Kareem translate French
188 parallel translation
- Evet, Kareem duşta.
- Kareem est au lavage.
NBA'de tüm zamanların en skoreri Kareem Abdul-Jabbar.
Des Lakers de Los Angeles, le champion marqueur de tous les temps, Kareem Abdul-Jabbar.
Kareem.
Kareem.
Kareem ribaundu aldı.
Kareem récupère le ballon.
Cabbar'ı mahvetti.
Il envoie Kareem dans la machine à pop-corn.
Kerim 41'de, ve bunu her gece yapıyor.
Kareem a 41 ans, et il fait ça tous les jours.
Bu işi seviyorsun, Kareem.
Tu te la joues crapuleuse, Kareem.
Onu yanıma Kareem getirdi.
C'est Kareem qui m'a parlé de lui.
Kareem Akbar.
Kareem Akbar.
Kareem of Union!
Soupe à l'ougnon!
Kareem Abdul-Jabbar'ın son sezonu.
La tournée d'adieu de Kareem Abdul-Jabbar.
Her iki takımı, antrenörleri, Kareem'in ailesini ve seyyar satıcıyı oyundan attı.
Il a mis tout le monde horsjeu! Un entraîneur, les parents de Kareem, le moutardeur de hot-dogs.
Bu Kareem Said, burada en çok sözü geçen Müslüman.
Voilà Kareem Saïd, le leader des musulmans. Le moment est venu.
Ve muhterem Kareem Said... kardeşlerini adalet adı altında dayatılan adaletsizliğe karşı savaşmak için bir araya toplamaya uğraşırdı.
Il y a aussi le révérend Kareem Saïd. Il voulait rassembler les siens pour lutter contre les injustices de la justice.
Huseni Mersah... Bu Kareem Said.
Husseini Mershah, voici Kareem Saïd.
Geçtiğimiz salı günü Oswald Eyalet Hapishanesindeyken kalp krizi geçiren siyah Müslüman Lider Kareem Said'in durumu ciddiyetini koruyor.
Le leader des Black Muslims, Kareem Saïd est dans un état critique, à la suite d'une crise cardiaque.
Evet... Hep merak etmişimdir, Kareem Said gibi ünlü birisi, iç çamaşırı markası olarak "Fruit of the Loom" mu kullanır "Hanes Man" mi?
Je me suis toujours demandé ce qu'un type connu comme Kareem Saïd portait sous sa chemise...
Merhaba Kareem.
Salut, Kareem.
Nino Schibetta ve Kareem Said.
Nino Scibetta et Kareem Saïd.
Biliyorsun seninle hedeflerimiz aynı Kareem.
Nous avons exactement le même but, Kareem.
Diğer konu Kareem Said.
Point suivant : Kareem Saïd.
Aksi taktirde genel kalabalığa katılırsın Kareem, ve Oz'un geri kalanında kimse kendisine davranılmasını istediği gibi davranmaz.
Sinon, tu seras transféré et crois-moi, Kareem, dans le reste d'Oz, le respect est un mot inconnu.
Diğer konu Kareem Said.
On passe à Kareem Saïd.
Kareem, ilaçlarını al!
Kareem, prenez vos médicaments!
Hussani Murshaw, Bu Kareem Said.
Husseini Mershah, voici Kareem Saïd.
Emerald City'deki rutine alışman için Kareem sana yardımcı olacak.
Il t'aidera à t'adapter à Emerald City.
Kareem Said beni görmeye geldi.
Kareem Saïd est venu me voir.
Kareem, konseydeki temsilcimiz sen olmalısın.
Kareem, tu seras notre représentant au Conseil.
Evet, ben Kareem Said.
Kareem Saïd à l'appareil.
97F444, Kareem Said, 97A622, Zahir Arif,
97F444, Kareem Saïd. 97A622, Zahir Arif.
Kareem Said, hükümetimize karşı acımasızca eleştiriler yönelten birisidir, ama politik farklılıklar bir kenara, hapishane mevcutları içerisinde inanılmaz bir bireydir.
Kareem Saïd a ouvertement critiqué notre administration. Malgré nos divergences politiques, il a été un détenu remarquable.
Bu vesileden ötürü Kareem Said'i tamamen affediyorum
Par la déclaration présente, j'accorde à Kareem Saïd le pardon total
Eğer Kareem Said benim masum olduğuma inanırsa, jüri de inanabilir.
Si Kareem Saïd me croit innocent, le jury le croira peut-être.
Kareem Said, konuşmayı o yapıyor.
Kareem a dit qu'iI parlerait.
Hey Kareem, haklıymışsın. Haklıymışsın.
Kareem, tu avais raison.
Kareem, biliyorsun senin bilgeliğinden hiç şüphe duymadık.
Kareem, on met pas ta sagesse en doute...
Kareem Said.
À Kareem Saïd.
Beyazların yanına mı taşınıyorsun Kareem?
Tu emménages chez les Blancs, Kareem?
Kareem Said, Hamid Khan...
Kareem Said, Hamid Khan,
Ben Kareem Said.
Je suis Kareem Said.
Bu şiirim Efendi Kareem Said'e adanmıştır.
Alors ce poème est dédié à notre Imam Kareem Said.
Kareem Said'in canına okuyorum.
Je mets K.-O. Kareem Said.
Üzgünüm, Kareem.
Désolé, Kareem.
Oh... Kareem Said'in test sonuçlarını aldın mı?
Et les examens de Saïd?
Hayır Kareem, yapma kardeşim...
Je voulais pas...
Biliyor musun?
Tu sais, Kareem, tu es censé être imam, professeur.
Kareem, senin imam olman gerekirdi, bir öğretmen, ve bana tek öğrettiğin senin Tanrı'nın nefret ve intikam dolu olduğu.
Et tout ce que tu m'as enseigné, c'est qu'Allah n'est que haine et vengeance.
Şu Kareem Said mi?
C'est Kareem Saïd?
Kareem Said, diğer adıyla Goodson Truman.
Kareem Saïd alias Goodson Truman.
Ne halt ediyorsun Kareem?
A quoi tu joues?
Şimdi Allah bilir Kareem Said sana ne söyledi de bulutlar dağıldı ve güneş çıktı. Bunun mahkûmların gözünde benim güvenilirliğimi nasıl sarstığının farkında mısın?
Que fais-tu de ma crédibilité auprès des détenus?