Kredi kartı translate French
3,943 parallel translation
Hmm, Aranızda çalınmış kredi kartı olan var mı?
Quelqu'un a une carte de crédit volée.
Sanırım hâlâ çalışan bir kredi kartım var.
Je crois que j'ai encore une carte bleue qui marche.
- Şimdi bana kredi kartını ver.
Maintenant donne moi ta carte de crédit.
Kredi kartı babama ait.
C'est sa carte de crédit.
Ne demek istiyorsunuz? Bir kadının kredi kartı kayıtlarından ve seyahat kayıtlarından belli ölçüde- -
Bien, il y a des limites à ce que nous pouvons dire à partir des reçus de carte, des dossier de voyages, sur une femme, et donc je...
Az önce kredi kartı dökümü geldi.
Je viens de recevoir le relevé de sa carte de crédit.
Bu onun kredi kartı.
C'est sa carte de crédit.
Bana söyleyecek miydin yoksa kredi kartı ekstresinde görmemi mi bekleyecektin?
Tu comptais me le dire ou attendre le relevé de compte?
İçlerinde bir ilişki yaşadığını gösterecek tek bir kredi kartı faturası telefon araması ya da çiçek siparişi yoktu.
Je n'ai rien trouvé qui puisse suggérer une liaison.
Kredi kartım iptal edilmişti.
Ma carte de crédit était bloquée.
Buraya kadar artık nakit yok, kredi kartı yok.
C'est ça... plus d'argent, plus de cartes de crédit.
Ve birisi benim adıma otuz kredi kartı ve ev kredisi almış. Kimliğim çalındı.
Quelqu'un a fait 30 cartes de crédit et un crédit immobilier à mon nom.
Ve ayakkabımın altına, sakız yapışmıştı, sen de onu kredi kartıyla çıkardın.
Et j'avais un bout de chewing-gum accroché sur le bout de ma chaussure. et tu l'as enlevé avec une carte de crédit.
- Kredi kartını kullanmadı, telefonu kullanmadı.
Il n'a pas utilisé sa carte de crédit, il n'a pas utilisé son téléphone.
Kredi kartınız.
- Oui. Voici ta carte de crédit.
Ne kredi kartı kullanımı, ne de cep telefonu sinyali.
[Tommy] Pas d'activité sur la carte de crédit, ni d'usage d'un portable.
Kredi kartı geçmişi halıyı Rick kaybolduktan bir gün sonra aldığını gösteriyor.
L'historique de la carte de crédit montre qu'elle a acheté le tapis un jour après la disparition de Rick.
Ted'in kredi kartı borcu varmış.
Ted a des dettes de cartes de crédit.
- Kredi kartı borcu yüzünden insan öldürmezler.
Ils ne te tuent pas pour des dettes de cartes de crédit.
Bize hemen hemen her şeyi anlattı zaten. Kemikleri satın almanı, Belinda'nın kredi kartını ödünç almanı ve ödeyemediğin borçlarını.
Elle nous a déjà presque tout dit... vous avez acheté les os, emprunté la carte de crédit de Belinda, le dette que vous ne pouviez rembourser.
Evet ama Belinda'nın kredi kartını çalmak suç.
Ouais, mais voler la carte de crédit de Belinda, ça l'est.
Ödeme işlemleri için öncelikle kredi kartınıza ihtiyacım var.
Et montrez-moi une carte de crédit en garantie.
O motorsiklete tek bir ayağını atarsan kredi kartını keseceğiz.
Tu poses un pied sur cette moto, et tu peux dire adieu à ta carte de crédit.
Kredi kartı ekstremden uzun sabıka kaydın var.
T'as un casier plus long que mon relevé de carte bancaire.
Kredi kartını cüzdanına koydum.
J'ai remis ta carte bancaire dans ton portefeuille.
Birisi Eric Chase'in kredi kartı ile müzik seti satın almaya çalışmış.
Quelqu'un a essayé d'acheter une radio avec la carte de crédit d'Eric Chase.
Söylemen gereken Davis ölü bir adam için 911'i arayıp ve sonra onun kredi kartını kullandın mı?
Dites-moi, Davis, on appelle les secours pour un mort et on utilise ensuite sa carte de crédit?
Tüm yapmamız gereken....... Bay Soo'yu çalıntı kredi kartıyla suçlamak işlem sürdüğünde beklerken üstünü çıkarıp arayacağız bu noktada Bay Chase'in kendini savunmak için çabalarken. tırnak izlerini görebilmemiz mümkün olabilir.
Tout ce qu'on a à faire, c'est inculper M. Soo pour cartes volées et attendre la fouille corporelle pour voir les marques des efforts de M. Chase pour se défendre.
O sadece çalıntı kredi kartıydı!
C'était qu'une carte de crédit volée!
Hayır.Kredi kartımdan $ 500 satın alım için yetki vermedim.
Non, je n'ai pas autorisé un achat de 500 $ par carte bancaire.
Sadece bir çanta çalmak için ne kadar çok zahmete katlanmış. Çantada 32 dolar, birkaç kredi kartı ve cep telefonu varmış.
Tant d'efforts pour voler un sac à main qui contenait 32 $, des cartes de crédit et un portable.
Sadece şüphe çeken şey kredi kartı kayıtları.
La seule chose étrange, c'est son relevé de carte de crédit.
Satın alırken kredi kartını kullanmış.
Acheté par carte de crédit.
- Ona kredi kartını ver Phil.
Donne leur ta carte de crédit Phil.
20 dakika kadar evvel kredi kartım çalındı.
On m'a volé ma carte bleue il y a vingt minutes.
Chase'nin kredi kartı 20 dakika kadar evvel, şehirde bir restoranda kullanılmış.
La carte de Chase a été utilisée il y a 20 minutes dans un restaurant du centre.
Bulduğun torbaları takip ediyorum. Ama güvenlik kamerası yok. Kredi kartı fişi yok.
Je suis au Greener Grass, je suis la piste de ces sacs à emporter que tu as trouvés.
Kredi kartı kartı ya da banka kartı harcaması yok, cep telefonu kullanımı yok.
Pas d'utilisation de carte de crédit, pas d'usage de téléphone portable.
Ehliyet ve bir kredi kartı görmem lâzım.
J'ai juste besoin de voir votre permis de conduire et une carte bancaire.
Kredi kartıyla ödeme yapmış.
A payé avec une carte bancaire.
Kredi kartı faturası.
Une facture.
Kira, ek gereksinimler, kredi kartı faturaları arasında, 5,000 dolar yetmiyor bile.
Entre le loyer, les charges, les relevés de compte, 5.000 ne ferait même pas l'affaire.
Kiralama sözleşmesine bakarsan, iddiaya varım ki Detroit kredi kartı çıkacak.
Je parie que si regarde le contrat de location, tu obtiendras une carte de crédit de Detroit.
İnanmıyorsanız kredi kartımı kontrol edin.
Si vous ne me croyez pas, vous pouvez vérifier ma carte de crédit, okay?
Kredi kartı onaylıyor.
La carte de crédit a été vérifiée.
Kredi kartı kayıtlarını çıkarınca Ocean Lounge adında başka bir barda içki içtiğini gördüm.
Mais quand j'ai analysé sa carte de crédit, ça a changé, elle prenait un verre dans un autre endroit appelé l'Ocean Lounge.
Kahvaltı almak için kredi kartını kullandın.
Tu as utilisé notre carte de crédit pour payer ton petit déjeuner.
Dünden bu yana kredi kartıyla hiç ödeme yapmış mı?
Il n'y a eu aucun frais avec sa carte de crédit depuis hier?
Kredi kartı sahibi olmak için çok şey gerekir.
Il en faut un paquet pour avoir des cartes de crédit.
Bir de kredi kartı görmem lâzım.
Je dois voir votre carte de crédit.
- Saldırı ve kredi kartı dolandırıcılığı.
Lequel?