English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → French / [ F ] / Flanders

Flanders translate French

528 parallel translation
Demek tıpkı doktor Flanders'ın konuşması gibi?
Comme dans l'exposé du professeur Flanders.
Umarım Flanders'ın anlattığı gibi değildir...
Espérons que ce ne sera pas comme Flanders nous l'a expliqué...
Dr Flanders?
Pr Flanders?
Evet doktor Flanders, çok yardımcı oldunuz.
Vous m'avez beaucoup aidé.
Tıpkı Flanders'ın konuşmasında tarif ettiği gibi.
C'est comme la conférence.
Dr Flanders geçen hafta, Mısır tanrıçası Ishtar hakkında bir konuşma yapmıştı.
Le Pr Flanders nous a parlé de la déesse égyptienne Ishtar.
Ben de Dr. Flanders'ı aradım ve ondan Ishtar'ın kanlı şöleni hakkında daha fazla bilgi aldım.
J'ai appelé le Pr Flanders à propos du culte d'Ishtar.
Flanders'dan yeni haberler var mı?
Avez-vous des nouvelles de Verdun?
Flanders'dan yeni haberler var mı?
Savez-vous où en est la guerre à Verdun?
1608 sonlarında, bekleneceği gibi,.... Flanders'daki bazı optikçiler ilkel bir dürbün geliştirerek,... buraya, Venedik Cumhuriyeti'ne ticaret için geldiler.
Ainsi, ce n'est pas extraordinaire quand, plus tard en 1608, quelques fabricants de spectacle de Flandre inventent une forme primitive de telescope, ils ont essayé de le vendre ici, à la République de Venise.
Flanders oyuncağını,... bir navigasyon aracına dönüştürmenin,... ona yetmeyeceğini farketti ;
Cela s'est produit pour lui alors qu'il n'était pas assez de transformer le jouet de la Flandre en instrument pour la navigation, Il pouvait également être transformé en instrument de recherche, une idée qui était tout à fait nouvelle à cette époque.
Flanders'li Bertha ile, Brüksel'li Bertha ile,
Bertha des Flandres, Bertha de Bruxelles,
Ama bu ne? Flanders ile Belier des Charentes melezi.
Un croisement du géant des Flandres | et du Bélier des Charentes.
Benimle Flanders Inn'de...
Retrouve-moi au Flanders Inn...
Edin! Yardım...
Bart dit : "Papa, tu a tué le zombie Flanders."
"Ap, ap, ap, aptal Flanders"
Ce que vous voyez, c'est le colorant radioactif que nous avons injecté et qui coule dans son système circulatoire.
Cuppens, Segers, Vlanders, Poekens... kovuldunuz.
Cuppens, Zegers, Flanders, Boekens, virés.
Ben Peyton Flanders.
- Bonjour.
Ned Flanders!
Ned Flanders!
İsmim Flanders, ama arkadaşlarım Ned der.
Je m'appelle Flanders, Ned pour mes amis.
Flanders, senin pullukçunun ben olduğunu sanıyordum.
Flanders, je croyais que tu étais un de mes clients.
İyi deneme, Bay Flanders, ama gerçekten çok korkunç bir hikayem var...
Je connais une histoire si terrifiante que vous allez vous faire dessus.
- Baba, Zombie Flanders'ı öldürdün.
Tu as tué Flanders le zombie, papa.
Flanders, ne arıyorsun burada?
- Flanders, qu'est-ce que tu fais là?
Kapa çeneni, Flanders.
La ferme, Flanders. Salut à vous.
Flanders, su bakanlığı, Tanrı.
Flanders, la compagnie des eaux, Dieu.
Flanders. Beni kurtardın.
Flanders, tu m'as sauvé.
Flanders devamlı kiliseye gider ve Tanrı onun da evini kurtarmadı.
Qu'est-ce que tu me chantes? Flanders est un vrai cul béni et Dieu a pas sauvé sa baraque.
Gazeteden değilim. Kocam Flanders Kittredge - -
Mon mari, Flan Kittredge...
Ouisa ve Flan, "Flanders" lar, Kittredge.
Ouisa et Flan, "Flanders", Kittredge.
Noel'de ve her hizmeti karşılığında bahşiş verdiğimiz kapıcımız,... kocam J. Flanders Kittredge'a tükürdü. Kocama tükürdü!
Notre portier, auquel nous donnons toujours des étrennes, a craché sur mon mari, J. Flanders Kittredge.
Annem ; "J Flanders Kittredge'ın içinde iyi bir adam var." derdi.
Ma mêre dit que Flanders Kittredge a bon fond.
"J. Flanders Kittredges gibi, akıllı, havalı, güçlü New Yorklular,... evlerinin kapılarını genç bir adama açtılar. Güvenlerini kazanan bu genç adam, şu anda polis tarafından aranmaktadır."
Des gens intelligents et raffinés, les Kitteredge, ont ouvert leur porte à un jeune homme pour apprendre ensuite que c'était un escroc recherché depuis. "
Ve Flanders da baban değil.
Et Flanders non plus.
Bu yüzük benim. Flanders'da bir gümüşçüye yaptırdım.
Cette bague est mienne!
Lütfen Flanders olmasın.
Pas Flanders. Pas Flanders.
Lütfen Flanders olmasın.
Pas Flanders.
Lütfen Flanders olmasın. Evet, Homer, takım arkadaşı olacağız gibi görünüyor, huh?
On dirait qu'on est collègues de bateau.
- Akıntıyla uğraşacağız. - Gene yanılıyorsun, Flanders.
Encore faux, Flanders!
Gördün mü evlat? Senin ihtiyar haklı çıktı, Flanders değil.
C'est moi qui ai raison, pas Flanders!
Bu senin kilise pikniklerinin kız kovalayanlarına benzemez, Flanders.
C'est pas un jouet, Flanders.
Flanders!
Flanders, arrête ça!
Oh, Flanders, mutfakta bana katılır mısın?
Flanders? Rejoins-moi à la cuisine.
Yardım...
Dans celui-ci Homer tue le zombie Flanders.
Sanırım yolun sonuna geldim artık. Keşke işyerinde daha fazla vakit harcasaydım.
Celui-ci a Marge, Apu, le Chef Wiggum et Flanders chantant de tout leur coeur dans Oh!
- Selam, Flanders. - Sen de kimsin be?
- Salut, Flanders.
- Kapa çeneni, Flanders.
La ferme, Flanders.
Oh, Bart, Büyükanne Flanders`la tanışmışsın.
C'est Mamie Flanders.
John Flanders Kittredge. Arkadaşları ona "Flan" der.
Ses copains l'appellent Flan.
Flanders!
Mes chaussettes sont sales.
Göt ol, Flanders!
Prends-toi ça, Flanders!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]