Için rahat olsun translate French
168 parallel translation
Olan olmuş. Senin için rahat olsun.
Tu n'as pas à t'inquiéter.
Senin de için rahat olsun.
Tant mieux. Vous devez être rassuré.
Tatlım, için rahat olsun.
Chérie, tout ira bien.
Gördün mü? Gelemem. Hadi, için rahat olsun.
Tu vois, c'est impossible.
Senin de için rahat olsun, sana hiçbir şeyden daha az şey hissediyorum.
Et je t'assure que je ressens encore moins que ça.
Noelde her türlü mucize olabilir, için rahat olsun ve son kilidi de kırınca bana haber ver.
C'est l'époque des miracles. Courage! Appelle-moi dès qu'on a le dernier code.
O yüzden için rahat olsun. Söyleyeceğin şey tamamen doğru.
Alors, détendez-vous car ce que vous dites est la vérité.
Ama için rahat olsun, gerçek ismini asla kullanmadım.
Mais t'inquiète, je ne mettrais jamais ton vrai nom.
Ama, için rahat olsun... benim yolum da artık sadece Katratzi'den çıkmak yönünde. Hey!
Toutefois, sois sûr que mon plan est le seul capable de nous faire sortir de Katratzi.
Ne karar verirsen ver, sonucunda için rahat olsun.
Mais assure-toi de pouvoir vivre avec ton choix.
Ve için rahat olsun, tamamen adil bir yarışma oluyor.
Et vous pouvez vous dire que cette compétition sera impartiale grâce à vous.
Oğulları için öldürdüm iyi yürekli Duncan'ı... Onlar için vicdan azaplarına boğdum rahat uykularımı... Onlar kral, Banquo'nun tohumları kral olsun diye şeytana sattım canımı ve ölümsüz mücevherimi!
Pour eux j'ai tué le bon Duncan, versé le remords dans mon repos pour eux seuls, donné mon bien éternel à l'ennemi du genre humain pour les faire rois,
İçin rahat olsun. İstesen de benden kurtulamazsın.
On ne se débarrasse pas de moi comme ça!
İçin rahat olsun, Baba,.. ... öğüt dolu sözlerin içimde meyvelerini verecektir.
Vos paroles, mon père, porteront leurs fruits dans mon cœur.
İçin rahat olsun Şaka yapıyorum.
Rassure-toi, je plaisante.
- İçin rahat olsun.
Oui.
İçin rahat olsun.
- Je t'en prie...
İçin rahat olsun, dilimi de ısırmayacağım. Bağırsaklarımı en görkemli şekilde deşeceğim.
Je ferai mon harakiri dans toutes les règles de l'art.
- Tamam, için rahat olsun.
- Bien.
İçin rahat olsun.
Ne t'en fais pas.
İçin rahat olsun.
Calme-toi.
Öyle olsun. İkimiz için de rahat ayakkabılar isterim ve sen de 2000 Frank alırsın.
Trouve-nous en plus deux paires de bonnes chaussures.
İçin rahat olsun, sadece ziyarete geldim.
Sois assuré que ce n'est qu'une visite.
İçin rahat olsun, sana karşı hiçbir şey hissetmiyorum.
Sois assurée que je ne ressens plus rien pour toi. Rien du tout.
- Senin için rahat olsun.
Mais comment?
- İçin rahat olsun.
Sois tranquille.
Atılgan için. İçiniz rahat olsun. Kazanacağız.
C'est possible, mais nous serions plus prêts de la vérité en disant que Karnas ne veut pas reconnaître son échec dans cette négociation.
İçin rahat olsun.
Personne ne prend Matteo Scuro pour un fou.
İçin rahat olsun Coop.
Bon courage, Coop.
İçin rahat olsun.
Tu peux êrre rranquille.
İçin rahat olsun Helmut, hemen döneceğim.
Je reviens tout de suite, Helmut.
Sen her şeyi bana bırak. İçin rahat olsun.
Pourquoi tu ne me l'avais pas dit?
İçin rahat olsun.
Détendez-vous.
İçin rahat olsun!
- Ne t'inquiète pas.
İçin rahat olsun. Bence oğlun bu duygularını biliyordur.
Et bien, si cela peut vous aider... je pense que votre fils connait vos sentiments.
O haber çok özel bir tip retraktör için hazırlanmıştı. Ve içiniz rahat olsun, arkadaşınızın ameliyatında o retraktörü kullanmayacağız.
Ce rapport concernait un type de rétracteur bien particulier, et je puis vous assurer que nous ne l'utiliserons pas sur votre ami.
İçin rahat olsun, bu durumdan istifade etmem.
Mais je n'essaierai rien.
Öncelikle Pinoko için içiniz rahat olsun.
Soyez rassuré en ce qui concerne Pinoko...
İçin rahat olsun, Bidwell. 20 yıl içinde ya da o civarda, yılların tahrip edici etkisi bizim yapacağımızdan daha etkili bir şekilde ayının üstesinden gelecektir.
N'ayez crainte, Bidwell. D'ici 20 ans, les ravages de l'âge s'occuperont de l'ours bien plus cruellement que nous ne pourrions le faire.
İçin rahat olsun.
- Non.
- İçin rahat olsun. Güvenliyiz.
Soyez-en sûr, notre sécurité est extrême
İçin rahat olsun, o yüzden ölmemiş.
Ecoute, ce n'est pas ce qui l'a tué.
Alıştığından daha üst düzeyde, ama konuşmak için rahat bir yer olsun istedim.
C'est plus classe que votre ordinaire, mais je voulais qu'on parle tranquille.
İçin rahat olsun.
Laisse-moi te rassurer.
İçin rahat olsun.
Le malade en a besoin.
İçin rahat olsun, savaş benim için bitti.
Mais ne t'inquiète pas, la guerre est finie pour moi.
Kriptoloji ile ilgili konularda, ne olursa olsun, beni kaynak olarak... kullanmak için rahat hissetmeniz gerektiğini bilmenizi isterim.
Vous devez savoir que je suis à votre disposition pour tout renseignement lié à la cryptozoologie.
Senin için rahat olsun. Onu zaten askere almazlar.
Ne t'inquiète pas.
İsa ona, " İçin rahat olsun.
Jésus lui dit : " Prends courage, ma fille.
İçin rahat olsun baba.
Alors tu peux te rassurer, papa.
Ama biraz olsun kendini rahat hissetmen için ne yapabileceğimi de söylemeni isterim senden. Rahatımı nasıl sağlayacaksın?
Je veux que vous soyez satisfait, dites-moi juste comment faire.