Hooper translate French
296 parallel translation
Harold, Hank'e karanlıkta taze yumurta diye bir düzine kapı tokmağı sattığından beri Hank Hooper onun can düşmanıydı.
Hank Hooper, ennemi juré depuis qu'Harold lui ai vendu des poignées de porte au lieu d'une douzaine d'œufs frais, à la nuit.
"Hooper'larda kalmamın karşılığında, onlara ev işlerinde yardım ediyorum".
Je gagnais mon pain chez Hoopers en aidant aux tâches ménagères.
Adım, "Taksi Belle" Klakson.
Je m'appelle "Taxi Belle" Hooper.
Buyurun Bayan Hooper.
Voilà, Mlle Hooper.
İddia makamı ilk tanığı olarak Edna Hooper'ı çağırıyor.
L'accusation appelle à la barre Edna Hooper.
- İkamet adresiniz nedir Bayan Hooper?
Edna Hooper. Votre adresse?
Burada yargılanmıyorsunuz Bayan Hooper.
Vous n'êtes pas accusée.
O halde, cinayetle suçlanan bu adam, Bayan Hooper sizin de gözünüzle görüp tanıklık ettiğiniz üzere o Cumartesi öğleden sonra ve akşamında evde bulunan Frederick Garrett'ir, değil mi?
Cet homme, accusé de meurtre, est le même Frederick Garrett que vous jurez avoir vu chez lui ce jour-là?
Edna Hooper, sanık Frederick Garrett'in diğer sanıklarla beraber dava konusu olan, Joseph Wilson'u öldürme suçunu işlediği saatlerde huzurlu bir şekilde evinde oturduğuna yemin eder misiniz?
Jurez-vous que durant ces heures où, suivant l'acte d'inculpation, l'accusé Garrett, parmi d'autres, a assassiné Joseph Wilson, jurez-vous donc que Garrett était paisiblement chez lui?
Bu arada Bayan Hooper, uzun yıllardan beri Bayan Garrett'in yakın bir arkadaşı olduğunuz ve o evlenmeden önce de birlikte oturduğunuz doğru, değil mi?
Est-il vrai que vous êtes l'amie de longue date, et même d'avant son mariage, de Mme Garrett?
Müstakbel Bayan Bellinger için mavi misafir odasını hazırlayacaksın, değil mi Hooper?
Vous aurez la chambre d'amis bleue.
Baksana Hooper, şu kızları Wolters kampında görmüş müydün?
Tu as déjà vu ça à Camp Wolters?
Hooper, bunu düşünmüyorum. Bu gece yapacak başka işlerim var.
Hooper... je ne pense pas aller à la séance de cinéma.
Hoşçakal Hooper.
À un de ces jours.
- Hooper'i nerede bulabilirim?
Où est Hooper?
- Hooper mi?
Hooper?
Bill Hooper. K bölüğünde olduğunu biliyorum.
Bill Hooper, il est chez vous.
Hooper'in müfrezesi hangisi?
Où est Hooper?
William J. Hooper.
William J. Hooper?
Neydi şu isim...
Hooper...
Dün gece vurulan çocuğun ismi Hooper.
Le gosse qui est mort, c'est Hooper.
William J. Hooper.
William J. Hooper.
Hoooper-Smith'lerde.
Chez les Hooper-Smith.
Pekala Jimmy, Bay Hooper'i tekmelemeyi kesmeli ve yerine oturmalısın!
- Ne donne pas de coups de pied.
Arabayı Hooper'a geri götür.
Rapportez la voiture chez Hoopers.
Hooper!
Hooper!
- Hooper.
- Hooper.
- Julie Ann Hooper değil mi?
- N'est-ce pas Ann Hooper?
This is Julie Ann Hooper, bizim bebek bakıcısı..
Voici Julie Ann Hooper, notre baby-sitter.
Bu Julie Ann Hooper, bizim bebek bakıcısı.
Voici Julie Ann Hooper, notre baby-sitter.
Matt Hooper.
Matt Hooper.
Bay Hooper'a kazayı gösterelim.
Montrons notre petit accident à M. Hooper.
Ben Matt Hooper.
Matt Hooper.
Cevap ver Hooper. Ne görüyorsun?
Hooper, qu'avez-vous à signaler?
- Bu Matt Hooper.
- Matt Hooper.
Bay Hooper, ben tekne veya yelken yarışlarından söz etmiyorum.
M. Hooper, je ne pars pas en croisière.
Elleriniz şehirli eli, Bay Hooper.
Vous avez des mains de citadin.
Köpekbalığı görürsen yutkun Hooper.
Si vous voyez un requin, Hooper, avalez votre salive.
Hooper, tekneyi döndür.
Hooper, arrière toute!
Hooper, seni sersem, sancağa!
Hooper, imbécile, à tribord!
Hooper, boşa al.
Hooper, point mort.
Biraz da Hooper yapsın.
Hooper pourrait le faire.
Hooper tekneyi sürüyor şef.
Il est à la barre.
Kendinle oynamayı bırak Hooper.
Arrêtez de vous amuser.
Hooper, neredesin?
Hooper, vous êtes où?
Haydi, Hooper.
Allez, Hooper, allez.
Bay Hooper'dan gençti.
Plus jeune que M. Hooper.
Hooper, dümene geç.
Hooper, au gouvernail.
Siz Ella Sturgis Hooper'in şiirlerini bilmiyorsunuz galiba?
Vous connaissez les poèmes de Ellen Sturgis Hooper?
- İsminiz? - Bayan Edna Hooper.
Votre nom?
Claude Hooper Bukowski bir filmin ardına gizlenmeyi istemiyor
Claude Hooper Bukowski