English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → French / [ H ] / Horizontal

Horizontal translate French

136 parallel translation
Sonsuz bir sayıyı tanımlamak istersem,... yatay bir sekiz yazar ve onu bire bölerim.
Pour définir une grandeur infinie, je pose un 8 horizontal et le divise par 1.
Orada içbükey bir ayna olsa, 27 ° dikey, 42 ° yatay, hemşirenin yatak odasını görebilirim!
Je sais que s'il y avait un miroir convexe là-haut, 27 ° vertical, 42 ° horizontal, je pourrai voir directement dans la chambre de l'infirmière!
Ama aynı zamanda insanların yatay bakış açısına ulaşılır.
Mais également dans le monde horizontal de l'expérience dans lequel en fait nous vivons.
Dikey ölçüler çekül ile belirlenirken yataylar ise su terazisi ile değil,... terazilendirilmiş iki çekül ile gerçekleştirilirdi.
c'est-à-dire, la verticale a été fixé avec la ligne à plomb et l'horizontal était fixé avec un niveau, avec une ligne à plomb jointe par un angle droit.
O halde Fletcher, düz uçuşla başlayalım işe.
Alors Fletcher, commençons par le vol horizontal.
Uçak yolunda mı?
L'avion est-il horizontal?
Şimdi, eski hizasına getir.
Remets-le à l'horizontal.
Demek yataymış.
Il est horizontal.
Evet, bi'bakalım. 7 çapraz.
Très bien, voyons voir. Sept horizontal.
16 çapraz.
16 horizontal.
32 çapraz.
32 horizontal.
Holt size bunu söylediğinde ikiniz ne durumdaydınız?
Vous étiez tous deux à l'horizontal?
Eğer şiirin mükemmelliği, yatay eksene... ve önemi düşey eksene atfedilip, grafiği çıkartılırsa şiirin alanını hesaplayarak ne kadar başarılı olduğunu ölçebiliriz.
"Si la perfection du poème représente l'axe horizontal d'un graphique, et son importance, l'axe vertical, " le calcul de la surface du poème donne la mesure de sa grandeur. "
Byron'ın bir dörtlüğü, düşey eksende yüksek not alırken yatay da vasat bir performans sergileyebilir.
"Un sonnet de Byron peut obtenir un bon résultat sur la verticale, mais un score moyen sur l'horizontal."
Teşhisten on hafta sonra geçici yatay nystamus ile....... hemianopia gözlemledik.
Dix semaines après le diagnostic nous observons une hémianopsie... avec un nystagmus transitoire horizontal.
Biraz tango.
Le mambo horizontal?
Sağ yatay.
Droit... horizontal.
Anlaşıldı.
Droit horizontal...
Bir elle ucunu bir elle başını tutun.
Tenez-le horizontal... manche contre brosse.
Soldan Sağa 17'de saçmalamışlar. Buna inanabiliyor musun, Ruth?
Le 17 horizontal est faux.
Soldan Sağa 17.
Le 17 horizontal, oui.
Hayır, soldan sağa 15 değil.
Mais non, le 15 horizontal.
- Soldan sağa, bir kuş... emu.
- Horizontal. Oiseau rare : émeu.
- Only if we're horizontal.
- Si on fait ça à l'horizontale.
- Yatay değil, dikey olacak. Yoksa...
- Pas horizontal, vertical!
Pantolonunda tebeşir var demedim tebeşir bulaşmış dedim Yatay bir biçimde, cebin kenarında.
Je n'ai pas dit : "un pli à votre pantalon". J'ai dit : "un pli sur votre pantalon". Horizontal, sous la poche.
Hayır, Serçe dedi!
Non, l'horizontal.
Kan damlaları üzerindeki yatay hareketlilik üzerine bir test yapıyorum.
je vais tester le mouvement horizontal des taches de sang
Ve yaptığım her şeyin yatay olduğunu ve daha dikey olmam gerektiğini söyledi.
J'ai un jeu trop horizontal, je devrais être plus vertical.
Siz ikiniz yatay canavar ezmesini yaptığınız sürece boynuzum bende kalıyor.
Je garde ma corne tant que vous ne finissiez pas faire une purée de montres à l'horizontal.
- Sürekli yukarıdalar. - Kanepede, yatay vaziyette!
Sur le canapé... à l'horizontal, sur le canapé?
Rumba... yatay bir arzunun dikey ifadesidir.
La rumba est l'expression verticale d'un désir horizontal.
Radyatörü yatay koymalarını söyledim, tam tersini yaptılar.
J'avais dit un radiateur horizontal! C'est le contraire.
Deri altı kanaması.
Pétéchies. Sillon horizontal.
- Aman Tanrım. Yani yakalamadı, işimiz bitmişti. Ama hâlâ yatay pozisyondaydık.
Enfin, pas sur le fait, on avait fini, mais on était encore à l'horizontal et elle a vu Dean sortir de ma chambre et elle a dit toutes ces choses!
Pekala. 23 soldan sağa "Bor'un atom ağırlığı". Cevabı "on" olacak. - Evet.
Ok. 23 horizontal le nombre atomique du Bore : cinq.
- Düşünüyordum da... - Soldan sağa 13, "taonas" yazmışsın. Evet, ne olmuş?
Je croyais que vous deviez... 13 horizontal vous avez mis Teonas.
Sanırım cevap "İsimlendirmek" olacaktı. Soldan sağa 13 "küre".
Je pense que c'est identification. 13 horizontal c'est sphère.
Yatay on bacaklı türlerarası bir ça-ça mı?
Avaient fait le cha-cha horizontal inter-espèces à 10 pattes?
Bu ilginç. Bob Malone, lakabı Horizontal Bob. Sunset Limited'ın Arizona'da raydan çıkmasından şüpheli.
C'est intéressant, Bob Malone, alias Bob Horizontal, suspecté du déraillement du Sunset Limited dans l'Arizona.
Horizontal Bob'un nerede olduğunu bilen?
Est-ce que quelqu'un sait où est Bob Horizontal?
Burada Horizontal Bob'u gören kimse yok mu?
Personne n'a vu Bob Horizontal ici?
Horizontal Bob'dan bir iz yok.
Aucun signe de Bob Horizontal.
Horizontal Bob ismiyle biliniyor.
- Il se fait appeler Bob Horizontal.
Bu yatay göz hareketini duyduğunuz ritme göre tekrarlayın.
Répétez ce mouvement horizontal avec les yeux...
- Yatay tutun.
Laissez-le toujours à l'horizontal.
Tiroid burada bir yerde olmalı. Tamam, yatay.
- Horizontal.
Bir baksana, soldan sağa 26.
Regarde le 26 horizontal.
Canny okuma biliyor. Soldan sağa 26.
Le 26 horizontal.
Soldan Sağa 17 yanlış.
Le 17 horizontal est faux.
Dokuz çizgi.
Neuf horizontal.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]