English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → French / [ I ] / Integration

Integration translate French

385 parallel translation
The integration is under way.
L'intégration a déjà commencé.
Asimilasyon gibi karmaşık bir sorunu çözmeye çabalayan... bir azınlık grubuna üye olduğu için mi?
Est-ce parce qu'il fait partie d'une minorité luttant pour résoudre le problème complexe de l'intégration?
Neticede André makinesine o kadar güven duyuyordu ki parçalanma birleşme işlemine kendisini soktu.
André a fini par avoir tellement confiance en cette machine qu'il a voulu lui-même subir le processus de désintégration-intégration.
Birleştirici kabin parçalanmıştı.
La cabine d'intégration était détruite.
"Bütünleşme ve Demokrasiyi Birbirine Karıştırmayın" "Defol Pis Zenci"
Intégration et démocratie sont ennemies Les nègres chez eux!
Buradaki ironi ise ; çoğu zenci melez ve güneydeki bütünleşme iyi kurulmuş.
Le plus drôle, c'est que beaucoup de nègres sont des mulâtres et que l'intégration est très pratiquée dans le Sud.
Askere alındın!
Intégration!
Androidlerin varlığı açıklandığında onlar çoktan aramıza karışmış olmalı.
L'identité des androïdes ne sera révélée qu'après leur intégration.
Diğerinden çok alındı.
Depuis l'intégration de l'autre.
Belki boşluğa toplayıcı ünite ekleyebilirsin.
Peut-être que vous pouvez déplacer l'unité d'intégration plus haut dans la cavité.
BİLGİ YÜKLENİYOR
"Vérification tridimensionnelle Intégration des données"
- Shiatsu. Çığlık terapisi.
- L'intégration primale.
İlk entegrasyonu ver.
Intégration préliminaire.
Siz bize sadece, birazcık daha iyi eğitim vermek istiyorsunuz böylece biz de biraz daha iyi işlere girebiliriz.
On essaie de travailler à l'intégration. Vous voulez nous donner une éducation un peu meilleure pour qu'on trouve des emplois un peu meilleurs.
"Güney ve Latin Amerika Entegrasyonu..."
"Le Sud et l'intégration de l'Amérique Latine..."
Federal Engetrasyon Bürosu mu?
Le Bureau Fédéral de l'intégration?
Bu ülkeyi süre gelen entegrasyondan kurtarmak istiyorlar mı?
Demandez-leur s'ils désirent sauver ce pays des ravages de l'intégration.
Sistemi biliyorsunuz. Beyaz ve zenci çocukları kaynayan entegrasyon tenceresine atmak istiyorlar. Böylece ortaya kümeleşmiş, soyu karışık bir insan sınıfı çıkacak.
Ils veulent jeter ensemble les enfants blancs et de couleur dans le creuset de l'intégration, d'où sortira un conglomérat de mulâtres et de sang-mêlé.
Küçük bir kasabanın kaynaşmasında yararlı olmak.
Il a contribué à l'intégration d'une petite ville.
20 MART 1941 GETTO'YA GİRMEK İÇİN SON GÜN 44 / 91 N0.lu emirle vistül Nehrinin güneyinde bir Yahudi bölgesi kuruldu.
20 MARS 1941 DATE LIMITE POUR INTÉGRER LE GHETTO L'édit 44 / 91 établit un secteur juif au sud de la Vistule. L'intégration du ghetto muré est obligatoire.
Topluluğumuza katılmanızı kolaylaştırabileceğini söyledim.
J'ai suggéré qu'elle tente de faciliter votre intégration à notre communauté.
Aslına bakarsanız, belirsizlik çevreleriyle bütünleşmelerinden kaynaklanıyordu.
Le suspense vient de leur intégration même au monde ambiant.
"Shock Corridor" baş sayfa malzemeleriyle doluydu.
INTÉGRATION ET DÉMOCRATIE NE FONT PAS BON MÉNAGE LES NÈGRES CHEZ EUX!
Ve çok önemli diyorum çünkü, yeni Halk Ordusu'na katılmamız hakkında tartışacağız.
C'est très important parce qu'on va parler de notre intégration dans la nouvelle armée.
Şifreler çok belirsiz. Muhtemelen gözden kaçmış...
L'intégration est très subtile, presque indétectable...
Japonya, aday vermek yerine sistem entegrasyonu müteahhitliği istedi.
Le Japon a opté pour renoncer à présenter un candidat... en échange du contrat de l'intégration des systèmes.
Senatör bu yüzde yüz bütünsellik içeren bir askeri program.
Voici un programme pour 100 % d'intégration.
Eğer kadın adaylar test programlarına ayak uydurabilirlerse donanma 3 yıl boyunca onları tamamen destekleyecek.
Si les candidates égalent les hommes, la Défense approuvera l'intégration totale sur trois ans.
Henüz SEAL-CRT Eğitim Protokolu tam olarak hazırlanmış değil.
Nous nous adaptons lentement au protocole d'intégration des unités "Seals".
Tamamen entegre olmuş bir eğitim kurumu, elbette bu da 6,000 siyah ve ben demek oluyor.
Magnifique. Un modèle d'intégration. Ce qui veut dire 6000 Noirs et moi.
Sağlık ekibiyle iletişimini değerlendiremedim. "
Intégration à l'équipe soignante non évaluable. "
Bu gurup içine girmekte, çok zorlanıyorum.
L'intégration à ce groupe s'avère une entreprise difficile.
"Irkların kaynaşamaması", bence büyük bir sorun.
Le problème de l'intégration, c'est coton!
Asimile olmak katılımın tek yoludur.
L'intégration est la seule voie possible.
Sors, daha önce sana asimilasyonun iyi çözüm... olduğunu söylemiştim. Bunun için şimdi senden özür dilemek... istiyorum.
Sors... je vous ai dit un jour que l'intégration était le bon choix.
'Asıl yurduna geri gönderilme ve yerleştirme politikası, hem sizin hem benim için...''... yadsınamayacak bir önem arz ediyor.' 'Ve aynı önem daha çok, geleceklerini buraya bağlamış...''... pek çok göçmen için..'
Je souligne l'importance cruciale, pour vous et moi, ainsi que... pour ceux des immigrants dont l'avenir est ici, de cette politique de rapatriement et d'intégration assistés...
Organik bileşenleri bütünleştiren teknoloji hakkında bilgi rica ediyor.
Il demande des renseignements sur l'intégration des composants organiques.
DiNLEYiN, OKULUN ALDIGI YENi KARARLAR YUZUNDEN, BAZILARINIZIN TAKIMDAKi YERLERiNiZi KAYBETMEKTEN KORKTUGUNUZ GORUYORUM.
Avec l'intégration, les gars ont peur de perdre leur place.
SiZi iSTEMiYORUZ!
Mères contre l'intégration!
BiZi NEYE BENZETTiKLERiNi GORUYOR MUSUN?
C'est ça, l'intégration?
Katmanlı uzay üzerine çalışıyorum.
J'étudie l'intégration des ensembles.
Ya diğer konulardaki çalışmalarım?
Et mon travail sur d'autres projets, comme l'intégration des ensembles?
- Derneğe giriş kitabımı okuyorum.
- Je lis mon livre d'intégration.
Derneğe kabul edilmem için bu gerekli.
ça fait partie de mon intégration.
Derneğin aday üye toplantısına gideceğim, daha kendimi yağlamadım bile.
J'ai une réunion d'intégration et je ne me suis pas préparé.
Irk Anavatan Ulus
Race, patrie, nation, unification, euh... patriotisme, intégration, compatriotes, bienveillance, tout ça me rend malade.
İyi. Ortaklık en kısa zamanda başlasın.
- Je commence l'intégration tout de suite.
Bir dakika Hepsi bizimle.
- Intégration réussie!
Ayrımcı karşıtı çalışmalar olmasa oğlum David, Morgan Stanley'de çalışamazdı.
Mon David n'aurait pas un bon emploi sans l'intégration concertée.
"Kabul edilen azınlıklar"
Intégration Concertée.
Bendeki bu akıl... ve politik zekayla... tek sınırım hayal gücü.
Avec mon... intelligence... et les quotas d'intégration... je n'aurai aucune... limite!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]