Hepimiz mi translate French
916 parallel translation
Hepimiz mi?
Vous plaisantez! Nous tous?
Tek bir adamın yaptıkları yüzünden hepimiz mi acı çekelim?
Il ne nous a pas protégés.
Hepimiz mi?
De nous?
Hepimiz mi?
Tous?
Hepimiz mi?
Nous tous?
- Hepimiz mi efendim?
- Nous tous?
Hepimiz gibi mi?
Comme nous tous?
Hepimiz. Hepiniz aynı çeteye mi mensupsunuz?
- Vous faites partie d'une bande?
Hepimiz seninle gurur duyuyoruz, değil mi Lizzie?
Nous sommes si fiers de vous, n'est-ce pas, Lizzy?
Ara sıra hepimiz müsriflik yaparız, değil mi?
On est tous extravagants de temps en temps, n'est-ce pas?
- Bakın, hepimiz birer yetişkiniz, değil mi?
Je sais ce que j'ai à faire!
Bu senin değişik bir şekilde kovma biçimin mi? Hepimiz zaten gidiyorduk.
Est-ce votre manière de m'indiquer la porte?
Evet, hepimiz insanız, değil mi?
Oui. Nous sommes tous des humains, non?
Hepimiz özlemedik mi?
À nous tous, pas vrai?
Kafanızı şişirmek istemem ama hepimiz elmayla meydana çıkarsak... elimize üç kuruş para geçeceği aklınıza geldi mi hiç?
Tu t'es pas dit que si on se ramenait tous avec des pommes, - on reviendrait avec des cacahuètes?
New York'a gidiyorsun, ve birgün hepimiz seni duyacağız, değil mi?
A New York! Et nous entendrons parler de vous, bien sûr.
Neden, hepimiz burada Amerikalıyız değil mi?
On est tous américains ici?
Tabii hoşlanıyor, hepimiz gibi. Hoşlanılan ne ki kızlar, elma şekeri mi? Gelin kahveye yardım edin.
Vraiment, Amy, il est si doux et il est tellement amusant.
Bu da demektir ki... -... hepimiz nükleer enerji üretiminde çalışacağız, değil mi, Carlson?
Cela nous inclut tous dans la production d'énergie nucléaire.
Hepimiz mi?
- Tous?
Hepimiz bunu kabul ettik, değil mi?
On s'était mis d'accord, non?
Hayır, hepimiz ona yardım ettik, öyle değil mi Bay Morley?
On l'a tous aidé, n'est-ce pas, M. Morley?
Doğru duvarı hepimiz beraber seçmedik mi?
Le mur est là.
Hepimiz birbirimize yabancı olduğumuza göre içki ile sohbete devam edelim mi.
Faisons connaissance en buvant un verre.
Meydanı Gant'e mi bırakacağız. Hepimiz bu kasabada yaşıyoruz.
Si on laisse Gant continuer, on n'aura plus de ville où vivre!
Hepimiz bir arada. Öyle değil mi?
Nous tous ensemble.
Şimdi bakın çocuklar hadi hepimiz sakinleşelim değil mi?
Écoutez, on se calme, d'accord?
Tabii. Hepimiz aktrisiz, değil mi?
Nous le sommes toutes un peu, dans le fond.
Ve hepimiz bu günü kutluyoruz, değil mi beyler?
Et nous célébrons tous aujourd'hui, n'est-ce pas, señores?
Hepimiz o yollardan geçtik, değil mi Bayan Packard?
On est tous passés par là, n'est-ce pas?
Çünkü... hepimiz ölümlüyüz, değil mi?
Parce que... on meurt tous, n'est-ce pas?
Hepimiz genç ve yakışıklı olamayız, değil mi Bay Ackenthorpe?
On ne peut pas tous être jeunes et beaux, n'est-ce pas?
Hepimiz için mi?
Pour nous tous?
Hepimiz çok zeki olamayız, değil mi?
Nous ne sommes pas tous des génies, n'est-ce pas?
Hepimiz ölünce mi!
Quand nous serons tous morts?
Eğer Venedikli körler olmasaydı hepimiz için perdeler olurdu. Bunu fark ettin mi?
Si les stores n'existaient pas, nous aurions tous des rideaux.
Şey, hepimiz bu odada bulunduğu sürece bize hiçbir şey olmayabilir, değil mi?
Eh bien, il ne peut rien nous arriver si nous restons tous ici.
Ayrıca, hepimiz çocuk olduk, değil mi, ha?
Et on a été gosses nous aussi, pas vrai?
- Hepiniz mi? - Hepimiz.
Tous?
- Hepimiz tekrar güvendeyiz. - Mocata da güvende mi?
- Nous sommes tous sains et saufs.
Yani, eğer gece yarısında şatoya dönmezsek hepimiz askere mi dönüşeceğiz diyorsun?
Tu dis qu'à minuit, si on est pas rentrés au château... - on se transformera en soldats?
Hepimiz mücadele içindeyiz, değil mi?
Nous luttons tous tellement, n'est-ce pas?
Sen ve biz, hepimiz yalnızca askeriz, değil mi?
Toi et moi, on n'est que des soldats, pas vrai?
Ted Burgess mi? Hepimiz Ted Burgess'i tanıyoruz.
Tout le monde connaît Ted Burgess.
Bak, hepimiz birbirimize saygı gösteriyoruz, değil mi?
Nous nous respectons.
Hepimiz fakirlik çekmedik mi?
On sait ce que c'est de ne pas avoir un sou.
Artık hepimiz bu işin içindeyiz, öyle değil mi?
On est tous dans le même bateau.
Hepimiz birden mi?
Tous?
- Hepimiz mi?
- Nous tous?
Hepimiz konunun ne olduğunu biliyoruz, değil mi?
Bon. Écoutez, nous savons tous de quoi il s'agit, d'accord?
Yemeğe mi gidiyoruz, yoksa bir filme mi? - Hepimiz gideceğiz, değil mi?
Nous irons déjeuner ensemble et voir un film, O. K?