Finnegan translate French
155 parallel translation
Motosikletli polisi hatırladın mı hastaneye kadar bizimle gelen?
- Le gentil agent. Finnegan. - Carmody.
Finnegan. Evet... hayır, hayır, Carmody, ve komser olmuş.
Grâce à mon argent.
Finnegan adlı bir iblis musallat olmuştu.
C'était ma bête noire. Ce type s'appelait Finnegan.
Ben ise çok zayıf kalıyordum, bu da Finnegan'ı son derece mutlu ediyordu.
J'étais pire que ça, au grand ravissement de Finnegan.
Finnegan?
Finnegan?
Finnegan, benim.
C'est moi, Finnegan.
Tek isteğim Finnegan'ı bir güzel yenmekti.
Je ne voulais qu'une chose : battre Finnegan.
İnsanlar sana "Finnegan'ın muhbiri" diyor.
- Il vous appelent la balance de Finnegan.
- Bay Finnegan için çalışıyorum...
- J'ai été engagée par Mr Finnegan.
- Finnegan'ın seni neden işe aldığını biliyorum.
- Je sais pourquoi il vous a embauchée.
Finnegan'ı avucunun içine aldığın gibi beni de alacağını her zaman biliyordum.
- Tu me tromperas aussi vite que Finnegan.
Ben Finnegan.
Finnegan. Oui.
Baban hakkındaymış. Bay Finnegan da aradı.
- C'est au sujet de ton père.
Bana 62 dolar 70 sent borcu var.
- Et M. Finnegan a appelé aussi. - Il me doit 62 dollars 70.
Hiç düşündün mü... Finnegan, haftalık yevmiyeni keserse ne olur? Çünkü bütün her şeyin buna bağlı.
- N'as-tu jamais pensé à ce qui arriverait si Finnegan arrêtait de te payer cette semaine?
Finnegan'ın senin bu hallerine çok şaşırdığını biliyorsun.
Oh mon Dieu. - Tu sais que M. Finnegan est plutôt en colère contre toi, Edward.
Bira için bara gittim. Herkes beni omuzlarında taşıdı. Herkes içki ısmarladı.
Le vieux Finnegan prépare les canons... lls ont ramassé son fils dans la vallée de la Drang... lls lui ont renvoyé dans un sac plastique
Bu kitabın yanında Finnegan's Wak e çerez gibi kalıyor.
A côté du vôtre, La veillée de Finnegan fait livre d'aéroport.
John Finnegan.
John Finnegan.
Sizi karı koca ilan ediyorum.
J'aimerais vous présenter M. et Mme John Finnegan.
Peder Finnegan da almıştı.
Le Père Finnegan en a eu une.
Peder Finnegan!
C'est le Père Finnegan!
- Peder Finnegan kalp krizi geçirmiş.
- Le Père Finnegan a eu un infarctus.
Neden ara sıra kıçını kaldırıp oraya sen gitmiyorsun Finnegan?
C'est écrit où que je dois bosser dehors? Pourquoi tu lèves pas ton cul?
Sorunuz var mı bay Finnegan?
Des questions, M. Finnegan?
Finnegan, hiçbir şey çalışmıyor!
Merde! Rien ne marche.
Finnegan, birşeyler yap!
Faites quelque chose.
Tamam - Finnegan ve yağlı maymun bizimle gelecek
Finnegan et le mécano, avec nous.
- T. Ray, Mamooli, Finnegan ve yağlı maymunu alın
Prenez Finnegan et le mécano.
Bu da neydi Finnegan?
Putain, c'était quoi?
- Ne? Çok hızlısın, Mr. Finnegan.
Bravo, M. Finnegan.
Sen kendine bak Finnegan. Senin hakkında her şeyi biliyorum!
Pas de morale, je sais tout sur vous.
Ben bir yardım partisine katılmıyorum Finnegan
On a émis avant la nuit.
Tüm lanet gemi sarıldı Finnegan
Tout le paquebot est infesté.
Finnegan, neredesin?
Finnegan, t'es où?
Finnegan Bell Finnegan Bell mi? Evet
- Finnegan Bell.
James Joyce'un yazdığı Finnegans Wake'i biliyor musun?
Vous connaissez "Finnegan's Wake", de James Joyce?
Ben de cidden Finnegans Wake'i okumuyordum.
Et moi je n'ai jamais vraiment lu "Finnegan's Wake".
İsterseniz gülebilirsiniz, Bay Finnegan ama cinperiler çok yaramaz küçük şeytanlardır.
Riez, M. Finnegan... ils peuvent être de sales petits diablotins.
Eğer izin verirseniz, Bayan Finnegan'ın göğüs röntgenlerine bakmalıyım.
Si vous voulez bien m'excuser, je dois allez voir les radios de Mme Finnegan.
Sakızınızı sıranızın altından başka bir yere koymanız gerekiyor, Bay Finnegan!
Evitez le chewing-gum sous votre bureau, M. Finnegan! Je rêve!
Bayan Finnegan.
Ça ne veut rien dire.
Yumuşatıcıyı seviyorum. Bayan Finnegan durulama sırasında makineyi durduracak vakit buluyor.
Mme Finnegan n'oublie pas de prendre un peu de temps pour arrêter le cycle rinçage.
- Bayan Finnegan'ı aradım. - Ne yaptın?
J'ai appelé Mme Finnegan.
Finnegan'ın Turner'ın ölümüyle bir ilgisi olduğunu düşünüyorsunuz.
Vous pensez que Finnegan a quelque chose à voir avec la mort de Turner.
Dansçı Rahip.
Finnegan!
Finnegan!
Oui!
Finnegan!
Finnegan!
Geri çekil, Finnegan.
Recule, Finnegan.
Mesela Finnegan'ın ortağı yok.
Finegan n'a personne.
Kim bu kadın?
Mme Finnegan.