English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → French / [ G ] / Glades

Glades translate French

224 parallel translation
Buraya vardığınızda sizi Happy Glades'ten adamlar zannettim.
Je croyais que vous veniez des Glades.
Hala anlayabilmiş değiliz. Happy Glades nedir?
Ça ne nous dit pas ce que sont "les Glades".
Happy Glades, sonsuz huzur vaat ediyor.
Nous garantissons le repos éternel. La paix éternelle.
Sonra kızı öldürüyor. Oracıkta, Glades'te.
Là, dans les Glades.
Sahibi Johnny Glades adında bir kızıIderili.
Celui de Johnny Glades, un lndien.
Lacas, Glades'i teçhiz ediyor.
Lacas qui fournit Glades.
Glades'i kazıklamaya mı çalışıyorsun?
T " as arnaqué Glades hier soir?
Lacas ile iş çeviriyor ve Johny Glades adında dağıtıcı.
Il traficote avec Lacas et Glades.
Bana Role ve Johnny Glades'i anlat.
Parle-moi de Rolle et de Johnny Glades.
Kim ödeyecekti, Rolle yoksa Glades mi?
Rolle trafique avec Glades depuis quand?
Uyuşturucuyu almak için, Rolle ve Glades yürüyerek, sallana sallana gelecekleri mi sanıyorsun?
Tu crois que Rolle et Glades vont te laisser faire?
Burada, ölü cowboy'lar görüyorum ve bir çok s'kik kızıIderili, Johnny Glades.
- Shale! J "ai 4 cow-boys au tapis et un lndien qu" est pas bien,
Bunları rüyalarından çıkarıp, bu harika...
Johnny Glades. Je peux abréger ses souffrances?
Glades'e gitmem gerek. 10'da da Ray Nicolet'le buluşacağım.
Je dois aller à Glades et ensuite je vois Ray Nicolet à 22h.
- Cezaevi yemekleri ile ilgili celp ve şikayet.
Que fais-tu à Glades? Actes de procédure, dépôts de plainte.
Cezaevinde sana ulaştırırlar.
Je vous l'enverrai à Glades.
Getirdim. Glades'de arabanın bagajında kaldılar.
Elles sont dans la Cadillac.
Glades'den bahsediyorsan, bu imkansız.
C'est pas Glades.
Federaller Miami Havaalanı'nın kuzeyindeki bir gecekondu mahallesine bu sabah bir baskın düzenledi. Baskının amacı Glades Cezaevi'nden firar eden kaçakları yakalamaktı.
Le FBI a investi un squat ce matin près de l'aéroport de Miami pour capturer les fugitifs, évadés de la prison de Glades mardi.
Glades'te onu kazıkladığımı öğrenmiştir.
Il doit savoir que je l'ai donné.
Evet. Adı da Glades İslahhanesi.
Oui, c'est la maison centrale de Glades.
- Her şeyden önce beni Glades'den çıkardığın için.
M'avoir aidé à sortir de taule.
Glades'e geldiğiniz için teşekkürler.
Merci d'etre venus dans le marais.
Glades'dekilerden biri.
Dans le marais.
- Sanırım The Glades demişti.
Je crois qu'il a mentionné les "Glades".
Everglades'e hoş geldiniz.
Bienvenue dans les Glades.
Everglades'in ortasında bulunması için hiçbir sebep yok.
Que fait-elle au milieu des Glades?
Evet, Everglades'in içinde dümdüz ilerliyor.
Une ligne droite dans les Glades.
Everglades'te sayıları 50'nin altına düştü. Tür koruma altında.
Ils sont moins de 50 dans les Glades.
Medeni dünyaya döndüklerinde eyalet polislerine yakalanıyorlar.
Surtout à la sortie des Glades.
Adam onu Everglades'e götürür.
Direction : les Glades.
Son hızla Everglades'in içlerine daldı. Onu en son o zaman gördüm.
Elle s'est enfuie dans les Glades, c'est la dernière fois que je les ai vus.
Oraya en son ne zaman gittin?
Quand êtes-vous allé aux Glades?
Julie'yi bataklığın içinde kovaladın, değil mi? Evet.
Vous l'avez poursuivie dans les Glades.
Etrafı göremiyordum.
Elle est entrée dans les Glades, je voyais rien.
Everglades yakınlarında terk edilmiş bir tesis var.
Usine de traitement abandonnée à l'extrémité des Glades.
— Güneyde, Glades'te.
- C'est au sud des plaines.
Ne, Glades'ten mi?
Quoi, les plaines?
Bu midesinde kısmen sindirilmiş uzaylı taşıyan timsah, Glades'te ölenlerden biri miydi?
L'alligator avec l'extraterrestre à moitié digéré dans son ventre vivait dans un coin dévasté?
Bu şeyler hala Glades'te yüzüyor.
Ils nagent toujours du côté des clairières.
Glades'de küçük bir çalışma kampı var.
Il y a un petit camp de travailleurs dans la clairière.
- Hayır, Everglades civarı.
- Non, ce n'est pas loin des Glades.
Biz sadece Glades'te olduğunu sanıyorduk, ama eğer bu yaratıklar okyanustalarsa, yani, her yerde olabilirler.
On croyait que ça se passait juste dans les clairières, mais si ces créatures sont maintenant aussi dans l'océan, elles pourraient être n'importe où.
Glades'teki Melaleuca ağaçları gibi mi?
Les melaleucas dans les Everglades?
Evet, dördüncü de kan revan içinde Glades'te bir bekçi istasyonuna ulaşabilmiş, sudaki bir şeylerin saldırısına uğradıktan sonra.
Ouais, un quatrième s'est débrouillé pour se retrouver chez un garde des Everglades, mourant à moitié vidé de son sang parce qu'il avait été attaqué par quelque chose dans l'eau.
Gizlice girdim, ve yüzlerce titanyum kutu gördüm- - Daha önce Glades'te helikopter düşen bir yerde gördüğüm kutulardan.
J'y ai vu une centaine de boîtes en titane que j'avais vues sur le site d'un crash d'hélico.
Demek ki Glade'den gelmiyorsunuz.
Vous n'êtes pas des Glades?
Glades'de bulundu.
Retrouvée violée et poignardée.
Tanrım. Rolle ve Glades'i anlat.
Parle-moi de Glades et Rolle.
Şimdi Glades'e gidiyoruz.
Cette fois, c'est parti pour Glades.
Adam Everglades'in onu gerdiğini söylemişti.
Les Glades lui fichent les jetons?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]