Kolaydı translate French
2,368 parallel translation
Pratik yaparken kolaydır, ama gerçekte yapabilir misin?
C'est facile à l'entraînement, mais en vrai?
Bu hedef kitle olduğunda çok kolaydır, "sprey herkes içindir".
Il est beaucoup plus facile si vous avez un public spécifique, ce " spray nasal'est pour tout le monde.
Eleştirmek kolaydır.
Tout le monde est un critique!
Kaçış kolaydır. Zor olan özür kalmaktır.
S'évader est une chose aisée, le plus dur c'est de rester libre.
Sahte kimlik bulmak kolaydır seni havaalanından geçirecek kimliği bulmak zordur.
c'est facile de trouver des faux papiers, Plus difficile à en trouver qui vous permettrons accéder aux aéroports.
Sahte kimlik bulmak kolaydır seni havaalanından geçirecek kimliği bulmak zordur.
Identité. C'est facile de trouver des faux papiers, Plus difficile à en trouver qui vous permettrons accéder aux aéroports.
Sadece - - Sadece kocam hayattayken herşey daha kolaydı.
C'était tellement plus facile quand mon mari était vivant.
Böylesi daha kolaydır.
- C'est plus facile de cette façon.
Tabii birinin ne kadar çok toprağı varsa gizlenerek onu gözetlemek o kadar kolaydır.
Bien sûr, plus la propriété est vaste... plus il est facile de s'y cacher et d'espionner.
En büyük korkunla yüzleşmek yerine masum insanlarla dolu bir treni patlatmak gerçekten çok mu kolaydı? Ki bununla yüzleş, hayat böyle, değil mi?
C'était plus facile de faire sauter un train rempli d'innocents plutôt que de faire face à ta plus grande peur, qui est, disons-le, la vie en elle-même?
Güzel birisi için hayat daha kolaydır.
C'est facile la vie, quand on est beau.
Bazı insanları sevmek, diğerlerinden daha kolaydır.
Certains sont plus faciles à aimer que d'autres.
Ucuz bir tişörtten iplik sökmek kadar kolaydır.
C'est aussi facile que de découdre un T-shirt bon marché.
Ama çözmesi çok kolaydı.
Je parlais de Taub. C'était plus simple à résoudre.
Tatlıya hayır demek, yemiyor gibi yapmaktan daha kolaydır.
Plus facile de renoncer au dessert que de prétendre ne pas manger.
Nasıl yapacağını bilirsen kolaydır.
Facile quand tu sais comment faire.
Yalan söylemeyeceğim..... hep kolaydı.
Mais je ne vais pas vous mentir et dire que ça a toujours été facile.
Tek söyleyebileceğim, kendi oyuma karar vermek kolaydı.
Je peux te dire que je n'ai pas hésité.
Bu bölgelerde yol kat etmek kolaydır,... o yüzden hazır bu bölgedeyken gidebildiğimiz kadar gitmeliyiz.
La progression est aisée dans cette partie, et nous devrions couvrir le plus de terrain tant qu'on peut.
Ve açıktaki cihazların izini sürmek kolaydır.
Un micro ouvert serait repérable.
Onun zamanında çok kolaydı.
De son temps, c'était du gâteau.
Ngulu kılıcının üstesinden gelmek daha kolaydır.
C'est plus facile de survivre à une lame Ngulu.
O kadar kolaydı ya!
Comme si c'était facile.
Hiç olmasa, bu paraları saklamaktan daha kolaydır!
Ces titres étaient si faciles à planquer.
Birisi sizi seviyorsa onları geri sevmek çok kolaydır, değil mi?
Quand une personne vous aime, il est facile de l'aimer en retour. Amen.
Kendi ailemizi sevmek de çok kolaydır.
Rien n'est plus facile que d'aimer l'un des nôtres.
- Çünkü bu kolaydır.
- Parce que c'est facile.
Genelde erdem görmek kolaydır ama başkalarına erdemli olmak zordur.
Il est plus facile de recevoir la grâce que de la transmettre.
Öyle mi? Dün gece bunun tek gecelik olmadığını söylerken kolaydı, değil mi?
Car c'était plutôt facile pour toi l'autre nuit... de me dire que ce n'étais pas un coup d'un soir.
İnsanların bir ilişki yaşadıklarını fark etmek çok kolaydır. Sakladıklarını düşünseler de saklayamazlar. Ayrıca çekici bir kadınmış.
Lorsque quelqu'un est en couple, il ne peut pas le cacher, même s'il fait tout pour.
Eğri oturup doğru konuşalım, işin oldukça kolaydı.
En vérité, c'était tranquille pour vous.
- Önceden herşey daha kolaydı.
C'était beaucoup plus facile avant.
Keyfine bak ve eğer yapmak istersen kolaydır.
C'est simple. Tu sais que je te dis la vérité.
Babası hayattayken daha kolaydı ama Cody ve ben... Şimdi iyiyiz. İdare ediyoruz.
C'était plus facile avec mon mari, mais on s'en sort, Cody et moi.
Okul benim için hep kolaydı.
C'était facile à l'école.
Bazen istediğini elde etmek içindir bazen de sadece daha kolaydır.
Pour obtenir ce qu'on veut. Ou parce que c'est plus simple.
Çok uzaklaşmayın, buralarda kaybolmak çok kolaydır.
N'allez pas trop loin, il est facile de se perdre dans le coin.
Yazın çevreden topladıklarınızla yaşamak kolaydır ama kış gelince? çok yakında kimlerin gerçekten hayatta kalabileceğini göreceğiz.
Charogner est bien tant que l'été dure, mais quand viens l'hiver... nous allons bientôt savoir qui sont les réels survivants.
Evet, ayrıca gerçekten çok kolaydır. Yemin ederim.
Et je vous assure que c'est très facile.
Kedi olsaydı daha kolaydı. Zenci bir çocuk kimsenin umurunda değil.
Tout le monde se fout d'un Noir.
Sanki benim için çok kolaydı.
Ça n'a pas été facile pour moi.
Ama, ilaçları alıp Werther'in çayına karıştırmak da öyle kolaydı ki.
Mais c'est aussi facile... de les verser dans le thé de Werther.
Bak, ben bir oyuncuydum. Kolaydır.
J'étais acteur, c'est facile.
Acıyı resmetmek kolaydır, fakat tutkunu ve acını muhteşem dünyamızın coşkusunu ve neşesini resmetmek için kullanmak bunu daha önce hiç kimse yapamamıştı.
Il est facile de représenter la douleur, mais utiliser passion et douleur pour transcrire l'extase, la joie et la splendeur de notre monde. Ça n'était jamais arrivé auparavant.
- Acele etmeliyiz... - Gergin insanları okuması kolaydır.
Nous sommes pressés et les gens nerveux laissent tout transparaître.
Arkadaşları ikna etmek kolaydı büyük bir fikre çok para lazımdı.
Eh bien, il était facile d'avoir l'accord des amis Mais une grande idée a besoin d'une grosses sommes d'argent.
Onlar için deli olduğunu düşünmek çok kolaydır.
C'est facile de dire que vous êtes folle.
Meksika çok kolaydı.
Le Mexique, c'était facile.
Ortaokul benim zamanımda çok daha kolaydı.
Le collège était plus facile de mon temps.
Evet, sahte plaka kullanmış. Bunu yapmak kolaydır, bilirsin.
Il l'a dupliquée, c'est facile à faire.
Gürültü patırtı ve tartışmaları geçerseniz, görmek çok kolaydır.
Comment trouve-t-on la somme?
kolaydır 22
kolay gelsin 78
kolay 211
kolayca 28
kolay iş 26
kolay olmayacak 74
kolay oldu 39
kolay para 20
kolay mı 24
kolay değil 104
kolay gelsin 78
kolay 211
kolayca 28
kolay iş 26
kolay olmayacak 74
kolay oldu 39
kolay para 20
kolay mı 24
kolay değil 104