English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → French / [ H ] / Holliday

Holliday translate French

159 parallel translation
Doc Holliday, genelde.
- Doc Holliday, surtout.
- Dinle, şerif bozuntusu, burası Doc Holliday'in kasabasıdır ve o döndüğü zaman...
Le patron ici, c'est Doc Holliday. Et quand il reviendra...
Doc Holliday.
Doc Holliday.
Bu da Doc Holliday, beyler. - Selam Doc.
- Je vous présente Doc Holliday.
Doktor John Holliday'i arıyorum.
Je voudrais voir le docteur John Holliday.
Yani Doc Holliday'i mi?
- Doc Holliday?
- Oh, Doc Holliday! O, saat 3 : 00 civarında kasabadan ayrıldı.
Il est parti à 3 heures du matin...
Ben Doktor John Holliday'i arıyorum.
Je voudrais voir le docteur John Holliday.
- Doktor John Holliday.
- Docteur John Holliday.
Doktor John Holliday.
Docteur John Holliday!
"Doc Holliday'i öldüren adam"
L'homme qui a tué Doc Holliday!
Doc Holliday'in kadınıyım.
Je suis la copine de Doc Holliday.
Holliday nerede?
- Où est Holliday?
Doktor Holliday.
Docteur Holliday.
Doktor John Holliday!
"Docteur" John Holliday!
Doc Holliday de onlarla.
Doc Holliday est avec eux.
- Doktor Holliday nerede?
Où est Doc Holliday?
- Holliday'e silah çekti.
Il menace Holliday avec son revolver. File!
Beni iyi dinle Doktor Holliday.
Laisse-moi te dire une chose, Doc Holliday.
- Holliday neden bekliyor sence?
Qu'est ce que fabrique Holliday à votre avis?
Doktor Holliday onunla poker oynadı.
Doc Holliday a joué au poker avec eux.
Doktor Holliday onun kardeşini öldürdü.
Doc Holliday a tué son frère.
Holliday nerede?
Où est Holliday?
Görüşürüz Holliday, tabii hayatta kalırsan.
Je vous reverrai, Holliday. Si vous êtes encore là.
- Bay Holliday.
M. Holliday.
Holliday, üzerinde silah var mı?
Holliday... laissez votre revolver.
- Doktor Holliday beni ilgilendirmiyor.
Je n'ai rien à voir avec Doc Holliday.
Doktor Holliday'i odasında tutuyorlar.
Ils gardent Doc Holliday dans sa chambre.
Haa... Doktor Holliday ve bayan arkadaşının Dodge Oteli'ne... yerleştiklerini öğrenmekle meşguldüm.
J'étais trop occupé par Doc Holliday et sa copine qui s'installent à Dodge House.
Doktor Holliday mi?
Doc Holliday?
Holliday, hayatımda birkaç aptallık yapmıştım.
Holliday, j'ai déjà fait des trucs dingues.
Kendimde nefret ettiğim her şeyi seviyor.
Elle représente tout ce que je hais chez Doc Holliday.
Hoşgörü gösteremem Holliday.
Pas de favoritisme, Holliday.
Bak Holliday, burada yetki bende olduğu sürece... hiçbir çoban sınırı silahlı geçemez.
Ecoutez, Holliday, aussi longtemps que je représente la loi ici, pas un ces cowboys ne franchira la ligne avec une arme.
Hayatta kimseye muhtaç olmadım. Doktor Holliday'e de olmayacağım.
Je n'ai jamais eu besoin de personne, et sûrement pas de Doc Holliday.
Doktor Holliday ile geldiğin için hakkında epey laf çıkacak.
Il y a beaucoup de ragots qui courent sur ton voyage avec Doc Holliday.
Holliday, Dodge City'de hayatımı kurtardı.
Holliday m'a sauvé la vie à Dodge City ; je ne l'oublierai pas.
Holliday, Wyatt'a birazcık değer veriyorsan buradan gidersin.
Holliday, si vous pensez à Wyatt, alors partez.
- Doktor Holliday de yanlarında.
Ils ont Doc Holliday avec eux.
Amerikan bozkırları Wyatt Earp, Jesse James, Bat Masterson... ve Doc Holliday gibi silahşor ve kanun kaçaklarının... isimleriyle yankılanırken, güzel ve işveli bir aktris... kumpanyasıyla beraber Batı'yı kasıp kavuruyordu.
Alors que la frontière américaine retentissait des noms des bandits et hors-la-loi tels que Wyatt Earp, Jesse James, Bat Masterson et Doc Holliday, une belle et séduisante actrice remportait un immense succès dans l'Ouest, avec sa troupe.
Doc Halliday, Clantonlar, Youngerlar... Hepsi gittiler.
Doc Holliday, les Clantons, les Youngers, tous sont partis.
Çıkarttılar bile. Valance ve adamları dün nehri geçip, birkaç toprak çiftçisini, ihtiyar Holiday ve oğlunu öldürdü.
Valance et ses hommes ont traversé la rivière hier et tué le vieil Holliday et son fils.
- Dr. Holliday?
Dr Holliday.
- Doc Holliday miydi?
- Doc Holliday y était?
Holliday seni öfkelendirmeye çalışıyor.
Holliday essaie seulement de te mettre les nerfs à vif.
Holliday'i tanıyor musun?
Tu as déjà rencontré Holliday?
Holliday?
Holliday.
Dur bakalım Holliday.
Minute, Holliday.
Holliday'e ne olmuş?
Qu'est ce qu'il y a sur Holliday?
Holliday kalacak.
Holliday reste.
- Holliday ha.
Holliday, hein?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]