Lester translate French
2,026 parallel translation
Lester'la sikişmen umurumda değil, tamam mı?
Je n'en ai rien à foutre que tu te fasses Lester,
Dene, haydi. Konuyu değiştirdiğime üzgünüm, Lester ama, Miri'yi sikmiyorsan, niçin anadan doğma geziyorsun?
- Regarde, je suis désolé de te couper l'inspiration Lester, mais si tu ne baises pas avec Miri, pourquoi est-ce que tu es là avec la queue sortie?
Paniğe kapılmanı istemem ama sanırım az önce Lester'ın otuzbir çekmesine biraz yardım ettim.
Et ne panique surtout pas... Mais tu sais, Lester, je crois que je lui ai fait
Yani cd'yi gizlice çıkarıp şu anda onu arkasında saklamakta olan Lester'a vermedin öyle mi?
Bizarre. Donc tu ne viens pas de sortir une vidéo compromettante du caméscope, et tu ne l'as pas donnée à Lester, qui ne la cache pas dans son dos?
Hey, bu Jeff ve Lester.
Hé, c'est Jeff et Lester.
Jeff, Lester konuşmalıyız. Önemli.
Jeff, Lester, il faut qu'on parle, c'est important.
Jeff ve Lester'ın sapıklığı işe yaradı.
C'est une bonne chose que Jeff et Lester soient des pervers.
Lester Aaron da buna dahil.
Même Lester Aaron.
Lester bir Kahraman Süvari'ydi.
Lester a combattu durant la guerre américano-espagnole.
- Lester.
- Lester.
Jeff, Lester.
Jeff, Lester...
Lester bitirdiğinizde yaptıklarınızı kontrol edecek.
Lester vérifiera une fois que vous aurez fini.
Lester!
Lester!
Lester, Anahtarı ver.
Lester, j'ai besoin de la clé.
Connor Temple ve Abby Maitland ve hükümet görevlisi James Lester ve Claudia Brown
Connor Temple, Abby Maitland, et les officiels James Lester et Claudia Brown.
Lester neler olduğunu bilmek istiyor.
Lester veut savoir ce qu'il se passe.
Lester bana senin... acayip olduğunu söyledi.
Lester m'a dit que vous étiez... bizarre.
Lester'in söylediği hiçbir şeye fazla inanma.
Ne croyez pas trop en ce que dit Lester.
Dikkatli bakmadım, ama neden Lester'ın askerlerinden biri alışveriş merkezindeki bir temizlikçi gibi davransın ki?
J'ai pas regardé, et puis, pourquoi l'un de ces soldats se ferait passer pour un nettoyeur?
Lester takım performansını etkileyebilecek her şeyi incelememi istedi.
On m'a demandé de rechercher, ce qui pourrait réduire l'efficacité de l'équipe.
Yani, seni casusluk için mi gönderdi?
Lester vous a envoyé pour nous espionner?
Ben, James Lester Hayvan Vakfındanım.
Je suis de la James Lester Animal Foundation.
Lester'a ne söylemem gerekiyor?
- Je dis quoi à Lester? - Couvre-moi.
Pekâlâ, Lester. Bana biraz müsaade edebilir misin?
Lester, tu veux bien m'excuser une seconde?
Lester?
Lester?
Zamanda yolculuk edebilsem direk Lester'ın doğumuna giderdim.
J'aimerais voyager dans le temps pour voir Lester venir au monde.
Koca Mike, Morgan... Jeff, Lester, gelin buraya. Buraya gelin.
Big Mike, Morgan, Jeff, Lester, venez là.
Jeff, Lester, siz arkadan geleceksiniz.
Jeff et Lester, vous arriverez par derrière.
Lester?
Lester.
- Ahbap, bu bizim sırrımızdı.
Lester, c'était notre secret. Morgan.
Lester, bunların hepsi senin işinin faturaları.
Lester, ce sont tes ventes.
Lester'ın müdür yardımcılığı hakkında endişeliyim.
Ça craint que Lester soit le supérieur hiérarchique.
Lester Mighty Jock'ları kovmamı istedi Mitt de bana öğlen yemeği ikram etti.
Lester m'a fait virer les Mighty Jocks de la salle de projection, alors Mitt s'est vengé sur moi.
Sence buradaki "yetkili" sen olmuyor musun, Lester?
Ne devrais-tu pas montrer l'exemple?
Bana gösterdiğiniz saygının aynını ona da göstereceksiniz.
Je veux que vous donniez à Lester le même respect que vous me donnez.
- Lester'ın yeni satış politikası.
Nouvelle politique de vente de Lester.
Lester'ın nesi var?
Qu'est-ce qu'il se passe avec Lester?
Ama elit tabaka Hintli. Lester gibi değil.
Un indien cool, pas comme Lester.
Bal gibi biliyorsun, Lester.
Bien sûr que si, Lester.
Şükran Günü bu değil. - Bu çok acınası, ahbap.
C'est un sacrilège, Lester.
Ellie, tam şu anda Jeff ile Lester'ın da burada olduğundan haberin var mı?
C'est notre première dinde. Ellie, tu te rends compte que Lester et Jeff vont dîner avec nous?
Hey, Lester Chuck'ı gördün mü?
Lester, tu sais où est Chuck?
Lester'ın bunu yapabilecek bilim adamları var.
Lester a un groupe de scientifiques qui pourra le faire.
Lester'ı mı kastediyorsun?
Lester?
- Lester'dır.
- C'est Lester.
Lester gönderdi, değil mi?
C'est Lester, c'est ça?
Lester Ellis'in ufak tefek olduğu yıllar.
Lester Ellis était encore un poids coq.
Geciktiğin her saniye, Lester'ın konumunu daha da sağlamlaştırıyor.
Chaque seconde qui passe renforce la position de Lester.
Biliyorsun, Lester mecbur kalırsa seni öldürecektir.
Tu sais que Lester te tuera s'il le faut.
Dikkatli ol, Lester.
Attention, Lester.
Lester...
Lester.