Gulf translate French
160 parallel translation
Burada, Körfez kıyı şeridinin çöllerinde bir dağ özel olarak inşa edildi.
Pour l'édifier, ici dans les déserts du Gulf Coast, une montagne fut créée.
Gulf City'ye hoş geldiniz Bay Murdock.
Bienvenue à Gulf City, M. Murdock.
Yine gelin. Gulf City sizsiz aynı olmayacak.
La ville sera vide sans vous.
Küçük kayığıyla yalnız başına Golf Akıntısı boyunca balıkçılık yapan yaşlı bir adamdı. Bir balık yakalayamayalı 84 gün olmuştu.
C'était un vieil homme qui pêchait seul dans le Gulf Stream et cela faisait 84jours qu'il sortait sans prendre de poisson.
Golf akıntısının kara suları var olan en iyi ilaçtır. "
"II n'y a rien de tel que les eaux du Gulf pour ça."
Golfstrim Parkı Yarışı.
Le Gulf Stream Park Handicap.
Paramızı kaybetmeyelim, Golfstrim'de kim kazandı?
Qui a remporté la Gulf Stream?
"Great Arkansas River Vicksburg Gulf" şirketini duydunuz mu?
Vous connaissez la société Great Arkansas River Vicksburg Gulf?
- Merhaba, ben Candy Gulf.
- Bonjour, je suis Candy Gulf.
Ve Eric Stahler geliyor 8 numaralı Ferrarisi ile, Gulf-Porsche tarafından yakından takip ediliyor, 20 numaralı arabasıyla Michael Delaney.
Voici Erich Stahler dans la Ferrari numéro 8, suivi de près par la première Gulf Porsche, la numéro 20, pilotée par Michael Delaney.
Johann Ritter'in kullandığı 21 numaralı Gulf-porsche, pite girdi.
La Gulf Porsche, la numéro 21 de Johann Ritter, arrive aux stands.
Kurt Ahrens'le Vic Elford'un takımları müthiş bir liderlik mücadelesine başladı Ferrari fabrikası ve Gulf-Porsche takımı arasında.
Kurt Ahrens a déjà pris une avance formidable sur les Ferrari et sur l'équipe Gulf Porsche.
İkinci sırada 20 numaralı Gulf-Porsche 35. turda...
En deuxième position, la Porsche numéro 20...
Bütün arabalar pite giriyor lastiklerini değiştirmek için, beklenmeyen gelişme ise 3 Porsche arabası ve 4 Ferrari arabasının pite girmemesi.
Toutes les voitures se sont arrêtées pour mettre les pneus pluie à l'exception notable des voitures des écuries Gulf Porsche et Ferrari.
Ferrari-Porsche rekabeti tüm hızıyla devam ediyor öndeki iki araba arasında sadece 12 saniye var : 20 numaralı Gulf-Porsche ile 8 numaralı Ferrari.
La bataille Ferrari / Porsche est toujours aussi acharnée et seulement 12 secondes séparent les deux premiers, la Porsche numéro 20 et la Ferrari numéro 8.
yarış lideri : 21 numaralı Gulf-Porsche pit-stopunda beklenmeyen bir sorunla karşılkaştı.
En tête, la Porsche numéro 21 n'est pas rentrée aux stands pour un simple arrêt de routine.
Eric Stahler yarışın kalan kısmında arabayı kullanacacak ve kesinlikle hala pitte olan 21 numaralı Gulf-Porsche'nin önünde yarışa devam edecek Çok yavaş.
Erich Stahler va prendre le volant pour le dernier relais et va sûrement passer en tête devant la Porsche, toujours aux stands.
21 numaralı Porsche'u Johann Ritter'in yerine Michael Delaney kullanacak.
La Gulf Porsche numéro 21 sera conduite par Michael Delaney qui remplace Johann Ritter.
Ve ikinci sırada 22 numaralı Porsche'la Larry Wilson
Larry Wilson est à la deuxième place dans la Gulf Porsche numéro 22.
Yarışın bitimine sadece iki dakika kala, Larry Wilson'un kullandığı 22 numaralı Gulf-Porsche liderliği alıyor,
Deux minutes avant la fin, la Gulf Porsche numéro 22 de Larry Wilson a pris la tête.
Ve ikinci, Michael Delaney 21 numaralı Gulf-Porsche'u ile. Ve üçüncü, Eric Stahlerin kullandığı 8 numaralı Ferrari.
A la deuxième place, Michael Delaney et sa Gulf Porsche numéro 21 et troisième, la Ferrari numéro 8 pilotée par Erich Stahler.
Büyük babamı adaya çeken şey, dayanaklı iş gücü kaynağının bol olmasının yanı sıra, volkanik topraklarla, onu çevreleyen sıcak su akıntısının... eşsiz birleşimiydi.
Ce qui l'a attiré sur cette île, en plus d'une main-d'œuvre assurée, c'est son sol volcanique et la chaleur du Gulf Stream qui l'entoure.
Gulf Stream'den, güneyden geliyor.
Il a remonté le Gulf Stream depuis le sud.
Gulf veya Exxon sana sahte bir pasaport vermiş olabilirler.
Gulf ou Exxon ont pu te filer un faux passeport.
Eğer petrol olsaydı, ada Gulf ve Exxon tarafından işgal edilirdi.
S'il y avait du pétrole, l'île serait envahie par Gulf et Exxon.
Gulf stream akıntısına da yetişiriz. - Sam!
Nous suivrions le Gulf Stream.
Golfstrimin yönünü değiştirebilir ve bu belayı durdurabiliriz.
On déviera le Gulf Stream et on déglacera l'Arctique.
Kuzey Atlantik akıntısı buraya geliyor.
Le Gulf Stream passe ici.
Kuzey Atlantik Akıntısı buraya geliyor ve tüm dünyadan birçok ilginç canlıyı da yanında buraya taşıyor.
Le Gulf Stream atteint ces côtes en y apportant les merveilles du monde.
Sadece durağın adı yanlıştı.
C'était une station Gulf.
O güney Texas'da the Gulf of Mexico'ya yöneliyor.
Il est au sud du Texas et se dirige vers le golf du Mexique.
Beş yıl, iki milyar dolar ve Gulf Maritime daha prototipi bile yüzdüremedi.
Cinq ans, 2 milliards. GuIf Maritime ne peut mettre son prototype a flot.
Gulf-stream'e kapıldığımda balık tutuyorduk.
Je pêchais, je suis tombé, et le Gulf Stream m'a emporté.
"Küçük Savaş." "Persian Gulf Korsanları."
Etang de la guerre... Pirates du golfe...
Onbaşı Gulf beyin izdüşüm merkezine baglanın.
Branchez le système images directes à ondes cérébrales.
Gulf-001 uydusunun kontrolünü transfer ediyoruz.
Transférons contrôle satellite G-001...
Gulf-001 uydusunu aldık, teşekkürler Houston.
Avons reçu satellite G-001. Merci, Houston.
Mart ayında, Gulf Stream akıntıları gördük. Şu anda Sudan'da, binlerce insanı öldüren bir kuraklık var.
Il y a eu des ouragans dans le Golfe, la sécheresse sévit maintenant au Soudan...
Saddam'ın Gulf Körfezi'nde kullandığını.
Saddam l'a utilisé dans le Golfe. Vous voulez dire...
Gulf Coast'ta.
Golfe du Mexique.
Gulf Stream akıntısına
Jusqu'au Gulf Stream
Belirsiz Sierra Gulf birimi, burası Sierra Gulf Bir.
équipe sierra Gulf non identifiée, ici sierra Gulf 1.
Sierra Gulf birimi, konumuz ele geçmek üzere. Tamam.
équipe sierra Gulf, votre position va être occupée. terminé.
Sıcak ve çabuk buharlaşan Gulf Akıntısı nedeniyle bu tropik fırtına, kasırgaya dönüşebilir.
Vu la température élevée du Gulf-Stream... cette tempête risque bien de se transformer en ouragan.
Kendisine Leyte körfezinde hizmet ettim.
J'ai servi à Leyte Gulf.
Britney'in Gulfstream IV'ü vardı.
Avant, son jet était un Gulf Stream 4.
Fakat sizin gibi bedavacılar yüzünden bunu satıp Gulfstream III almak zorunda kaldı.
Elle a maintenant un Gulf Stream 3, car des gens comme vous pillent sa musique.
Gulfstream III'ün çevresel ses DVD sisteminin uzaktan kumandası bile yok.
Le Gulf Stream 3 n'a même pas de télécommande pour le DVD son surround.
Ve işte ikinci Larry Wilson 22 numaralı Porsche'siyle.
Larry Wilson est à la deuxième place dans la Gulf Porsche numéro 22.
Redwood ormanından Gulf akıntı sularına İnsanı bir işe yaramazmış gibi hissettiren şarkılardan nefret ediyorum.
Je déteste une chanson qui vous dit qu'on ne vaut rien.
Diğer herkes Gulf Stream'de boğulmuş olduğundan kimse görmemiştir, değil mi?
Tous les autres ont dû disparaître dans le Gulf Stream.