Emret translate French
176 parallel translation
Basit bir iş! Emret!
J'attends vos ordres!
- Emret komutanım!
- À vos ordres!
Sen emret, ben şu arkadan hançerleyenleri yandan vurayım.
Donnez-m'en l'ordre, et je tire sur tous les bandits!
Bir fikrim var. Tutuklanmasını sen emret.
Ordonnez son arrestation.
Firavun'un önünde diz çökmelerini emret.
Ordonne-leur de s'agenouiller devant le pharaon.
Kendi fethettiklerine emret.
Ordonne à ceux que tu as conquis.
- Adamlara geri çekilmelerini emret.
- Ordonne-leur de reculer, Josué. Reculer?
Emret onbaşı.
C'est toi qui vois, chef.
O halde Alvarez'e uzak durmasını emret.
ÉIoignez-Ie de vos hommes.
- Emret, çavuş.
- Oui, sergent.
- Emret o zaman.
- Donne-le!
"'Ne emredersen emret, boynum kıldan ince'
"'Et moi, j'obéirai a vos caprices
- Emret, komutanım. Burası senin bölümün.
A votre section d'entrer en action.
Bütün Dalekler'e isyanı bastırmalarını emret.
Ordre à tous les Daleks d'écraser la rébellion.
Bütün Dalekler'e benim peşimden 40 Rel'de uzay gemisine dönmelerini emret.
Que tous les Daleks me suivent jusqu'au vaisseau à 40 rels.
Subaylarının aşağı inmelerini emret.
Donnez-leur l'ordre de débarquer.
Bana emret.
Vos désirs sont des ordres.
Sen emret, ben günlerini gösteririm, Şerif.
Si vous voulez, je les vire, shérif.
Gitmesini emret!
L'expulser.
Devriyemize dönmelerini emret.
Que la patrouille revienne.
- Emret yeter.
- Fais-nous signe.
- Emret, Sezar?
Oui, César.
Orduma saldırıp, şu papirüsleri yok etmelerini emret.
Ordonne à l'armée d'attaquer et détruire ces plants de papyrus.
Füzeleri silahsızlandırmasını emret.
Dis-lui de désamorcer les missiles.
- Köpeklere oturmalarını emret.
Dites-leur de s'asseoir.
Onlara beni eğlendirmelerini emret.
Avertissez ceux qui iront sur place.
Emret.
Tu me dis.
- Emret komutanım.
- Ici Scott.
Onu öldürelim derim. Sen emret, ben icabına bakarım.
Sur un mot de vous, je lui règle son compte.
Emret!
Donne-moi l'ordre!
Emret yeter, anne.
Ah! Oui maman.
Filoya, Romulan bölgesine dönmelerini emret.
Repli en territoire romulien.
O sektördeki bütün savaş gemilerine Defiant'ın etrafında toplanmayı emret.
Que tous les vaisseaux de guerre convergent vers le Defiant.
Kraxon'a emret maksimum warp hızıyla peşine düşsün. Bölgedeki diğer gemilere de emret takip etsinler.
Ordonnez au Kraxon d'engager la poursuite et à tous les autres vaisseaux de le suivre.
Beni izlemelerini emret.
Tous suivront mon signal.
- Emret! - Tamam!
- Commande-leur de venir.
Özgür Adam'a Ryuji Hanada'yı öldürmesini emret.
Ordonne au Freeman de tuer Ryuji Hanada.
Uşaklara Amiral Croft'a karşı nazik olmalarını emret Anne.
Que le personnel traite bien l'amiral Croft.
Yarbay. - Emret komutanım.
- Commandeur.
- Adamlara gemiyi terk etmelerini emret.
- Abandonnez le vaisseau.
- Emret komutanım!
- Oui, Sergent.
Emret komutanım!
Oui, Sergent.
- Cortese... baskıncılara silahlarını bırakmalarını emret.
Cortese, ordonne-leur de baisser leurs armes.
- Füzenin iptalini emret.
Autodestruction.
- Emret yeter Yüzbaşı.
Donnez le signal, capitaine.
Emret canım.
Dis donc...
- Emret efendim!
- Adjudant!
Claudius, ısrar ediyorum, emret özür dilesin.
Lucius Demetrius est tellement doué.
Onlara beni eğlendirmelerini emret.
Ordonne-leur de m'amuser.
Emret usta!
Maître!
Gemine geri çekilmesini emret.
Ordonnez à votre vaisseau de partir.