Kaynak translate French
2,747 parallel translation
Saçımda kaynak var.
Je porte des extensions.
Oradan büyük talep var ve sende de yeterince kaynak var.
Il est demande massive là-bas, et vous avez amplement suffisante.
Bu benim için de tarafsız bir kaynak tarafından bazı insanların aksine tehdit olmadığımı kanıtlamak için işe yarar birşey.
Moi aussi, j'ai quelque chose à gagner. Enfin, une source neutre prouvera que je ne suis pas la menace que certains croient que je suis.
Buradan da Arnavut Tepeleri'nden gelen kristal gibi kaynak suyu akardı.
Et là coulait une eau de source claire comme du cristal. depuis les collines d'Alban.
Artık tek ihtiyacımız mali kaynak bulmak.
Ne reste plus que les fonds.
- Kaynak kaskı ve dize kadar çorap?
Casques de soudure et jambières? !
Ama sizin için iyi bir kaynak olabilirim, Bayan Parsons.
Mais je peux être un atout pour vous, Mlle Parsons.
Eğer Kaynak'ı bulmuşsa onun icabına bakacağım.
Si c'est le cas, et s'il a trouvé la Source, je le neutraliserai.
Evet ama şunu anlamanı istiyorum, bu gece oldukça önemli programlar için kaynak sağlanması anlamına gelebilir.
Oui, mais vous voyez, ce soir pourrait signifier... Beaucoup de fonds pour de très importants programmes...
Elbette o değerli ve zeki bir kaynak.
Bien sur et il est une ressource intellectuelle de valeur.
Belki kaynak koduna ulaşabilirim.
Peut-être que je peux trouver un code source.
Kaynak bulmamızın ne denli zor olduğunu...
Vous savez à quel point il est difficile de trouver des fonds...
Kaynak.
La Source.
Ekip Cole'u veya Kaynak'ı asla bulamazlar.
L'équipage ne trouvera jamais Cole ou la Source.
Mayhew'la konuşması için adam yollamanın nedenin de bu kaynak mı yine?
Cette source est aussi pour ça que les affaires internes ont parlé à Mayhew?
Neden bir kaynak şimdi sana gelsin ki?
Pourquoi est-ce que quelqu'un viendrait te voir pour te dire ça maintenant?
Ve kimse intikam dolu Jack Bass'ten daha iyi kaynak yönetimi yapamaz.
Personne ne sait faire ça mieux qu'un Jack Bass vengeur.
Tyrell Hanesi kaynak bakımından tek gerçek rakibimiz ve onların yanımızda olmasına ihtiyacımız var.
Seuls les Tyrell sont nos vrais rivaux en terme de ressources et nous avons besoin qu'ils soient de notre coté.
Kayıp kart ihbarı. Kaynak : Özgürlük Rıhtımı-5.
{ \ * FORCED } CARTE SIGNALÉE COMME PERDUE
Doğal bir kaynaktan söz ediyoruz. Bu doğal kaynak halk adına hükümet tarafından kontrol edilmeli, en büyük menfaati kazancını artırmak olan özel kuruluşlar tarafından değil.
Il s'agit d'une ressource naturelle qui devrait être contrôlée par le gouvernement pour le peuple, pas par une entité privée guidée par le profit.
Göçmenler değerli birer kaynak mıdır, diye sorabiliriz.
Vous vous demandez si les immigrés sont utiles à notre société?
Temiz ve verimli bir kaynak.
Le gaz naturel est propre et efficace.
Bu kaynaklar için yaptığımız savaşa günde bir milyar dolar harcıyoruz. Arka bahçende bu büyük kaynak varken bu delilik.
On dépense un milliard par jour à se battre pour ça à l'étranger alors qu'on a toutes ces ressources dans notre cours.
Orijinal kaynak erkek rolünü üstlenirken yeni enfekte olan da dişi oluyor.
L'hôte endosse le rôle du mâle et celui qu'il infecte, de la femelle.
Onlar kaynak değil Saul, yemek misafirleri.
Ils ne sont pas des sources, Saul, Ce sont des invités.
Ve şüphesiz İkinci Dünya Savaşı buna kaynak sağlıyordu.
Indubitablement, la 2e Guerre mondiale va nourrir le processus.
- Günlük hiyerarşisinde ulusal kaynak komite toplantısı çocuklar derneği için bakım kozunu oynuyor mu?
- Dans la hiérarchie de l'agenda, est-ce que la réunion du comité national des ressources bat l'association de protection de l'enfance?
Skadden Kaynak Suları'na göre geçen geceye dair dağıtım planları yokmuş.
Selon Skadden Springs, il n'y avait aucune livraison plannifiée pour hier soir.
Kaynak mı? burada kalamayız.
On ne peut pas rester.
Bu kaynak, sana ne olduğunu söylemiş miydi?
Il t'a dit de quoi il s'agissait?
Kaynak bulmada yardım edecek misin etmeyecek misin?
Vous pouvez aider pour le fonds ou pas?
Kurbanlarımızın belirtileri ilk nerede gösterdiklerini ve en önemlisi de ilk hastanın kim olduğunu bulmamız gerekiyor kaynak hastayı.
On doit comprendre où toutes ses victimes ont été où est ce qu'elles ont commencé à présenter les symptômes et plus important encore, qui a été le premier malade. Le patient zero.
Bir dakika. Ya gerçek kaynak laboratuvardan kaçan bir maymunsa veya keşfedilmemiş bir silah zulasıysa ya da radyoaktif bir yağmursa?
Hé, attends, et si la vraie source est un singe échappé d'un labo, ou une cachette pour arme qu'on a toujours pas découverte ou une pluie radioactive?
Kaynak hasta bu olabilir.
Il pourrait être le patient zéro.
Bir hastalığa yenik düşecek birine kaynak ayırmak mı doğrudur yoksa daha iyi bir hayat sürebilsinler diye çocuklarınız için tedavi yöntemleri bulmak mı mantıklıdır?
Est-il juste de consacrer des ressources à ceux qui succomberont une certaine affection ou d'une autre, ou est-il raisonnable à découvrir des remèdes pour vos enfants pour qu'ils aient... une vie meilleure?
- Kaynak bulamadım...
- Je ne pouvais sortir les fonds, donc...
Sorun şu, kaynak bilgisayarda koruma filan yokmuş.
Le truc, c'est qu'il n'y avait aucune protection sur l'ordinateur.
Ve vaaz veremezse, paranın geleceği bir kaynak olmaz.
Et s'il ne prêche pas, il n'y a pas de collecte.
Ona ek kaynak bulabilirim.
Je peux lui avoir des fonds supllémentaires.
Kaynak için yardım edecek misin, etmeyecek misin?
Vous pouvez aider avec le financement ou pas?
Bilgiyi gerçekten Naomi Walling mi sızdırdı... yoksa bilgi bir dış kaynak tarafından mı çalındı, buna karar verebilmek için.
Pour déterminer si Naomi Walling a vraiment divulgé l'information ou si ça a été volé par une source extérieure.
CEO, Apache'nin Kurumsal Kaynak...
Le CEO, qui pense que son entreprise Apache
Elimizdeki tek kaynak o.
Il ne nous reste que lui.
BANA KAYNAK DİYEBİLİRSİN.
APPELEZ-MOI ROOT.
Kaynak kodla çalışıyorum.
Je travaille sur le code source.
Çözüm bu çünkü gerçek insanları beslemek için yeterli kaynak yok.
La solution, parce que on ne peut plus nourrir la population d'humains.
Bu da orijinali yardımıyla yayabileceğin anlamına geliyor yani kaynak kod aracılığıyla.
Cela signifie que vous pouvez seulement le flasher à partir du firmware d'origine, le code source.
Kaynak.
La Source?
Bekle, Bölüm sana maddi kaynak sağlamıyor muydu?
Ça venait pas de la Division?
- Bi çok kaynak olabilir
Des lapins généralement, quelquefois des chevaux
Acil kaynak.
Fonds d'urgence.