Evy translate French
82 parallel translation
- Bu kız kardeşim Evy.
- C'est ma soeur Evy.
Anahtar!
- La clef! - Evy?
Haydi Evy!
Vas-y Evy!
Beni bekle.
- Evy!
- Evy! Afedersin ama adam "burada kalın" demedi mi Evy?
Excuse-moi mais n'a-t-il pas dit d'attendre "ici"?
- Koş Evy! - Koş, koş!
- Allez courez!
- Mumya sanki Evy'den hoşlanıyor. - Nasıl yani?
- Il a l'air d'apprécier Evy.
- Haydi gidelim buradan. - Haydi Evy.
- Partons d'ici.
Acele et.
- Viens Evy.
Onu buldum Evy!
Je l'ai trouvé Evy!
- Anahtar lazım Evy!
- Il nous faut la clef Evy!
Evy!
Evy!
Evy, en az 3000 yıldır buraya kimse ayak basmadı.
Evy, personne n'est venu ici depuis au moins 3000 ans.
- Evy, bilemiyorum.
- Je ne sais pas, Evy.
Durum kötü, Evy.
Ça se présente très mal, Evy.
Evy, ne düşündüğünü biliyorum... ve cevabım'hayır'.
Evy, je sais à quoi tu penses... et la réponse est non.
Evy, o acayip rüyayı altı hafta önce görmüştün, değil mi?
Ton premier rêve bizarre remonte à six semaines, n'est-ce pas?
Evy'den mi bahsediyorsun?
Vous voulez dire Evy?
O herifler kim ve karımı nereye götürüyorlar?
Qui sont ces gens? Pourquoi ont-ils enlevé Evy?
Evy kaçırıldı.
Evy a été enlevée.
Onu geri getireceğim, Evy.
Je vais le retrouver, Evy.
Evy, bu rüyalar ve hayaller yüzünden son günlerde pek kendinde değilsin...
Tu n'es pas toi-même ces temps-ci avec tes rêves et tes visions, je sais.
Evy'nin gördüğü hayalleri başka nasıl açıklarsın?
Comment expliques-tu les visions d'Evy autrement?
Gün, bugündür, Evy.
Compte sur moi, Evy.
Geri dön, Evy.
Reviens, Evy.
- Evy!
- Evy!
Haydi, Evy, Viagra kulaklarımı yakmaya başladı.
Dépêche-toi, j'ai pris deux pilules bleues, j'ai les oreilles qui chauffent.
- Evy, senin için çok özel bir hediyemiz var.
A présent, Evy, nous aimerions t'offrir un cadeau très spécial.
Evy, ben geldim!
Evy, c'est moi!
Evy, Rick.
Evy, Rick!
Hayır. Yapma! Beni nasıl olsa öldürecekler.
Non, Evy. lls me tueront de toute façon.
Hey, arabaya bin hadi.
Hey, Evy, remonte en voiture!
Evie'ye ulaşamıyorum, gelemeyecek!
Je n'arrive pas à joindre Evy. Il ne faut pas qu'elle vienne.
- Evie!
- Evy.
Dinle bi...
Evy?
Onu üzüyor Evie.
Il est déchiré, Evy.
Ne oldu Evie?
Quoi, Evy?
Yapabilirsin Evie...
Bien-sûr que si, Evy.
Biraz huzur ver, Evy.
Change de disque, Evy.
Bokböcekleri!
Des scarabées! - Cours Evy!
Sonra Evy'nin peşine düşecek.
Maintenant il va aller chercher Evy.
- Haydi Evy. Daha hızlı.
- Viens Evy.
- Evy'den borç alsaydın ya?
- T'as quelque chose pour moi?
* Mutlu yıllar sevgili Evy * * Sevgili babaanne * * Mutlu yıllar sana * - Oğullarım, oğullarım, teşekkürler.
Merci, mes petits!
- Gitmeliyiz!
- Je dois y aller. - Evy!
Evie!
- Evy.
Evie!
Evy.
Ne yapıyorsun?
- Evy, qu'est-ce que tu fais?
O ne Evie?
Qu'y a-t-il, Evy?
Sorun değil Evie!
C'est bon, Evy.
Haklısın Evie!
Tu avais raison, Evy.