Linea translate French
51 parallel translation
Sanık Sergio Carmona reşit olmayan 16 yaşındaki Elena Dorado'nun zihinsel bir rahatsızlığı olduğunu ve bu nedenle kendisine karşı direnemeyeceğini bildiği halde onunla cinsel ilişkiye girmek maksadıyla onu kandırıp Linea ve Paseo'daki dairesine götürmüş ve aynı yerde bekaretini bozmuştur.
L'aSSusé, Serge Carmona Bendoiro, a Sonçu le propos de SouSher aveS la mineure Helène Josefa Dorado, de 16 ans et à Set effet, moyennant le mensonge, il l'a Sonduit à son appartement à lui, à Línea et Paseo, Vedado, où il a jouit de la virginité de la fille, Sonnaîsant Sependant que Sette mineure avait des troubles mentales et dons elle ne pouvait pas offrir de résistanSe.
Linea ve Paseo'daki sanığın evine giderek orada da cinsel ilişkiye girmişlerdir.
à Línea et Paseo, où ils ont fait des actes Sharnels Selon le test pratiqué, il n'est pas justifié que Hélène Josefa Dorado présente des symptômes de déséquilibre mental
- Linea alba kesildi.
- Ligne blanche incisée.
Ben Linea.
Je m'appelle Linea.
Linea gibi.
Comme Linea.
Linea'yla.
Linea.
Linea bir güç kaynağına sahip.
Linea a une source d'énergie.
Açıkça görülüyor ki Linea buradaki mahkumların saygısını kazanacak bişeyler yapmış.
Apparemment Linea a su gagner le respect de ces prisonnier.
Linea kesinlikle hayatta kalması için ne gerekiyorsa onu yapmış,..... biz de öyle yapacağız.
Linea a apparemment fait ce qu'il fallait pour survivre, tout comme nous.
Linea, bunu durdurabilirsin!
Linea, vous pouvez arrêter ça!
Linea?
Linea?
General Hammond, bu hanımefendi Linea.
Général Hammond, voici Linea.
General Hammond, izninizle, Linea'ya üsdeki odalardan birini önermek istiyorum.
Général Hammond, avec votre permission, je voudrais offrir une place à Linea ici.
Linea,..... teşekkürler.
Linea, merci.
Linea dediğiniz.
Celle qui s'appelle Linea.
- Linea nerede?
- Oû est Linea?
Burada, evet. "Kendisine Linea diyor."
là, oui. "Elle s'appelle Linea."
Dr Fraiser'a Linea'nın kaçmış olduğu gezegenin bu olabileceğini söyledim.
j'ai dit au Dr Rraiser que Linea avait pu s'échapper par là.
Linea'nın lakabıyla pek uyuşmuyor.
cela ne correspond pas au surnom de Linea.
Muhtemelen Linea dünyaları yoketmenin başka yolları üzerinde çalışıyordu.
Linea essayait peut-être d'autres modes de destruction.
Gerçek şu ki, efendim, biz Linea'nın Hadante Hapishanesi'nden çıkmasına neden olduk.
le fait demeure, mon colonel, qu'on a laissé Linea sortir de prison.
Bana Linea'dan bahset.
parlez-moi de Linea.
Aslında... temel olarak, biz onunla başka bir gezegeni ziyaretimiz esnasında tanıştık, hapse atılmıştık, haksız olarak, ve Linea kaçmamıza yardım etti.
nous l'avions rencontrée en visitant une autre planète, nous étions emprisonnés à tort, et Linea nous a aidés à nous évader.
Sanırım bu Linea'nın günlüğü.
l'agenda de Linea.
Linea'nın günlüğünü inceliyordum.
j'ai étudié le journal de Linea.
Linea, Dargol'un yaşam uzatıcı etkisini arttırarak bir çeşit Gençlik Pınarı yaratmaya...
Linea essayait d'améliorer ses propriétés d'allongement de la vie
Son yazdığına göre, Linea bazı laboratuar deneyleri yapmak üzereymiş, oldukça yoğun bir Dargol formunu iki yaşlı Vyus'lu üzerinde kullanmaya hazırlanıyormuş.
selon ses dernières notes, Linea allait mener une expérience, avec une forme concentrée de dargol, sur deux anciens vyans.
Geliştirilmiş Dargol gazının devasa bir zincirleme tepkisi Linea'ya bir sürpriz yapıyor.
une réaction en chaîne du dargol qui aurait pris Linea par surprise.
Linea ölü, değil mi?
Linea est morte, hein?
Pekala... Eğer Ke'ra'nın bulduğu iki ceset Linea'nın üzerlerinde çalıştığı yaşlılarsa...
eh bien... si les deux corps retrouvés par Ke'ra sont les anciens de l'expérience...
En azından Ke'ra'nın Linea olabileceği olasılığıyla yüzleşmeliyiz.
je crois qu'on devrait au moins envisager que Ke'ra puisse être Linea.
Peki ya Linea'nın tarifine uyan yaşlı kadın cesedi?
et le corps de la vieille femme qui correspond à la description de Linea?
Linea'nın ilk kurbanı.
sa première victime.
Ke'ra'nın DNA'sı Linea'dan aldığım örneklere uyuyor. Bu inkar edilemez.
l'ADN de Ke'ra correspond parfaitement à Linea. c'est irréfutable.
Linea, Daniel.
Linea, Daniel.
Linea'ydı.
elle était Linea.
Ke'ra, Linea'nın anıları olmadan tamamen farklı bir insan olabilir.
Ke'ra est peut-être complètement différente, sans la mémoire de Linea.
- Benim Linea olduğumu sanıyorlar.
- Ils pensent que je suis Linea.
- Senin ve Linea'nın aynı kişi olduğunuzu kanıtladı.
- Linea et vous êtes la même personne.
- Test yanlış. Ben Linea değilim.
- je ne suis pas Linea.
"Tüm borçlar artık ödendi" dedin. Bu, Linea'nın bıraktığı mesajtı.
"nous sommes désormais quittes." c'était le message laissé par Linea.
La Linea'daki adamlardan biri yollamış.
Un mec de La Línea me les a envoyés.
Ormanda onu gördüğün yerin çevresine biraz veneno linea yerleştireceğiz.
Nous allons mettre de la "veneno linea" dans le périmètre autour des bois où tu l'a vu.
Bir kere Mandragora veneno linea'yı aktif hâle getirince kâse kırılacak.
Une fois que la Mandragore activera le veneno linea, le bol se brisera.
Veneno linea'yı geçtikten sonra bu taraftan gitmiş.
Après avoir marché sur le veneno linea, il est allé par là-bas.
Bu Linea denen çizgiler, Dünya'daki buz kütlelerini anımsatır.
Ces lignes rappellent fortement tes champs de glace sur Terre.
Linea'nın konumu ve hizalanma biçimi jeolojik süreç açısından açıklanamadığı için, güneş sistemimizin en büyük sırlarından birine ipucu niteliğindedir.
Puisque la position et l'alignement des lignes ne peuvent pas être expliqués par les processus géologiques, ces lignes donnent un indice d'un grand secret de notre système solaire.
Bu su, yüzeyle etkileşim halindedir ve sürekli yüzeyi yeniler. Bu süreç zarfında Linea oluşur.
Cette eau interagit avec la surface, la renouvelant sans cesse, et les lignes sont créées en cours de route.
Bir kere Mandragora veneno linea'yı aktif hâle getirince kâse kırılacak. Sonra ne olacak?
Une fois que le Mandragore aura activé le "veneno linea", le bol se brisera.