Kimberley translate French
79 parallel translation
Kimberly civarında bir dorp'tan.
D'un bled, à Kimberley.
Şimdi herkesin beklediği büyük olay! Kimberley Ödülü'
Le grand événement, celui que vous attendez tous, le Kimberley Gift!
Kimberley Ödülü.
La course de Kimberley Gift.
Karımın adı Kimberley'di.
Ma femme était une Kimberley.
İlk Kimberley'lerden biri.
Une des toutes premières du nom.
Eski Kimberly elmas madeninde neler olduğunu bilirsin değil mi?
Vous connaissez l'histoire des mines de diamant de Kimberley?
KimberIy, Jo'nun bebeğini çaldı mı?
Kimberley a-t-elle volé le bébé de Jo?
Uzaklaş yoksa Kimberley kafasına bir kurşun yiyecek.
Eloignez-vous ou Kimberly reçoit une balle dans la tête.
- Üvey kızım, Kimberley...
- vous savez, ma belle-fille Kimberly...
Seni yarım saate kadar teslim etmezsem Kimberley ölür.
Si je ne vous livre pas dans 30 minutes, Kim sera morte.
- Kimberley iki tane alacakmış.
- Deux pour Kimberley.
ECG makinesinden başka ne gördün Kimberley?
Tu as vu un électrocardiographe.
- Bunlar harika görünüyor, Kimberley.
- Ils ont l'air bons, hein, Kimberley?
Kimberley'nin fındık alerjisi var.
Kimberley est allergique aux noix.
- Humphreys Caddesi'nden dön, Kimberley Yolu'nun yakını.
Tourne à Humphreys Avenue, près de Kimberley Road.
- Humphreys Caddesi'nden dön. - Kimberley Yolu'nun yakını.
Tourne à partir d'Humphreys Avenue, près de Kimberley Road.
- Kimberley.
- Attends.
- Kimberley, tatlım.
- Kimberly. - Chérie.
Benim öğrenmek istediğim şey, Roy veya Kimberley ya da her ikisi birden böylesine karmaşık bir cinayeti işleyebilir mi?
Ce que je veux savoir, c'est si soit Roy, soit Kimberly, voire les deux ensemble, ont eu les capacités nécessaires pour planifier un meurtre aussi complexe.
Kimberley'i görmeden önce birkaç sorum olacak.
J'ai quelques questions avant que vous alliez voir Kimberly. D'accord.
Kimberley, görüşürüz.
Kimberley, on se voit tout à l'heure.
Özellikle de "Passions" tan Kimbirley Evans.
Spécialement Kimberley Evans de Passions.
Kimberley, Güney Afrika Ocak, 2000 oranın halkına aittir.
Les ressources d'un pays appartiennent à son peuple.
Ocak 2003'te, kırk ülke, çatışma elmaslarının akışını durdurma girişimi olan "Kimberley Process" i imzaladı.
En janvier 2003, 40 nations ont adopté le "Processus de Kimberley" dans le but d'endiguer l'écoulement des diamants de guerre.
Diğer ayağını da zıplatmaya çalış.
Kimberley. Essaie de sauter sur l'autre pied.
Kimberly, hadi. Diğer ayak.
Kimberley, allez.
Kimberly, ayağın hakkında sana ne demiştim?
Kimberley, qu'est-ce que je t'ai dit à propos de ton pied?
Şimdi de Gobbler ve Kimberley'in geleneksel Japon eğlencelerini sunarım.
Et maintenant, pour votre pur plaisir, voici un spectacle japonais, par Gobbler et Kimberley.
- Allah aşkına, Kimberly. - Hala bu çalışma tablosunu mu hazırlıyorsun?
Bon sang Kimberley, encore sur cet emploi du temps?
Eee, 7. kattaki Kimberly de burada mı?
Alors... les filles du 7ème? Kimberley est inscrite?
Cam uçlu olan Kimberley mızrağıdır.
Les pointes de verre viennent du Kimberley.
Kimberley mızrağı.
Une lance du Kimberley.
Her neyse, ben de Big Bang'in İncil'den daha eski olduğunu söyledim. Sonra Michelle, Burton ve Kimberly cehenneme gideceğimi söyledi. Cehennem var mı?
Bref, j'ai dit que le big-bang était avant la Bible, et Michelle, Burton et Kimberley ont dit que j'irais en enfer.
Kimberley'e seslenip duruyordu.
- Il n'arrêtait pas d'appeler Kimberly...
Kimberley onun eşi ama geçen yıl öldü.
- Kimberly? C'était sa femme. Elle est morte l'an dernier.
James Kimberley Griffith...
James Kimberley Griffith
Kimberly nerede?
Où est Kimberley,
Bu doğru değil.
C'est faux. Kimberley!
Kimberly'nin neden size birazcık..... dahi olsa benzemediğini hiç merak ettiniz mi?
Vous ne vous êtes jamais demandé pourquoi Kimberley ne ressemblait, même pas un peu, à vous?
Kimberly Taş Çemberinde dün ölü bulunan adamın kimliği Anthony Breal olarak tespit edildi.
L'homme trouvé mort hier sur le site mégalithique de Kimberley a été identifié. Il s'agit d'Anthony Breal.
Kimberley Manning'i tanıyor musun?
Vous connaissez Kimberley Manning?
Kimberly Sullivian, kardeşinin öldüğü gece o ve kardeşinin şarap içtiklerini söylemişti.
Kimberley Sullivan a dit qu'elle et son frère buvaient du vin la nuit où il est mort.
Ve şimdi de Kimberley Boubier.
Et maintenant, Kimberly Boubier.
Kimberley Brooks. Hakim Peter Hopkins'in hukuk işleri sekreteri olarak çalışıyor.
- Kimberley Brooks, elle travaillait comme secrétaire juridique au cabinet du juge Peter Hopkins.
Kimberley Brooks, Hakim Peter Hopkins'in hukuk işleri sekreteri olarak çalışıyordu.
Kimberley Brooks, elle travaillait comme secrétaire juridique au cabinet du juge Peter Hopkins.
- Kimberley Brooks adını daha önce duydun mu? - Hayır.
Vous avez déjà entendu parler de Kimberley Brooks?
Maktul, Arthur Reginald Webster Charles Patrick Trumpington, Marcel Agnes Bernstein Lewis Anona Rudd, John Malcolm Kerr Nigel Sinclair Robinson, Norman Arthur Potter Felicity Jayne Stone, Jean-Paul Reynard Rachel Shirley Donaldson, Stephen Jay Greenblatt Karl-Heinz Muller, Belinda Anne Ventham Juan-Carlos Fernandez, Thor Olaf Stensgaard Pretoria Lordu Kimberley, Pretoria Leydisi Kimberley Yargıç Nigel Warmsly Kimberley Robert Henry Noonan ve Felix James Bennett'i 19 Aralık 1972 sabahı veya civarında öldürdüğünüz için.
Charles Patrick Trumpington, Marcel Agnes Bernstein, Lewis Anona Rudd, John Malcolm Kerr, Nigel Sinclair Robinson, Norman Arthur Potter,
Kardeşiyle yattı.
Il l'a quittée pour sa soeur Kimberley!
Tamam Kuzenin Kimberley adına geldim.
Je trouvais que c'était important de montrer qu'il ne voulait plus de tout ça.
- Tepesine topladığı saçlı Kimberley adında gıcık bir karısı var. - Peki...
- Très bien...
- Rick.
- et une femme agaçante, Kimberley.