English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → French / [ H ] / Hanımlar

Hanımlar translate French

4,565 parallel translation
Hanımlar bu yöresel lezzetleri sizin için hazırladılar.
Les femmes ont préparé ces spécialités locales pour vous faire plaisir, alors...
Önce hanımlar.
Les femmes d'abord.
Kaybederseniz ne olacağını hanımlar duydular mı?
Les femmes savent ce qui va t'arriver si tu perds?
Hadi genç hanımlar, evinize gidip düzgün bir şeyler giyin ve hayatınıza çekidüzen verin.
Vous, jeunes filles, devez rentrer chez vous, mettre des vêtements décents et vous remettre dans le droit chemin.
Hadi genç hanımlar, evinize gidip düzgün bir şeyler giyin ve hayatınıza çekidüzen verin.
Vous, mesdemoiselles, devez rentrer, vous rhabiller et repenser à votre style de vie.
Kusura bakmayın hanımlar. Bakın, ben...
Je suis désolé mesdames.
Sıkı durun hanımlar.
Accrochez-vous, mesdames.
- Buyurun hanımlar.
- Voilà, les filles. - Merci.
Soyunun hanımlar.
Déshabillez-vous, mesdames.
Hanımlar, hepiniz çok şıksınız.
Mesdames, vous êtes potables.
İşte bu yüzden 45 yaşından sonra işten çıkarıyoruz hanımlar.
Voilà pourquoi on limite à 45 ans, mesdames.
Üzgünüm, size yardımcı olamam hanımlar.
Je ne pourrai pas vous aider.
Vaktinizi boşa harcamak istemiyoruz hanımlar.
On ne veut pas vous faire perdre votre temps, mesdames.
Hanımlar, beyler, alkışlarla sahneye davet ediyorum.
Dames et messieurs, veuillez vous s'il vous plaît bienvenu à l'étape,
Teşekkür ederim, hanımlar ve beyler.
Merci, dames et messieurs. Merci beaucoup.
Hanımlar, şimdi bekârlığa veda partisi zamanı!
Dames, prog direct. Vrai parti du bachelorette.
Hey, durun, durun, hanımlar, Iütfen ama!
Hé, hé, whoa, whoa. Dames, dames.
Evet hanımlar. Işığa gitmeniz gerekmiyor ama burada da kalamazsınız.
Tout le droit, dames, que vous ne faites pas devez aller dans la lumière, mais vous ne pouvez pas rester ici!
Şu silaha bakın hanımlar!
Vérifiez son pistolet, dames!
Teşekkürler, hanımlar ve beyler.
Remerciez vous, dames et messieurs. Quand j'ai commencé à sortir avec ma femme,
Haksız mıyım, hanımlar?
Ai-je raison mesdames?
Newark'un cömert hanımları arasında.
J'ai eu du succès auprès des dames de Newark.
Millet yer değiştirip durur. Burada hanımlar oturuyor.
Chères, Margaret et Shella.
"Hanımlar, memnun olduğunuz bir şey var mı?"
"Mesdames, tout va bien?"
Hanımlar, Cam enişteniz ve Mitch dayınızın sabun hâline bakın.
Les filles, regardez vos oncles Mitch et Cam en savon.
Hanımlar, harika görünüyorsunuz.
Mesdames, vous êtes supers. Continuez.
Buradayız hanımlar!
On est là, mesdemoiselles!
Evet, unutmayın hanımlar.
Souvenez-vous les filles.
- Hanımlar, provanın zorunlu olduğunu hatırlatmama gerek var mı?
Dois-je vous rappeler que la répétition est obligatoire?
Ama biz tören yapmıyoruz, değil mi hanımlar?
Mais on ne fait pas de manières entre nous, n'est-ce pas mesdames?
İşe biraz heyecan katın hanımlar.
Mettez-y de l'action les filles.
Ayaklarınızı kullanın hanımlar.
Utilisez vos pieds, mes chéries.
Hanımlar, nasıl hissediyorsunuz?
Les filles? Comment vous vous sentez?
İyi işti millet. İyi işti hanımlar.
Bon boulot tout le monde, bien joué les filles.
- İnanılmazdı. - İyi işti hanımlar.
Beau travail, bien joué les filles!
Pekala, hanımlar, 1 ila 7 saat arası ofisimde olacağım ve Ann'le haftalık sohbetimi yapacağım.
Les filles, je serai dans mon bureau pendant 1 ou 7 heures pour mon chat hebdomadaire avec Ann. J'ai amené un casse-croûte.
Hanımlar, beni takip edin.
Mesdemoiselles, sur le devant.
- "Hanımların tercihi."
- Choix des femmes - Oh!
Pardon hanımlar.
Désolé, mesdames.
Tekrardan, pardon hanımlar.
Encore une fois, désolé, Mesdames.
İyi akşamlar hanımlar.
Bonsoir, mesdames.
Türk Lokumu'na hoş geldiniz hanımlar.
Bienvenue, mesdames, au Palais du loukoum.
Biz hanımlar, birbirimizin arkasını kollamalıyız.
Nous les femmes, nous devons nous soutenir.
- Alın bakalım, hanımlar... - Teşekkür ederim.
- C'est à vous, mesdemoiselles.
Kabul edin hanımlar, kullanıcı görsellemelerinin tamamen standart altı olmasından daha az çekici bir şey olabilir mi?
Regardons les choses en face, les filles, Y a t'il quelque chose de moins sexy que quand l'EU de visualisation de l'utilisateur est toute sous-optimale?
Hanımlar, bu ayakkabı mevzusu ne yaa?
Les filles, c'est quoi le soucis avec les chaussures?
- Naber hanımlar?
- Quoi de neuf, mesdemoiselles?
Birbirinizi nereden tanıyorsunuz hanımlar?
Alors, comment vous vous connaissez?
Hanımlar, pijama vakti.
Mesdames, c'est l'heure du pyjama.
Normalde hanımlar böyle şeylere karşıdır.
Normalement, c'est la femme qui est contre ce genre de choses.
Hanımlar.
Mesdames. [S'ÉCLAIRCIT LA GORGE]

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]