English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → French / [ G ] / Girebilirsin

Girebilirsin translate French

801 parallel translation
- Müsait misiniz kızlar? - Evet, girebilirsin.
- Vous êtes décentes?
Bay James Allen'ın o döküntü fabrikaya dönmeyeceğine dair miğferin üzerine bahse girebilirsin.
Ce qui est sûr, c'est que je ne retournerai plus travailler à l'usine.
Çatıya çıkıp bacadan girebilirsin. Anthony St. Nick ve Noel Baba.
Par la cheminée sur le toit, comme saint Nicolas et le père Noël.
Döndüğünde kendin girebilirsin.
Tenez. Vous n'aurez besoin de personne pour entrer.
O zaman çeteye girebilirsin.
Tu feras partie du gang.
Şimdi girebilirsin, Scarlett.
Venez Scarlett.
Girebilirsin.
C'est bon.
İçeri girebilirsin ama asla çıkamazsın.
Vous entrerez peut-être, mais ne sortirez jamais.
Şimdi içeri girebilirsin.
Maintenant, vous pouvez entrer.
Hiçbirşey üzerine bahse girebilirsin..
Recevoir de l'aide bientôt? On ne peut pas parier là-dessus.
- Öyle olduğuna bahse girebilirsin.
- Vous pouvez le parier.
Memur Bey, içeri girebilirsin.
Vous pouvez revenir.
Kapıyı kilitlemem. İstediğin zaman girebilirsin.
Laissez la porte ouverte, au cas où vous reviendriez!
- İçeri girebilirsin. - Hoşça kal Max.
Vous pouvez entrer.
Trene saldıran bu grubu son adamına dek ortaya çıkaracaklarına iddiaya girebilirsin.
Ils attraperont tous ceux qui ont attaqué le train.
Bunun için hapse girebilirsin.
Vous êtes passible de prison.
Ne anlama geldiğini bildiğime bahse girebilirsin.
Et comment! C'est Hank.
Hebe, Leydi Barbara'nın yanına girebilirsin.
Hebe, vous pouvez aller voir Lady Barbara.
Hayatına bahse girebilirsin!
Je vais rester ici.
Artık girebilirsin.
Vous pouvez y aller maintenant.
İçeri girebilirsin.
Entrez, mon chéri!
Birisi demiştiki kriz hâlinde kafasını kaybeden ilk hareket adamının olacağına bahse girebilirsin.
On dit que dans les moment difficiles ce sont les hommes d'action qui perdent la tête en premier.
- İçeri girebilirsin.
- Vous pouvez entrer.
Three River'sa girebilirsin, çiftlik yaklaşık 30 km. ötede. Biz otoyoldan şaşmayalım. O dağlarda tuzağa düşme olasılığı çok fazla.
Par les montagnes ou par la route principale, jusqu'à Trois-Rivières, et le ranch est à environ 20 miles de là.
Evet, evet sen girebilirsin.
Oui, tu le peux.
Evet şimdi içeri girebilirsin. Tanrıya annenizi iyileştirmesi için dua edin.
Maintenant, recouche-toi et prie notre Seigneur que ta maman guérisse.
Birkaç dolarlık kapkaç ya da milyon dolarlık bir soygun. İkisi içinde hapse girebilirsin.
Ils te mettent à l'ombre pour un coup de 10 dollars, comme pour un million.
Hapse girebilirsin.
- C'est la prison pour toi!
Girebilirsin.
- Presque. Entrez.
Bunun için hapse girebilirsin. Baston için arama emrin yoktu
Vous n'aviez pas de mandat de perquisition.
Bir kaç dakikalığına girebilirsin.
Entrez un instant.
- Soames, - Evet, efendim. - Girebilirsin.
Soames, voulez-vous venir?
- Şu an meşgul ama içeri girebilirsin.
Il est occupé, mais entrez.
Pekala. Artık girebilirsin.
Vous pouvez entrer.
Ah. Girebilirsin.
Il vous attend.
Petrol işine bile girebilirsin.
Vous pourriez faire forer des puits.
Bu yüzden hapse girebilirsin.
Passible de prison!
Evet, oraya bir hemşire olarak çok rahat girebilirsin.
Avec votre joli minois, vous ferez une parfaite infirmière.
Şimdi girebilirsin Maria.
Vous pouvez entrer, Maria.
Pether, tamam şimdi girebilirsin.
Vous pouvez venir, Pether.
- Biri her an şu kapıdan yürüyüp geçebilir! - Bahse girebilirsin.
- Et si quelqu'un franchit cette porte?
İstersen banyoya ilk girebilirsin.
Tu peux utiliser la salle de bain la première.
Girebilirsin, sevgilim.
Tu peux entrer, mon chéri.
Girebilirsin.
Oui, entrez.
- Girebilirsin, sevgili yoldaşım, girebilirsin.
- Entre, mon cher.
Hapse girebilirsin!
Tu risques la prison.
- Bu konuda bahse girebilirsin ortak. - Çavuş de ortak!
Ça oui, mon gars.
- Tabii ki girebilirsin.
- Ouais, bien sûr vous pouvez.
Girebilirsin.
Entrez.
- Bahse girebilirsin.
Moi pas!
İçeri girebilirsin.
- C'est moi.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]