English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → French / [ I ] / Ilgilenmiyorum

Ilgilenmiyorum translate French

2,298 parallel translation
Bak, Ana'yla ilgilenmiyorum ben.
Je ne suis pas vraiment intéressé par Ana.
Teşekkürler, ilgilenmiyorum.
Je ne suis pas intéressé.
Bir tek seninle ilgilenmiyorum bir çok dosya var.
Vous n'êtes pas ma seule affaire.
Ne satıyorsanız ilgilenmiyorum.
Je ne suis pas intéressée.
Sarah, şahsi hayatın ile ilgilenmiyorum.
Sarah, je me fiche de votre vie privée.
Davalarla ve şüphelilerle ilgilenmiyorum artık.
Désolée, ce n'est plus mon rayon. Je ne m'occupe plus d'affaires criminelles.
Ama ilgilenmiyorum diyelim.
Saluez Brix, dites - que c'est non.
Söyle Brix'e, ilgilenmiyorum.
Dites-lui que ça ne se fera pas.
Eğer derdiniz para ise, ben para almakla falan ilgilenmiyorum. Bak bu iyi işte.
Ecoutez, je ne veux pas récupérer le moindre argent, si c'est de ça qu'il s'agit.
Senin kız arkadaşınla ilgilenmiyorum.
Elle ne m'intéresse pas.
Evet, ilgilenmiyorum.
Je ne suis pas intéressée.
Her ne satıyorsan, ilgilenmiyorum.
Je n'achète rien de ce que tu vends.
Köpeğinin kaç kurdelesi olduğuyla ilgilenmiyorum.
Je me fiche de votre chien et de ses prix.
Onun dışında hiçbir şeyle ilgilenmiyorum.
Tout le reste est obsolète.
Ama giriş-çıkış işlemleriyle ben ilgilenmiyorum.
Mais je n'ai rien à voir avec les admissions.
Seni seviyorum - Ben burdakilerle ilgilenmiyorum
- Vous n'aimez personne.
Kurulla ilgilenmiyorum.
Je ne m'intéresse pas au conseil.
" Seninle ilgilenmiyorum. İlgilenmiyorum.
" Vous ne m'intéressez pas.
" Seninle ilgilenmiyorum.
Je ne suis pas intéressée.
Teşekkür ederim ama gerçekten ilgilenmiyorum.
Merci, mais je ne suis pas intéressé.
Artık eklemlerle ilgilenmiyorum.
Je ne répare plus de joints.
İktidar kavgalarıyla hiç ilgilenmiyorum.
Vos querelles de pouvoir ne me concernent pas.
Marcus, teklifinle ilgilenmiyorum.
Je me fiche de votre offre.
Donnie Rhyne ile ilgilenmiyorum.
Je me fous de Donnie Rhyne.
Benim adıma teşekkür et, fakat ilgilenmiyorum. Tamam mı?
Remercie-le, mais je veux pas.
Artık ilgilenmiyorum.
C'est réglé. Attendez, Gus.
Şu anda erkeklerle ilgilenmiyorum.
Les hommes n'ont aucun intérêt pour moi pour l'instant. OK?
O kısmıyla henüz ilgilenmiyorum.
Ça ne m'intéresse pas encore.
Artık senin zırvalarını duymakla ilgilenmiyorum.
- Assez de conneries.
Hiçbir diyetle ilgilenmiyorum.
C'à © tait à § a, le rà © gime en 4 jours.
Bana hiçbir şey anlatma, ilgilenmiyorum!
Je ne veux pas que tu me racontes. Ça ne m'intéresse pas!
Ben araştırma yapıyorum, evlat. Hastalarla ilgilenmiyorum.
Je suis chercheur, pas médecin.
Ne iş yaptığınla ilgilenmiyorum. Nasıl biri olduğunu, kim olduğunu bilmek istiyorum.
Je ne veux pas savoir ce que tu fais, mais qui tu es.
Yapma Gerard, bu adamların özel hayatıyla ilgilenmiyorum.
Votre vie privée ne nous regarde pas.
Ama yine de ilgilenmiyorum.
Ça ne m'intéresse toujours pas.
İlgilenmiyorum.
Non!
- İlgilenmiyorum
- Tu t'en fiches.
İlgilenmiyorum. Lütfen?
Vous serez payés.
- Bu konuda kibar olmayı tercih ediyorum ama ilgilenmiyorum, tamam mı?
- Je ne suis pas intéressé.
Bakın, ne bildiğinizi düşündüğünüzle ilgilenmiyorum.
Je me fiche de votre opinion.
İlgilenmiyorum.
Pas intéressé.
- İlgilenmiyorum.
- Je ne suis pas intéressé.
İlgilenmiyorum.
Je ne suis pas intéressée.
- İlgilenmiyorum.
- Pas intéressé.
- Hiç ilgilenmiyorum.
Je m'en fiche.
İnce detaylarla ilgilenmiyorum.
Les invitations, les fleurs, la déco...
- İlgilenmiyorum.
- M'en fous.
- İlgilenmiyorum.
Je m'en fous.
İlgilenmiyorum!
Je ne m'inquiète pas!
- İlgilenmiyorum.
Pas intéressé.
İlgilenmiyorum.
Ça ne m'intéresse pas.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]