Kulaklarıma inanamıyorum translate French
54 parallel translation
Kulaklarıma inanamıyorum!
Il n'est pas dangereux.
Kulaklarıma inanamıyorum.
Je n'en crois pas mes oreilles.
Kulaklarıma inanamıyorum.
Je dois rêver.
Kulaklarıma inanamıyorum.
Je n'en crois pas mes oreilles!
Kulaklarıma inanamıyorum.
J'en crois pas mes oreilles.
# Kulaklarıma inanamıyorum!
Je ne peux pas le croire!
- Kulaklarıma inanamıyorum.
- Que dites-vous? Des jumelles?
- Kulaklarıma inanamıyorum.
- Tu ne m'as rien appris du tout, Paulie.
Kulaklarıma inanamıyorum.
Je n'en reviens pas...
Kulaklarıma inanamıyorum!
Conneries!
Çünkü lanet kulaklarıma inanamıyorum.
Je n'en crois pas mes putains d'oreilles.
Kulaklarıma inanamıyorum.
Oh, mes petits espiègles.
Kulaklarıma inanamıyorum. Rahibe Mary Clarence dışında kimse bir şeyi iyi yaptığımızı düşünmedi.
Personne ne s'était intéressé à nous avant soeur Mary Clarence et ses petites copines.
Kulaklarıma inanamıyorum.
Là, je suis dans un épisode de Twin Peaks.
Kulaklarıma inanamıyorum.
J'y crois pas.
Kulaklarıma inanamıyorum.
Incroyable!
Kulaklarıma inanamıyorum.
Je le crois pas.
Kulaklarıma inanamıyorum!
Je le crois pas!
kulaklarıma inanamıyorum.
Je n'en crois pas mes oreilles
- Kulaklarıma inanamıyorum.
- Je n'aurais pas dû vous écouter.
Kulaklarıma inanamıyorum.
J'en crois pas mes oreilles!
- Lanet olasıca kulaklarıma inanamıyorum.
- Je le crois pas putain.
Kulaklarıma inanamıyorum.
J'hallucine!
Kulaklarıma inanamıyorum.
J'ai bien entendu?
- Kulaklarıma inanamıyorum.
- Je n'en crois pas mes oreilles.
Kulaklarıma inanamıyorum! Kadınlara hiç saygınız yok mu sizin?
J'ai du mal à croire que vous méprisiez les femmes à ce point.
Kulaklarıma inanamıyorum.
J'y crois pas dis donc.
Beyefendi kulaklarıma inanamıyorum.
Monsieur, je n'ose comprendre.
- Kulaklarıma inanamıyorum!
C'est incroyable.
Kulaklarıma inanamıyorum.
Je ne peux pas en croire mes oreilles.
Tabiki hatırlıyorum, Sadece kulaklarıma inanamıyorum, Bayan...
Bien sûr que je m'en souviens, c'est que je ne pouvais croire mes oreilles, Mrs...
Sesli söyleyeyim çünkü kulaklarıma inanamıyorum.
Je le dis à haute voix, pour bien réaliser.
O kadar yılı ziyaret ediyoruz ve ne için bilmiyor musun? Kulaklarıma inanamıyorum!
Tu fais ça depuis des années sans savoir pourquoi?
- Tanrım, kulaklarıma inanamıyorum.
- Seigneur, tu t'entends?
Kulaklarıma inanamıyorum.
Je ne peux pas croire ce que j'entends.
Onun için önemini göstermek adına bir şey yapmak istediğini söyledi. Kulaklarıma inanamıyorum.
C'est incroyable.
- Allahım, kulaklarıma inanamıyorum.
Oh, mon Dieu. Tu as vraiment dit ça?
Kulaklarıma inanamıyorum
Je suis consternée.
O yüzden biri bana şiddet hakkında bir şey sorunca... Kulaklarıma inanamıyorum.
Donc, quand on me parle de violence... j'ai du mal à y croire.
Kulaklarıma inanamıyorum.
Je n'arrive pas à croire ce que j'entends.
Kulaklarıma inanamıyorum.
Dites-moi que je rêve!
Kulaklarıma inanamıyorum.
T'as pas pu dire ça.
Şaka herhalde, şaka herhalde İnanamıyorum kulaklarıma
Tu rigoles, tu rigoles Dis-moi que c'est impossible
- Kulaklarıma inanamıyorum.
- Eh bien, j'aurai tout entendu!
Kulaklarıma inanamıyorum.
Et en train de jurer de l'aimer jusqu'à que la mort nous sépare.
Kulaklarıma inanamıyorum.
Comme quoi, tout arrive!
Kulaklarıma inanamıyorum!
Que... Que voulez-vous dire?