağlı!
Et, notre avenir dépends de toi...
Ben bir sivilim. Benim üzerimde herhangi bir yetkin yok.
N'étant ni un fonctionnaire ni une truite je ne dépends pas de vous.
Anlamıyorum On birinde annem vefat etmişti
Ici ça dépends. Qui est Dieu?
Senin gibi zeki çocuklara güvenmek zorundayım. Hedefe yakın sayılırsın..
Je dépends d'un garçon intelligent, comme toi, qui connaît les dures réalités de la vie.
Sana güveniyorum. Buraya gel.
Je dépends de ton aide.
Bu konuda endişelenmene gerek yok çünkü yakıtım artık tamamen bitti. Artık tamamen sizin teknolojinize bağımlıyım.
Tu n'as pas à t'inquiéter, je n'ai plus de fuel, je dépends entièrement de votre technologie.
Ama tamamen teyzeme bağımlıyım.
Je dépends entièrement de ma tante.
Hangisi? Sağ, sol? - Sağ.
Tu n'as pas la moindre idée de ce qu'est devenu cet impitoyable univers, je ne te permettrai pas de le découvrir à mes dépends.