Harrington translate French
362 parallel translation
Bu babam, Albay Harrington.
Mon père, le colonel Harrington.
Bir defa o adam, Albay Harrington ve o çok ünlü bir petrolcü.
Premièrement, cet homme est le colonel Harrington, un homme important dans l'industrie du pétrole.
Bir Harrington, yenilginin ne anlama geldiğini bile bilmez.
Un Harrington ne connaît pas la défaite.
Fark ettiniz mi, bilmiyorum ama eğer sizce bir sakıncası yoksa..... benim niyetim, Bayan Harrington'a..... yani kızınıza... evlenme teklif etmek.
Je ne sais pas si vous avez remarqué, mais avec votre accord, j'allais... Je voulais demander à mademoiselle Harrington, je veux dire, à votre fille de m'épouser.
"Yakışıklı Harry" Harrington, kızı Jean ve Gerald diye bilinen üçüncü kişi.
Harry Harrington, sa fille Jean et un troisième parti, Gerald. Joueurs de cartes ;
İki yıl önce, Ekim 17'deki köşe yazınıza bir kitap eleştirisi kaleme alarak başlamıştınız....... ancak köşe yazınızın sonunda, Harrington cinayetinden söz etmeye başladınız.
Il y a 2 ans, vous avez fait un article sur l'affaire Harrington.
Harrington'ın, saçma dolu bir av tüfeğiyle vurularak öldürüldüğünü yazmıştınız.
Selon vous, Harrington fut tué d'un coup de fusil.
Ama aslında, Harrington bir demir parçasıyla öldürülmüştü.
Harrington fut tué à l'aide d'un objet contendant.
Ve gözleri Eve Harrington'dan daha fazla kamaştıran bir ışık olmadı.
Et aucune lumière ne fut plus éblouissante qu'Eve Harrington.
Eve Harrington'a Sarah Siddons Ödülü'nü kazandıran oyunun yapımcısı.
Il a produit la pièce qui a valu à Eve Harrington le prix Sarah Siddons.
Bayanlar baylar, tiyatroda üstün başarı ödülü.. Sarah Siddons Ödülü'nün sahibi Bayan Eve Harrington.
Mesdames et messieurs, pour ses prouesses théâtrales, le prix Sarah Siddons...
Eve Harrington.
Eve Harrington.
Margo, bu Eve Harrington.
Margo, voici Eve Harrington.
- Merhaba Bayan Harrington.
- Bonsoir, Mlle Harrington.
Harrington.
Harrington.
Bu Eve Harrington.
Voici Eve Harrington.
- Eve Harrington.
- Eve Harrington.
Eve Harrington ne bir bakışla, ne bir düşünceyle, ne de bir sözle sana olan.. .. hayranlığının ve aşkımızdan duyduğu mutluluk dışında hiçbir imada bulunmadı.
Eve n'a jamais, par ce qu'elle a pu dire ou faire, indiqué autre chose que son adoration et sa joie de nous savoir amoureux.
- Bayan Caswell, Bayan Harrington.
- Mlle Caswell, Mlle Harrington.
Eve Harrington'a ofisinde bir iş ayarla.
Engage Eve Harrington dans ton bureau.
Yeni ve hamile olmayan yedeğinden söz ediyorum. Bayan Eve Harrington.
Je parle de votre nouvelle doublure, Mlle Eve Harrington.
Eve Harrington onların arasında olacak.
Eve Harrington sera l'un d'eux.
Lütfen Bayan Eve Harrington'u telefona çağırabilir misiniz?
Bonjour. Pourriez-vous me passer Mlle Harrington?
" Ve bu kadar sezondur kulaklarıma kadar sıkı sıkı.. .. kafama geçirdiğim şapkamı, Bayan Harrington için çıkarıyorum.
.. "je lève mon chapeau, resté dernièrement solidement ancré sur ma tête, à Mlle Harrington."
.. tiyatromuzda olgun oyuncuların gençlik ve dinçlik gerektiren rolleri.. .. oynamaya devam etmeleri adetinin hatırlanacağı.. .. ama belli belirsiz hatırlanacağına olan inancını duyuruyor. "
"Mlle Harrington a beaucoup à dire et nous rapportons fidèlement ses propos sur l'habitude lamentable qu'ont nos théâtres de permettre à des actrices mûres d'interpréter des rôles exigeant une jeunesse dont elles n'ont qu'un vague souvenir."
"Sahnelerin gedikli kraliçelerinin anlaşılabilir gönülsüzlüğüne karşı.. .. Bayan Harrington'un desteklenmeyen fırsat mücadelesi.. .. genç oyuncuları cesaretlendirmeli."
"Sur la répugnance qu'ont ces grandes dames indélogeables à encourager de plus jeunes actrices et sur les difficultés rencontrées par Mlle Harrington."
Bayan Eve Harrington'un müstakbel isteklerini de bana havale et.
Tu n'as qu'à me soumettre tout ce qui la concerne, à l'avenir.
Ne geceydi ama. Yedeğin, Bayan Harrington, istifasını vermiş.
Il paraît que ta doublure, une Mlle Harrington, a donné sa démission.
Eve Harrington'ın karşısında kalıyorum.
Je suis la voisine d'Eve Harrington.
- Aramanızı Bayan Harrington mı söyledi? - Hayır.
- Mlle Harrington vous a dit d'appeler?
İlk olarak, adın Eve Harrington değil. Gertrude Slescynski.
Vous ne vous appelez pas Eve Harrington, mais Gertrude Slescynski.
- Tebrikler Bayan Harrington.
- Félicitations, Mlle Harrington.
- Bayan Harrington.
- Mlle Harrington...
Çoğu kız lisesinde bulunan Eve Harrington Kulübü'nü biliyor musunuz?
Vous savez, les clubs Eve Harrington, dans la plupart des lycées?
Bayan Harrington dinleniyor Bay DeWitt.
Mlle Harrington se repose, M. DeWitt.
Bayan Harrington ödülünü takside unutmuş.
Mlle Harrington a oublié ceci dans le taxi.
- O zaman Bayan Harrington'a sor.
- Demandez à Mlle Harrington comment faire.
Bayan Harrington nasıl alınacağı hakkında herşeyi biliyor.
Mlle Harrington sait tout à ce sujet.
Sadece bir taksi şöförü Bayan Harrington.
Un chauffeur de taxi.
Elbette Bayan Harrington.
Bien sûr, Mlle Harrington.
İçeri getirin, Harrington.
Amenez-les.
- 61-A Charrington Gardens. - Harrington mı? - Hayır.
J'habite au 61 A, Charrington Gardens.
Harrington malikanesindeki şoförü hatırlar mısın?
Vous souvenez-vous du chauffeur du domaine Harrington?
- Kim çağırıyor diyeyim? Profesör Harrington. Çok acil olduğunu söyle.
Je suis le professeur Harrington.
- Profesör Harrington'ın asistanıyım. - Nasılsınız?
Harrington.
Peki kontrol edebilir misiniz? Profesör Harrington'un evi.
C'est chez le professeur Harrington.
Profesör Harrington'un gelemediğini söylemiştin.
Harrington n'a donc pu venir...
Profesör Harrington bu sabah ölü bulundu.
On a trouvé Harrington mort ce matin.
Hemen çıkarım. Polis Profesör'ün elektrikle öldürüldüğünü söylüyor.
Harrington est mort électrocuté.
Profesyonel kumarbazlar.
arnaques, pétrole, mines et fausse monnaie. Harrington : Docteur Herscher,
" Bayan Harrington'un söyleyecek çok şeyi vardı, ve bu köşeden onun..
Ecoute.