Hugh translate French
1,323 parallel translation
Önce kocası, sonra oğlu.
Son mari, puis Hugh. C'est trop.
Hugh sizden hep büyük bir sevgiyle söz ederdi.
Hugh m'a souvent parlé de vous. Avec affection.
Bill ve Hugh küçükken bebek bezi kamyonu gelir bezleri alır, geri getirirdi.
Quand Bill et Hugh étaient petits... on envoyait les couches au nettoyage.
Hugh akıl edememiştir.
Hugh n'y a pas pensé.
- O Hugh'un dul eşi. Torunumu 200 ton metalin altında dünyaya getirdi.
C'est la veuve de Hugh, elle vient de mettre au monde mon petit-fils... sous des amas de métal.
İkinci Hugh Donald Arthur Winterbourne.
Hugh... Donald...
Hugh için gözümde canlandırdığım bir tip değil.
Je ne l'imagine pas avec Hugh.
- Hugh'un en sevdiği şarkı.
- La chanson préférée de Hugh.
Patricia, biliyorum sana saçma gelecek. Ama Hugh'la eskiden bu şarkıyı piyanoda çalardık.
Je sais que c'est un peu bête... mais je chantais cette chanson avec Hugh.
- Ne oldu kardeşinle aranızda?
- Que s'est-il passé avec Hugh?
Hugh'la toplantıya girmek üzere kapıda bekliyorduk.
Hugh et moi, on attendait à la porte.
Hugh bana döndü ve dedi ki :
Hugh s'est tourné vers moi en disant :
4. sınıftaydık. Hugh'la tarihe çok meraklıydık.
En CM 1, Hugh et moi, on détestait l'histoire.
Hugh benim önümdeydi.
Hugh courrait devant moi.
Hugh ne düşünürdü diye mi endişelisin?
Tu t'inquiètes de ce que penserait Hugh?
Canım, Hugh öldü.
Chérie, Hugh n'est plus là.
Hugh.
Hugh.
Ben Hugh'la hiç evlenmedim.
Je n'ai jamais été la femme de Hugh.
- Hugh Hefner'in.
- Hugh Hefner.
Paramount, Hugh Grant ve Rob Lowe'la birlikte oynamanı istiyor.
Paramount veut que tu joues avec Rob Lowe et Hugh Grant.
- Hugh!
- Hugh!
Hugh Whitbread.Ondan hoşlandığın için seni affedemiyorum Clarissa.
Hugh Whitbread. Je ne peux pas croire que tu l'aimes, Clarissa.
Sadece İngiltere Hugh gibi birini yetiştirebilirdi.
Quel autre pays que l'Angleterre, pourrait produire quelqu'un comme Hugh.
Hugh, yemeği hiç kesmeyecek misin?
Hugh, vous ne vous arrêtez jamais de manger?
Hepsi züppe, Hugh ise bir sahtekar.
Ce ne sont que des snobs et Hugh est malhonnête.
Doğru, adet olduğu üzre Hugh.
Comme d'habitude, Hugh.
Fakat Rcihard, senden ricam şu... bunu meclise bir öneri olarak getir. Ve Hugh, senden de...
Mais Richard, je vous suggère... de faire cette suggestion au parlement.
Times'a bir mektup yazarak tartışma başlatmama yardımcı olmanı istiyorum.
Et Hugh... j'ai besoin de votre aide pour une lettre au "Times".
Biliyorum ki sevgili Huhg, sen bunu benim için en uygun... sözcüklerle yapabilirsin.
Je sais, mon cher Hugh, que vous saurez, exactement... comment écrire ça pour moi.
Hugh oradaydı.
Hugh était là.
Hugh annesini görmeye gitti.
Hugh est parti voir sa mère.
- Bay Hugh Whitbread.
- M. Hugh Whitbread.
Bu Hugh Whitbread değil mi?
C'est Hugh Whitbread?
Ne kadar güzel bir fikir, Hugh.
Quelle merveilleuse idée, Hugh.
Aynen böyle düşünüyorum Hugh.
C'est précisément ce que je dis.
- Hugh, sırtına dikkat et!
Hugh, ton dos! Rentre chez toi!
Ama Hugh, masrafını nasıl karşılarız?
Mais Hugh, les conséquences!
Sen şarabı fazla kaçırdın Hugh.
Tu as bu trois verres, Hugh.
Hugh, lütfen.
S'il te plaît, Hugh.
İngiliz Hugh Grant'tan bu yana, böyle bir saldırı yapabilen biri görmedim.
Apparemment. Ils sont dangereux. Savez-vous où ils allaient?
Hugh Hefner gibiyim, sadce o güzel kızlar yok.
Je suis comme Hugh Hefner moins tout ce qu'il y a de bien dans sa vie.
İngiliz Hugh Grant'tan bu yana, böyle bir saldırı yapabilen biri görmedim.
Quelle déculottée! Pire que Hugh Grant.
Senatör, rakibiniz Hugh Weldie... ... neo-muhafazakar vagona atladı.
Votre adversaire, Hugh Weldie... vient de virer néo-conservateur.
Hugh'u bilmem.
Je sais pas pour...
Hugh, senin var mı?
Hugh. Tu en as...
Hugh, sen kazanırsan çocukların için okul seçmen gerekecek.
Hugh, si tu gagnes, faut réfléchir à une école pour tes gosses.
Hey Hugh, ne haber? Ne oldu?
Alors, Hugh?
Senatörler yarışında Hugh Weldie bu sabah kampanyasına erken başladı.
Chez les démocrates... Hugh Weldie faisait campagne ce matin dans la San Joaquin Valley.
Hugh Simic.
Hugh Simic.
Hepsi bu Hugh.
C'est tout ce qu'on a, Hugh.
Hugh Dryden NASA Başkan Vekili
"Directeur adjoint de la NASA"