English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → French / [ K ] / Kori

Kori translate French

241 parallel translation
Kaleyi Mir'e götürün Devletabat yoluna bırakın.
Amène-la au puits de Kori-i-Amir... et laisse-la là.
Diğer adam ise Kori.
L'autre mec, c'est Kori.
Muhtemelen Kori'nin yeni numaralarından biri.
Probablement un des nouveaux trucs de Kori.
Kori Weston?
Kori Weston?
Kori, biliyorum bu senin için büyük bir sürpriz oldu. Uzun hikaye. Ama az önce söylediklerin çok güzeldi.
Je comprends que tu sois surprise, c'est une longue histoire...
Kori Weston bana aşık olmuş!
Kori Weston a flashé sur moi!
Biraz pirinç alıyorum, bir kutu et, köri yapıyorlar.
J'apporte de la viande et du riz, elles feront un curry.
Biraz köri bay Forrester?
Reprenez du curry, M. Forrester.
Köri bu mevsimde ihtiyaç olan tek baharattır.
Il n'y a que le curry qui convienne dans un climat pareil.
- Köri?
- Le curry?
Alexander da köri yememiş anlaşılan?
Alexander n'a pas pris de curry non plus? Non.
Limonlu köri?
Curry au citron?
Limonlu köri mi?
Curry au citron?
Limonlu köri?
Du curry au citron?
Edward Heath, yeni elbise skeci ile Richard Baker, Limonlu Köri ile...
Les nominés sont : M. Edward Heath, pour le sketch du costume neuf. M. Richard Baker, pour Curry Aucitron.
Limonlu Köri mi?
Curry Aucitron?
Kıpırdayın, yoksa sizi köri sosuyla pişiririm.
Sinon je vous cuisine au curry.
Köri var.
II y a du curry dessus.
Kaplumbağa çorbası, köri soslu tavuk somon balığı geyik bifteği mantar soslu fileto biberli enginar ve viskili İskoç kekliği.
Il y avait du potage de tortue, du poulet au curry... du saumon... de la viande de chevreuil... des filets de sole dans de la sauce aux truffes... des artichauts aux poivrons... et un tétras écossais au whisky.
Köri soslu. Film başladıktan sonra bu gürültüyü duyarsam seni gebertirim.
Si je vous entends après le début, je vous tue...
Kanserli ciğer kullanıp köri sosuyla kaynatmışlar.
On dirait qu'ils ont eu du mal avec cet ingrédient.
Köri soslu kuzu etiydi bayım.
- C'était du mouton au curry, monsieur.
Köri, tadı saklamak için uygun bir araçtı.
Le curry était l'épice idéale pour déguiser cette saveur.
- Köri soslu Paté d'alouettes. - Köri soslu Paté d'alouettes.
"pâté d'alouette" à la sauce chicorée...
- Köri sosu saçımı yağlandırıyor. - Al. Sen seç.
Vous ne me faites pas confiance!
Üç sebzeli köri pilavı alayım ben öyleyse.
Finalement, trois currys de légumes.
Köri için mi geldin?
Vous venez pour le curry?
Köri falan yemem ben.
Je ne mange pas. Curry.
Çok köri yapmışım...
J'ai fait trop de curry...
Yeteri kadar köri var mı?
assez de curry?
Köri soslu kuzu eti ister misiniz?
vous voulez de l'agneau au curry?
- Biraz köri tozu koysaydın bari.
- Balance du curry, ça cachera l'odeur.
Bu köri kokusu mu?
Ça sent le curry?
Bunun iki katı olan ve köri kokmayan bir daireye 750 $ ödüyorum.
Je paie 750 $ pour un truc deux fois plus grand. - Qui ne sent pas la bouffe.
Merak etme köri yüzlüm.
C'est rien, mon curry.
Ulu pilav, ulu köri, ulu Gandi, hadi başlan gari.
Bon riz, bon curry, bon Gandhi, bon appétit.
Bu oda köri sos gibi kokuyor.
Cette chambre sent le curry à emporter.
Hindistancevizi köri.
Non, mon chou.
Köri sever misin?
Tu aimes le curry?
Hurda taksilerini son sürat süren, derilerinden yayılan köri kokulu, günümü berbat eden Sih ve Pakistanlıların canı cehenneme.
J'emmerde les Sikhs et les Pakistanais qui foncent sur les avenues dans des taxis pourris, le curry qui sort de leurs pores, qui pollue ma journée.
İçinde köri ve safran vardı.
Il contenait du curry et du safran.
Köri ve safran.
Du curry et du safran.
Toz köri.
Du curry en poudre.
Bu köri kokusu mu?
Je rêve ou ça sent le curry?
Bunun iki katı olan ve köri kokmayan bir daireye 750 $ ödüyorum.
Je paye 750 pour deux fois la taille et il n'y a pas d'odeurs.
Et suyuna çorba ve bitkili köri.
Du bouillon et un curry vert. Attendez.
- Kori?
Kori?
Anlaşılan Berger'ın kuralının nadir bir istisnası var, ve çoğu zaman köri etkili oluyor.
Apparemment, il y a une exception à la règle de Berger, et le curry en fait souvent partie.
La Cienega'dan buraya kadar köri kokusu aldım.
Je sens ton curry depuis La Cienega.
- Köri az mı çok mu?
- Trop de curry, hein? Un peu?
İnsanlık için! Biraz daha köri *? - Hayır!
Je construit des satellites pour faire avancer la technologie.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]