Harcourt translate French
97 parallel translation
Efendim, bu bey Dr. W. Gregory Harcourt.
Ce monsieur est le Dr W. Gregory Harcourt.
Dr. Harcourt savcılık makamının bu davadaki psikiyatrıdır.
Le Dr Harcourt est le psychiatre choisi par l'accusation.
İzninizle Dr. Harcourt'un masamızda gözlemci olarak oturmasını talep ediyoruz.
Nous demandons qu'il soit admis á siéger á notre table comme observateur.
Dr. Harcourt, üniversite eğitiminizi nerede aldınız?
Dr Harcourt, où avez-vous suivi votre formation universitaire?
Hepsi bu kadar Dr. Harcourt.
Ce sera tout.
- Harcourt Fenton Mudd.
- Harcourt Fenton Mudd.
Kaptan Kirk, bir daha ki emirlerinizi Harcourt Mudd'dan alacaksınız.
Capitaine Kirk, vous recevrez bientôt vos ordres de Harcourt Mudd.
- Harcourt Fenton Mudd, hırsız...
- Harcourt Fenton Mudd, voleur...
- Stella, canım.
- Stella, chérie. - Harcourt!
Harcourt Fenton Mudd, nerelerdeydin?
Qu'est-ce que tu fabriquais?
- Harcourt!
- Harcourt!
Harcourt Fenton Mudd, ne halt karıştırıyorsun?
Harcourt Fenton Mudd, où étais-tu passé?
Harcourt!
Harcourt!
Harcourt Fenton Mudd, çok içiyor, çok yiyorsun.
Harcourt Fenton Mudd, tu manges trop, tu bois trop.
Harcourt, bu taraftan.
Harcourt, par ici!
Harcourt, cesetleri taşıması için ona yardım et. Emredersiniz, efendim.
Harcourt, aidez-le à transporter le corps.
İki piyade, Giford ve Harcourt yakında burada olacak.
Deux soldats vont arriver.
- Harcourt, benimle gel. - Emredersiniz, efendim.
Harcourt, avec moi.
Hadi, Harcourt.
Allons-y.
Ama bundan Hartcourt Smith'e bahsetmemeni tercih ederim.
Mais je préfère que vous n'en parliez pas à Harcourt Smith.
Hartcourt Smith'i tepemden al, yeter.
Eloignez seulement Harcourt Smith de mon dos.
- Gidip görmemiz gereken bu herif kim?
Qui doit-on voir? William Harcourt.
- William Harcourt, Hubley'in iş arkadaşı.
Un associé de Hubley.
Bayanlar ve Baylar, William Harcourt.
Mesdames, messieurs, William Harcourt!
Mr William Harcourt?
M. William Harcourt?
Sonra Harcourt bütün bilyeleri alabilmek için onları ortadan kaldırdı.
Et Harcourt les a liquidés, pour rafler le paquet.
Onlara gerisini de anlat, Harcourt.
Dites-leur le reste, Harcourt.
Sanıyorum, Harcourt ve Kipling ölünce, yeni bir göreve verilmeni isteyeceksin.
Harcourt et Kipling sont morts, tu vas demander une nouvelle affectation.
Yo, ben Harcourt'u vurmadım.
Je n'ai pas tué Harcourt.
- Harcourt.
- C'est Harcourt.
- Rita Harcourt.
- Rita Harcourt?
Üzgünüz, beyler. Sizi de alırdık ama Harcourt Street'in yakınlarında bir yere gitmiyoruz.
On vous prendrait bien en stop, mais on va pas dans votre direction
Al Giddons. "Lakefront Kışı" Harcourt Brace. 1948.
Al Giddons, "Hiver sur le lac", Harcourt-Brace, 1948
Bay Harcourt!
Doux Jésus! ?
İhtiyacınız olduğunda bu korumalarda neredeler? Bay Harcourt, beni dinler misiniz!
Il faut que vous m'écoutiez, M. Harcourt.
Bayım, Yeni bir kanıtım var Lütfen Bay Harcourt!
J'ai une nouvelle preuve... Arrêtez, M. Harcourt!
Şunu alın, Bay Harcourt!
Prenez ça, M. Harcourt!
Harcourt sokağı, evet. saat 7'de?
Harcourt Street. Sept heures?
Pekala. Biraz izin verin, yardımcım Bay Harcourt'u çağırayım.
Laissez-moi appeler mon associé, M. Harcourt.
Scottie Harcourt, bu da Bayan Clark.
Scottie Harcourt, Mme Clark.
Nerede Port Hartcourt mezbahasının baş kasabı?
Où est le grand boucher dans cet abattoir de Port Harcourt?
Bayan Harcourt, ne kadar sağlıklı görünüyorsunuz!
Mme Harcourt, vous semblez aller bien mieux!
Sokaktan öğrendiğimiz şey bize Bay Harcourt'u aramamızı söylüyor.
Apparemment, on doit chercher un certain... M. Harcourt.
Depozito hesabı. Bay Harcourt Woolf adına.
Compte sur livret au nom de M. Harcourt Woolf.
Harcourt Woolf.
Harcourt Woolf.
- Harcourt!
Harcourt Fenton Mudd!
Harcourt Fenton Mudd!
Que fabriques-tu encore?
Stella, canım?
Stella, chérie? Harcourt Fenton Mudd, où étais-tu?
Harcourt.
Harcourt.
Bay Harcourt'ın ofisi. "
Bureau de Mr. Harcourt "
- Bay Harcourt, bekleyin! - tepelere doğru kaçın!
Sauvez-vous!