Hats translate French
24 parallel translation
Öyleyse kimin hatsı? Benim mi?
C'est la mienne, peut-être?
Bölük birinci kuvvetten, Black Hats.
C'est le premier corps d'armée.
Belki de artık Krallık hastanesindekilere Richard schwartzon'un fay hatsız depremler hakkında herkesten daha çok şey bildiğini söyleyebilirsin.
Maintenant, vous pouvez raconter les puissances qui agissent au sein de l'hôpital Kingdom. Ce Richard Schwarzton connait mieux les tremblements de terre que quiconque.
Turk de "Safety Dance" şarkısını söyleyerek gitti.
Et Turk a commencé à chanter Safety Dance des Men Without Hats...
Mükemmel... çevirmen : beddesh iyi seyirler... ~ ~ Shoes, Hats, Pickle Jar Lids ~ ~
Génial. MON ONCLE CHARLIE
Kara şapkalardık.
On était des black hats.
Hatsız fiiller bitti!
Votre truc extra machin est fini.
Bunun şirketin hatsı olduğundan neden bu kadar eminsiniz?
Qu'est-ce qui vous fait croire que c'était la faute de cette entreprise?
Ama, işin iyi tarafında bakacak olursak, bu hayatımın en iyi dökümante edilmiş hatsı..
Mais, la bonne chose, c'est que c'est l'échec de ma vie le mieux documenté.
Birkaç "Siyah şapkayı" "Beyaz şapka" yaptığım bilinir. Sadece savunma analizi için değil, yaratıcı düşünmeleri için de.
Je suis connu pour avoir changé quelques Black Hats en White Hats, pas simplement pour une analyse, mais pour une pensée créative.
Yediler kendi şapkalarını Ve Ron adındaki aşçıyı
They ate their own hats and a cook named Ron!
HI HATS / PEDAL / STAND
HI HATS / PÉDALE / PUPITRE
Popo Kafalar.
The Ass Hats.
Popo kafalar diye bir grubu bilir misin?
Tu connais The Ass Hats?
Sanıyorum Popo Kafalar sizsiniz.
Vous êtes les Ass Hats?
Sonra beyaz şapkalı elemanlarınızdan biri gizlice sunucuma girdi ve Truva atı yerleştirdi. Böylece mesaj zincirime ulaşmayı başardı.
Alors un de vos damnés white hats a hackés mon serveur avec un cheval de Troie, a clickjacké ma chaîne de message,
- İyi niyetli olan Pentagon'a sızmaz.
Les White Hats ne piratent pas le Pentagone.
Kızıl Şapkalılar anıt duvarından fotoğrafları kaldırdıkları zaman bazen bir fare onları bulup bana getirir.
Quand les Red Hats enlèvent les photos des murs mémoriaux, des fois une petite souris les trouve et me les amène.
Kızıl Şapkalılar anıt duvarından fotoğrafları kaldırdıkları zaman bazen bir fare onları bulup bana getirir.
Quand les Red Hats enlèvent les photos des murs mémoriaux, parfois une petite souris les trouve et me les amène.
Elit seviye siyah şapkalılar.
Ce sont des black hats de haut niveau.
Hacker dünyasında beyaz şapkalılar iyiler.
Chez les hackers, les white hats sont les gentils.
Siyah şapkalılar kötülerdir.
Les black hats, les méchants.
Brad'le sen beraber olmalısınız böylece çok uzun yolculuğunuza çıkabilirsiniz... İnternetsiz, hatsız ve dünyayla iletişimi koparacağınız güzel yerlere gitmelisiniz.
Brad et vous devez rester ensemble pour faire votre long voyage, pour voir tous ces endroits sans wifi ou réseau, ou même sans aucune communication possible avec le vrai monde.
-... sonraki sabah 7'ye kadar orada kaldı.
Alors, les Ass Hats n'ont pas menti?