Kovac translate French
414 parallel translation
Durmayalım Kovac, ileride birileri daha var.
Continue à chercher, j'ai vu Kovac, il y a des rescapés par ici.
Haydi Kovac, yürü.
Kovac, vas-y rame.
- Şurada birileri var. Sağ tarafta.
Là on voit quelqu'un, sur ta droite, Kovac.
- Asıl küreklere.
- Tourne-toi un peu Kovac.
- Makine dairesinde yağlayıcı, ben Kovac.
Le roi du graissage, je m'appelle Kovac. Kovac hein?
- Kovac demek. Ben de Rittenhouse.
Je m'appelle Rittenhouse.
Kovac, nöbet için beni uyandırmayı unutma.
Kovac, n'oublie pas de me réveiller pour prendre mon quart.
Üzgünüm, çok üzgünüm millet. Nöbeti devraldığımda zifiri karanlıktı. Hiçbir şey göremiyordum.
Je suis désolé, je suis vraiment désolé quand j'ai relevé Kovac, on ne voyait pas à deux pas, c'était le noir complet.
- Kovac, yelken işi nasıl gidiyor?
- Kovac! Amenez-vous.
Kovac, mekanizmalardan anlıyorsun sen değil mi?
Mais le club de Roseland l'a gardé. Kovac, vous comprenez un peu ces petits machins?
- Kovac, aşırı önyargılısın.
Kovac, vous êtes aveuglé et incapable de raisonner.
- Kovac yapsa?
Et que dites-vous de Kovac?
- Kovac, Rosie için niye öyle dedin?
Kovac, pourquoi as-tu dit ça sur Rosie?
Hey, Kovac. Kalleş herifin birisin.
Hé, Kovac, tu es une canaille.
Bay Kovac.
Monsieur Kovac!
Bir saniye. Ona cüzamlı gibi davranmanın manası yok.
Un moment, Kovac, c'est une stupidité de traiter cet homme commme un lépreux.
Kovac, söz hakkı olmayan birini suçlamaya hakkımız yok.
Kovac, nous n'avons pas le droit de condamner un homme sans l'écouter.
Kovac.
Kovac!
- Kovac. Ne yapacaksın?
Kovac, que voulez vous faire?
- Ama Kovac, bu cinayettir.
Mais Kovac, c'est un meurtre.
- Bırak yapsın Kovac.
- Attends un peu, Kovac!
Çabuk ol! Kovac, pompaya geç.
Kovac, actionne la pompe.
Hedefime ulaşana kadar çekerim Bay Kovac.
Suffisamment pour atteindre mon objectif Mr Kovac.
- Kovac, baksana.
- Eh Kovac!
- Sana ne kadar borcum var?
- Combien je lui dois Kovac?
Kovac, neden Willy'yi öldürmüyorsun?
Kovac, pourquoi ne tues-tu pas Willy?
Kovac, işte şimdi benim anladığım dilden konuşmaya başladın.
Kovac, maintenant vous parlez mon langage.
Kovac, bu kez üstünlüğünü kaybetmiş gibi duruyorsun.
Kovac, je crois que vous allez dire adieu à votre situation de magnat.
Çabuk ol Kovac!
Vite Kovac!
Kovac dostum, sana 50 bin dolar borcum var.
- 50 000. Kovac, je vous dois 50 000.
Ben Bayan Kovac.
Je me présente Mme Kovac.
Sizi anlıyorum Bayan Kovac. Gazetedeki resimleri kesen şu fiyakalıyı görüyor musunuz?
Avec tout le respect, Mme Kovac, vous voyez ce beau gosse qui coupe des photos de journal?
Bebeğiniz artık büyüdü Bayan Kovac.
Votre bébé est un adulte.
Pekala Bayan Kovac. Barney'yle konuşacağım.
Bien, Mme Kovac, je parlerai à Barney.
Merhaba Bayan Kovac.
Bonjour, Mme Kovac.
Güle güle Bayan Kovac.
Au revoir, Mme Kovac.
Bikinilerden, o şirin kovacıklardan... akan terler o içi kan dolu kumlara akıyordu.
Des bikinis, tu imagines, des petites mignonnes... suant sur ce sable qui avait bu tant de sang.
Dr. Kovac'a yardım et istersen.
Allez aider le Dr Kovac.
Dr. Kovac?
Dr Kovac?
Dr. Kovac. Carl De Raad, Psikiyatri.
Dr Kovac, Carl De Raad, psychiatrie.
Dr. Kovac, teşekkürler.
Dr Kovac, merci.
Dr. Kovac mı?
Le Dr Kovac?
- Dr. Kovac'e bir vaka daha geldi.
- Encore une suture pour le Dr Kovac.
Bana Dr. Kovac demeyi bırakmaları için yeterli bir süre.
Assez longtemps pour qu'ils cessent de m'appeler Dr Kovac.
- Kovac, su ısıtıcını mı tamir ediyor?
- Kovac répare ton chauffe-eau?
Ben Luka Kovac.
Je suis Luka Kovac.
- Dr. Kovac'ın yakından...
- Je suis certaine que le Dr Kovac...
Dr. Kovac, 1 5 dakika izin verdi, kuru temizlemeciye uğrayacağım.
Le Dr Kovac m'a donné 15 mn pour aller au pressing.
- Lafını geri al.
- Kovac, retire ça tout de suite.
Kovac.
Kovac.
Ron, buraya gelip bir şeyler söyler misin lütfen? Bayanlar ve baylar, karşınızda 4 Temmuz 1946'da doğan Ron Kovac.
Venez dire quelques mots, s'il vous plaît.