Elías translate French
28 parallel translation
Babam Elías, bir keresinde buradan bir sandviç ısmarlamış.
Un jour, Elías, mon père, a commandé un sandwich.
Dediklerine göre, Elías kavanozu tezgaha fırlatmış.
Selon la légende, il a cassé le pot sur le comptoir.
"Elías Kreasyon" diye bir yazı vardır yani size onun dükkanı olduğunu düşündürtebilir o da bankada filan sanabilirsiniz. Ama değil.
Le nom Créations Elías fait croire que c'est sa boutique, qu'il est juste sorti à la banque ou au dépôt.
Elías ismini o yazıda bırakmış ve Sonia'yı tek başına bırakıp, ballı kek yemeye kaçmış.
Elías n'a laissé que son nom sur la vitrine. Il est parti. Sonia est restée seule à manger du "leicaj".
Elias, ayda bir kere, "çocuk destek" parasını alıp almadığını öğrenmek için İsrail'den arar. Bize hiçbir borcu yok.
Elías appelle d'Israël pour savoir si on reçoit bien la pension alimentaire.
Sonra annem bir süre sessiz kalıyor kimsenin içeri girip, bütün bu yıllar boyunca Elías burada kalsaydı neler olurdu diye kurduğu hayalleri kesmemesini umarak.
Elle reste un instant immobile, espérant que personne n'entrera, et songe à la vie qu'elle aurait eue, pendant toutes ces années, si Elías était resté.
"Elías Kreasyon" u geçmişte bırakacağım!
J'emporte pas les stocks de lingerie là-bas.
Elías'ın parçaları
Fragments d'Elías
İşte o! Babam, Elías. Ne için acele ettiğini bilmiyorum.
Celui qui passe, c'est mon père, Elías, qui passe rapidement, certainement pressé de partir.
Bir sorum var, Benderson. Babamı tanır mıydın?
Dites-moi, rabbin, vous avez connu Elías?
Gidip başka bir yerde yaratıcı olmak için "Elías Kreasyon" u terk etmiş!
Elías a laissé toutes ses créations derrière lui.
"Ben, Joseph ve Rachel Liberman oğlu Elías Makaroff..." "... şu andan itibaren, kendi hür irademle... " "...
" Moi, Elías Makaroff, fils de Joseph et de Raquel Liberman, je te libère, sans obligation et d'un commun accord, toi, Sonia Malajovich, fille de Jaime et Berta Katz.
Bana Elías'tan bahset.
Et Elías?
Neden Elías'ın geleceğini söylemedin?
Pourquoi tu ne m'as pas dit qu'Elías arrivait?
Neden Elías hakkında hiç konuşmazdı?
Il ne me parlait pas d'Elías?
Ona Elías'ı sorardım, ama o cevap vermezdi.
Il ne répondait pas à mes questions.
Ona sordum! Elías'ı tanımak istemiştim.
Si, je voulais savoir des choses sur Elías.
- Elías hakkında.
A l'histoire d'Elías.
- Elías, babam, kızının kocası.
Mon père, le mari de ta fille.
Ben ona benzemiyorum, değil mi?
Je ressemble à Elías?
Orada dur. Sen Elías'ın oğlusun.
Tu es le fils d'Elías.
Elías'ın oğlu. Onun etinden ve kanındansın.
Tu es le fils d'Elías, la chair de sa chair.
Elías'ın dönüşü pek bir şeyi değiştirmedi.
L'arrivée d'Elías n'a pas changé grand-chose.
Levinler gitti, ama Elías'la ilgisi yok.
Chez Levin, rien à voir avec Elías.
Elías, ona Avrupalı bir kraliçe arı aldı, ama arı uyum sağlayamadı.
Elías lui a pourtant rapporté une reine d'Europe.
"Elías Kreasyon" yazısını yeniliyoruz. Ama henüz bir şey bulamadık.
Le nom Créations Elías, on va le changer.
Yitik Kucak
LE FILS D'ELÍAS
Elías'ı tanımak mı istiyorsun?
Tu voulais savoir?