Kazik translate French
50 parallel translation
Orada öyle kazik gibi...
Ne restez pas là comme un...
Kazik. Kazik, konuş benimle.
Kazik, parle-moi.
- Kazik'in işini kaybetmesini istemeyiz.
- On veut pas que Kazik perde son emploi.
Ee, Kazik nasıl arabamın şoförü olmayı başardın?
Alors, Kazik, comment as-tu obtenu ce poste de chauffeur?
- Kazik. - Evet, efendim?
- Kazik.
Ee, Kazik, nasıl oldu da cici arabanı bırakıp dayanışmaya katıldın?
Alors, tu as abandonné ta voiture pour rejoindre la résistance?
Kazik, silahları al.
Prends les armes.
Viatia, ben Kazik.
Viatia, c'est Kazik.
- Zachariah, Kazik'le git.
- Zach, avec Kazik.
- Kazik, onu çıkartabilir miyiz?
- On peut le faire sortir?
- Kazik, onu nasıl çıkarttın? - Hiçbir şey yapmadık.
- Kazik, comment tu l'as fait sortir?
- Bunlar senin savaşçıların mı, Kazik?
- Ce sont tes hommes, Kazik?
Kazik, senin gitmeni istiyorum.
Kazik, je veux que tu y ailles.
Uvia'nın başaramadığı işe Kazik'i gönderiyoruz.
Tuvia n'a pas réussi, donc on envoie Kazik.
Kazik, bir şey yok!
Kazik, ça va!
Bahse girerim Kazik dönüş yolu bulmuştur.
J'aurais parié que Kazik serait de retour.
Kazik.
Kazik.
Kazik, Sen nasıl içeri girdin?
Kazik, comment es-tu entré?
Kazik, gel.
Viens, Kazik.
- Kazik, diğer tarafa gittin mi?
- Kazik, t'es allé de l'autre côté?
Çabuk ve sessizce Kazik'i takip edin.
Suivez Kazik vite et en silence.
Kazik, sen tek gideceksin.
Kazik, tu vas y aller seul.
Çabucak ve sessizce gelin, ve Kazik'in talimatlarına uyun.
Sortez calmement et silencieusement, faites exactement ce que dit Kazik.
Bak, Kazik nasıl da nefes alıyorlar.
Regarde, Kazik, comme ils respirent profondément.
TOYS'R'KAZIK
LES JOUETS, C CHER
KAZIK DEPOSU - Vay canına, haklıymışsın.
Je vais te faire voir si nous manquons de piques!
Kazik, biz iyi miyiz?
Kazik, est-ce que nous sommes bons?
Janek ve Kazik provadalar.
Janek et Kazik sont à une répétition.
Kazik'in babası da orada çalışıyor.
Le paternel de Kazik y travaille aussi.
Kazik neden okula gelmedi biliyor musun?
Savez-vous pourquoi Kazik n'est pas venu à l'école?
Kazik için.
C'est Kazik.
Ben ve Kazik bir çadır alıp Jastrzebia Gora'ya gitmek istiyoruz, Fakat henüz ayarlamadık...
Moi et Kazik on voudrait partir en camping pour les monts Jastrzebia, mais rien n'est encore fixé...
Tabii bazen yillar geçse de çözemem diyecegin kazik yerler çikabiliyor ama azimle devam edersen her zaman sonuca ulasirsin.
Bien sûr de temps à autre, on en trouve une exceptionnelle... qu'on pense ne pas pouvoir résoudre même en un million d'années. Mais si on s'accroche, on la résout.
Yardım et Kazik.
Aide-moi, Kazik.
Kazik?
Kazik?
Kazik!
Kazik!
Zavallı Kazik, ayaklarından hep dert yanardı.
Pauvre Kazik, il avait toujours des problèmes avec ses pieds.
Bu kazik, Yehuda Iscariot'un kendini astigi agacin dalindan.
Et ainsi c'était de cette branche que Judas Iscariot s'est pendu.
BANA KAZIK ATTIN, NE UĞRUNA?
TU M'AS BAISÉ POUR QUOI? JE VEUX LE SAVOIR.
Bir daha bana kazik atma.
Ne déconne plus avec moi.
Devrim Muhafizlari'na kazik atman umurumda olur mu sence?
Tu crois que je me soucie que tu aies arnaqué la Garde Révolutionnaire?
Ta ki tekrardan ona kazik atip kendi cinayetinin sucunu onun ustune atana kadar.
Jusqu'à ce qu'il la trahisse et la piège pour son meurtre.
Bana kazik atmamaliydin.
T'avais qu'à pas te foutre de moi.
Firuz'a neden kazik atiyorsun?
Firuz est pas content.
Kazik, savaş bitene kadar binlerce Yahudiye baktı.
Kazik s'occupa de milliers de Juifs clandestins.
Kazik'i bekliyorum.
Kazik...
Ve bu da Kazik.
C'est Janusz. Et lui c'est Kazik.
"KAZIK ÜLKESİ" Çeviri :
Traduction by PaTiiiii