English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → French / [ D ] / Derriere

Derriere translate French

465 parallel translation
- Evet, tam arkanda duran duvardaki delik.
- Le trou dans le mur derriere toi.
- Suyu nerede saklıyorsunuz? - Dışarıda arkada bir kuyu var.
Il y a un puits derriere.
Yukarıdaki caddenin başındaki büyük kayaların arkasında.
Derriere ces rochers, au bout de la rue.
Onu eski gümüş madeninin ağzındaki şu büyük kayanın altına sakladı.
Dans l'ancienne mine d'argent, derriere les rochers.
Yerinde olsam yukari çikardim. Bir at arabasi bulur, arka kapiya çeker... orada beklerdim.
Si j'étais toi et que tu étais moi, je monterais ces escaliers, je prendrais une voiture, j'irais derriere et je nous y attendrais.
Evet, ensesinden vurulduktan sonra.
Oui, apres avoir pris une balle derriere la tete.
- Birak arka taraftan çikayim.
- Fais-moi sortir par derriere.
Bir adami sirtindan vurmazsin, degil mi?
Tu ne tirerais pas sur un homme par derriere?
Bizi Kayalik Daglardan öteye Pasifik Okyanusu'na atana kadar durmazlar.
Ils n'arreteront pas tant qu'on n'est pas derriere les Rocheuses et dans l'océan.
Kafamin arkasinda gözlerim yok ki.
Je n'ai pas d'yeux derriere la tete.
Masa baºinda mi?
Derriere un bureau?
Lafimi dinleyip arkamda kalsaydin ºimdi orada olmazdin.
Si vous étiez resté derriere moi, vous ne seriez pas la.
Bu duvarlarin arkasinda kapali kalmaktan sikildim artik.
J'en ai marre d'etre enfermé derriere ces murs.
İşte geldi! Güzelce temizlenip paklanmış, taranmış.
Le voila nettoye, lave jusque derriere les oreilles!
Aslında üçünün de arkadan vurulmuş olması... soru işaretleri uyandıran tek şeydi.
Mais ces trois hommes ont ete tues par derriere,.. c'est ça qui pose probleme.
O zaman atları salar onların arkasından gideriz.
On va l'attaquer en se cachant derriere les chevaux.
Arkaya bak.
La, derriere.
Atlar arka tarafta.
Sortez par derriere.
- O dışarı çıktı. - Arkada bir kapı var.
Par la porte de derriere.
Eminim bir şeyler planlıyor..
Je suis sure qu'elle a une idée derriere la tete.
Yerli şarabımız Çok güzeldir. Özel ev üretimi. Kadınlar için tehlikeli.
Un petit vin andalou de derriere les fagots, une spécialité, traître pour les dames, ravigotant pour les messieurs.
Onu arkaya alıp iyice bağlayalım..
Faites passer le môme derriere et ligotez-le.
Arkasından Kharis yürüdü. Onun arkasından prensesin kalbinin konduğu kutu getirildi.
Derriere marchait Kharis, suivi de l'urne, contenant le coeur de la princesse,
- Blake arkada.
- Un derriere.
BRADY İLE İLERLEYELİM
TOUS DERRIERE BRADY
Soğuk mizah. Bir maskenin içinde.
L'humour qui verscholen va derriere un masque.
Barmaidlerden hoşlanıyorsun.
tu aimes courrir derriere les serveuses.
DUVARLARIN ARDINDAKİ SIRLAR
LES SECRETS DERRIERE LE MUR
Ekmek ve sudan oluşan yemeğin tadını şimdiden alabiliyorum!
Je me vois dej ˆ derriere les barreaux!
Arkamdalar.
Il marmonne, Derriere!
Benimle oturmak için arkaya geç.
Oui. Viens t'asseoir derriere avec moi.
Arkandayım.
Je suis derriere toi.
Ama arkanda cephane stoğu var yanlışlıkla yapılan bir atış çok pahalıya mal olur.
Mais le stock de munitions derriere vous serait trop cher payé pour un tir malencontreux.
Ayın arkasında yağmurun ötesinde...
Derriére la lune... au-delé de la pluie...
Orada daima kocaman siyah atının üzerinde bir ispanyol vardır Manolyaların arasında at sürer.
Il y a toujours un Espagnol sur un grand cheval noir qui passe derriére ce magnolia.
Haydi tarlanın arkasındaki taşlık araziyi temizleyelim.
On va nettoyer le champ, derriére le jardin.
- Demek ki gidiyorlar.
Toi, Walrus et Bull Run, surveillez la porte de derriere.
Şey, ansızın yaklaşık 25 belki 50 kişi. Heyneyse, onlar Stand Waitie'nin adamlarıydı. Kayalıkların arkasından vahşi kediler gibi bağırarak ve ateş ederek saldırdılar.
Nous étions 10, et soudain, 25 ou méme 50 soldats ennemis nous chargérent, surgissant de derriére les rochers.
Efendim, bir haberim var.Örümcek Ağı Kalesi'nden 300 adam ormanda pusuya yatmış.
Seigneur! Monseigneur! On signale 300 hommes du Chàteau dans la forêt de derriére!
Barney beni arkamdan yakaladı, yere düştüm.
Barney m'a rattrapée par-derriére. Il m'a jetée par terre.
Arka tarafta bağlı bir inek var, yakında süt verme çağına gelir.
Il y a une vache là, derriére, qui donne bien.
Doktor, Bayan Flaunce ile ben şu anda dükkanın arkasında oturuyoruz.
Mme Flaunce et moi vivons maintenant derriére le magasin.
Arka kapıdan kaçalım mı?
Passer par la porte de derriére?
Arka kapıları sevmem ben Carla.
Je n'aime pas passer par derriére.
Gerçek vatansever, linçe susamış bir grup, şu kapının dışında.
Derriére cette porte se trouvent des officiers trés déterminés.
Şu perdenin arkasına geç ve sesini çıkarma sakın!
- J'ai dit à ma maîïtresse... - Derriére le rideau. Taisez-vous.
Hepsinin arkasında o var!
C'est lui qui est derriére tout ça!
- Arkada değil mi? - Hayır.
Il est pas derriere?
Frances'ten sonra her şeyi temizlerdim.
Toujours á passer derriére Frances.
İşte arka kapının anahtarı.
Voilá la clé de la porte de derriére.
Arkada bir yerde.
C'est derriére, quelque part.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]